İslam İnkılabı Rehberi Bürosu Resmi Sitesi
İndirin:

Rehber'den Esintiler

    • Kadınların
    • Filistin
      • Filistin İslami Kıyamını Desteklemek Vacib-i ayni’dir
      • İlahi Vaadin Tahakkuku
      • Filistin Filistinlilere Aittir
      • İslami Uyanış Dönemi
        Yazdır  ;  PDF
        İslami Uyanış Dönemi
        Asrımız, İslami uyanış ve diriliş dönemidir ve Filistin bu uyanışın merkezinde bulunuyor. Filistin’in işgalinden 60 yıllık bir zaman dilimi geçmiştir ve mazlum Filistin halkı çok zor aşamalı muhtelif sınavlarla geride bırakmıştır. Olayın ilk başında mazlumane direnişten, avare olup gurbet ellere düşmek, kendi ev ve barklarının yıkılmasına seyirci kalmak, kendi azizlerinin ve yakınlarının katliam edilmesine tanık olmaktan uluslar arası kuruluşlara sığınmak, sonuç vermeyen ve baştanbaşa kaybetmek olan siyasi oyun ve kumara yönelmek ve kendileri bunca musibetin oluşmasında asıl suçlu konumda olan güçleri aracı kılmaya kadar tüm bunlar bu tarihi tecrübenin ürünü ise yeni bir neslin ortaya çıkması ve o özgürlükçü halkı hürriyet ve uyanışın zirvesine çıkarmak ve intifada yanardağını oluşturmaktı.
        Filistin cihad’ı ve İslam dünyası cihad’ında başarının ana şartı ilkeler üzerinde diretmektir. Düşman her zaman temel ilkeleri yok etmeyi hedefliyor, hile, tehdit ve vaadle bu ilkelerden vazgeçilmesini sağlamak istemektedir. İlke ve temel prensiplerin yok edilmesi veya renk kaybetmesiyle de İslam dünyası yol gösterici özelliklerini kaybetmekte ve düşman tarafından belirlenen oyun kurallarına mahkûm olmaktadır. Sonuç ise bellidir. Genellikle kendi halklarımız ve kendi içimizden de bazıları düşmana uyarak kendi ilkelerimizden vazgeçmeyi tavsiye etmekteler ve bunu da bir nevi taktik ve tedbir olarak isimlendirmekteler. Onları gayeleri her ne olursa olsun ( gaflet, tamah veya hıyanet) o Allah Taala’nın şu buyruğunun asıl mısdakıdırlar ki Allah buyuruyor:
        «فترى الذين فى قلوبهم مرض يسارعون فيهم يقولون نخشى ان تصيبنا دائرة فعسى اللَّه ان يأتى بالفتح او امر من عنده فيصبحوا على ما اسرّوا فى انفسهم نادمين».

        Yüreklerinde bir hastalık olanları ve bir felâkete uğramamızdan korkuyoruz, diyerek onların içine katılan, onlara koşanları görürsün. Fakat belki de Allah bir fetih verir yahut kendi katından bir iş çıkarır meydana da onlar, içlerinde gizledikleri şeyden dolayı nâdim oluverirler. (Maide – 52)

        Onlar düşmana yardım etmekle hiçbir yarar sağlayamazlar, Amerika ve batı defalarca hatta kendilerine teslim olanlara dahi acımadıklarını göstermişlerdir. Çünkü işbirlikçilerin de belli tüketim tarihleri var ve tüketim tarihleri tamamlandığında çok kolay bir şekilde onları çöplüğe atmaktalar. Bazıları da düşman’ın gücünü gündeme getirerek ve hak talepleri onlarla çatışmaktan sakındırmaktalar. Bu İfadede çok korkunç bir abartı söz konusudur. Birincisi; akıllı insanın çatışmaktan kaçındığı düşman, bizzat onun kendi hayatını, kimliğini, hüviyetini, hayati çıkarlarını ve hayat hakkını hedef alan bir düşmandır, böyle bir düşman karşısında direnmek, insan aklının kesin hükmüdür, zira düşman karşısında teslim olmaktan kaynaklanacak kesin hasar, onun karşısında direnmekten kaynaklanacak hasarla eşittir artı teslimiyete zillet ve aşağılanma da söz konusudur.
        Kahraman ve yiğit Filistin halkına sözüm şu ki:
        Bu büyük musibet, sizin sırtınızı yere getiremedi ve şehitlerinizin mutahhar kanı, sizlerin azim ve direnişinizi daha da kökleştirdi, düşmanınız, tüm acımasızlık ve merhametsizliğine rağmen, tüm katliam, cinayet, korsanlık ve vahşiliğine rağmen sizleri geri püskürtemedi ve bugün siz her zamandan daha güçlü konumdasınız.
        “Şeyh Ahmed Yasin”, “Fethi Şıkaki”, “Rantisi” gibi büyük şehitler ve öteki şehidlerin kanları şimdiye kadar düşmanın kılıncına galebe çalmıştır ve bundan sonra da Allah Taala’nın inayet ve lütfu sayesinde daha da güçleneceksiniz, Bizler İran İslam Cumhuriyetinde ve kuşkusuz tüm Müslüman halklar ve dünyanın özgürlükçü insanları sizlerin musibet ve ızdırabınızda kendimizi ortak biliyoruz, Şeditleriniz, bizim şehitlerimizdir, ızdırab ve kederiniz, bizim ızdırab ve kederimizdir, zaferiniz bizim zaferimizdir.
        İslam İnkılabı Rehberi’nin 3. Uluslar arası Kudüs konferansında yaptığı konuşmadan ( 1385/1/25)
    • İmam Humeyni (ra.)
    • Sosyal Hürriyet
700 /