İran'ın Zahidan şehrindeki Merkez Camii'nde meydana gelen terör olayında şehid düşen çok sayıda mü'minin şehadetinin 7. gününde bir mesaj yayınlayan İslam İnkılabı Rehberi Ayetullah Seyyid Ali Hamanei, bu cinayetin asıl destekçisinin Amerika, siyonist İsrail rejimi ve İngiltere casusluk servislerinin olduğunu vurgulayarak, “Bu terörist girişimden düşmanların temel hedeflerinden biri, mezhebi içerikli fitnecilik ve anlaşmazlık çıkarmaktır. Fakat İran İslam Cumhuriyeti, dünya müstekbirliği uşaklarının kendi hedeflerine ulaşmasına izin vermeyecek. İlgili tüm kurumlar ülkenin birlik ve güvenlik düşmanlarına karşı tam bir kararlılık ve ciddiyetle mukabelede bulunmak ve onları hak etmiş oldukları cezaya çarptırmakla mükelleftirler” ifadesine yer verdi.
İslam İnkılabı Rehberi Ayetullah Hamanei’nin mesajının tam metni şöyledir:
Bismillahirrahmanirrahim
Zahidan'da birçok ihlaslı ve mü'min vatandaşımızın cinayetkarlar ve zalim teröristler
tarafından mazlumane şehadetinin 7. gününe ulaşmış bulunmaktayız. Bu kanlı
olayda mutaassıp ve sapık Vahhabilerin suçlu ve günahkar elleri ecnebi casusluk
servislerinin desteğiyle nice gönülleri yaralamış ve nice aileleri mateme
boğmuştur. Bu insanların gönüllerine peygamber ehli beyti (aleyhi ve
aleyhim'usselam)'a muhabbet ve ihtiram nuru doğmuş ve marifet ve halis tevhid
ışığı onlara sefa kazandırmıştır.
Kör, cahil ve katil mutaassıplar, gümrah kalpleri ile karanlık batınlarını,
İslam'a ve Müslümanlara karşı olan düşmanlıklarını defalarca gösteren ve her
nerede ve ne zaman fırsat bulmuşlarsa Müslümanlara yönelik hırçınlık ve
kinlerini kusmuş ve darbelerini indirmiş olan fasit güçlerin hizmetine
sunmuşlardır.
Onların İslam
Cumhuriyeti'ne olan düşmanlıkları, hem İslam sancağının bu ülkede
dalgalanmasından ve hem de Müslümanları onurlu ve güçlü bir hayat ile dayanışmaya
çağırmasındandır. Bu ve benzeri kanlı eylemlerde düşmanın güttüğü hedeflerden
biri, Müslümanlar arasında ihtilaf çıkartmaktır. Onlarca yıldır Gazze,
Filistin, Afganistan, Keşmir ve diğer İslam topraklarındaki mazlum Müslümanların
yakın destekçisi olan İslam Cumhuriyeti, şimdi Amerika, Siyonist rejim ve
İngiltere casusluk servislerinin çirkin entrikalarına hedef olmuş ve böylelikle
mezhebi fitneler ile Şii Sünni kavgasının çıkartılması gibi boş bir hayal
beslenmiştir. Oysa İslami İran'daki Ehli Sünnet Müslümanları da tıpkı Şii
kardeşleri gibi mukaddes İslam nizamına olan vefa ve bağlılıklarını defalarca
ispatlamış ve emperyalizm ve uşakları karşısında İslam Cumhuriyeti ile değerli
ülkeleri İran'ın savunulması amacıyla mertçe ve mü'mince dikilmesini
bilmişlerdir. Bölgemizde vahşi ve kör terörizmin ortaya çıkıp palazlanması
temelde Amerika, İngiltere ve onların resmi ya da resmi olmayan uşaklarının
çirkin siyasetlerinin ürünüdür. Bütün Müslümanların, yeryüzünde fesat çıkartıp
Allah'la muharebeye yeltenmenin açık bir örneğini teşkil eden bu uğursuz
olguyla mukabele ve mücadelede bulunmaları farzdır.
İran ve komşu ülkelerde İslami haysiyetleri bu çirkin siyasetin hedefi haline
gelmiş tüm Ehli Sünnet fırkaları ile özellikle din uleması, aydınlar ve akademisyenlerin
omuzlarında ağır bir yük bulunmaktadır. Tüm İslam ve Arap ülkelerindeki Şii ve Sünni
seçkinler, düşmanların fırkalar arasında terör eylemlerini kışkırtıp
güçlendirmek şeklindeki çirkin amaçlarıyla ilgili olarak kitleleri aydınlatmalı
ve onları İslam düşmanlarının büyük arzusu olan mezhebi fitnelerin doğuracağı
büyük tehlikeler hakkında uyarmalıdırlar.
İslam Cumhuriyeti, emperyalist maşaların Vahhabiyet ve benzeri adlar altında Müslüman
kardeşler arasında ayrılık ve gayrılıklar çıkartmalarına Allah'ın izniyle
müsaade etmeyecektir. Yargı, yasama ve yürütme güçlerindeki yetkili devlet
mekanizmalarının görevi, kendi sorumluluk alanları içerisinde, ülkenin birlik
ve güvenliğine yönelik bu düşmanlar karşısında ciddi ve kesin bir tavır
takınmak ve fitne unsurlarını layık oldukları cezalara çarptırmaktır. Fıtratı
pak ve mü'min halkımız huzur ve basiretini muhafaza etmeli ve her türlü usulsüz
tepkiden kaçınarak, yetkililerin görevlerini yerine getirmesine katkıda
bulunmalıdır.
Üzerine binlerce selam ve sena gönderdiğimiz şehidlerin efendisi Hz. Huseyn'in
veladet yıldönümünde Zahidan'daki kanlı eylemde Hakk diyarına göçen değerli
şehidlerimizi bir kez daha selamlamakta, değerli ve muhterem şehid aileleriyle
olan dert ortaklığımı bildirmekte ve onlara Allahu tealadan sabır, huzur, ecir
ve ilahi ödül niyazında bulunmaktayım. Allahu tealadan mütevazi niyazım, mazlum
yaralılara acil şifalarını iletmesidir.
Allah'ın selamı, rahmet ve bereketi salih kullarının üzerine olsun...'
Seyyid Ali Hamanei
21 Temmuz 2010