İslam İnkılâbı Rehberi Ayetullah Hamanei İmam Humeyni türbesinde kalabalık halk kitlelerine yaptığı konuşmada, İmam Humeyni’nin inkılâbın en belgin ölçüsü olduğunu hatırlatarak, imamsız imam çizgisinin kimliksiz bir imam olduğunu belirtti ve “hakiki Muhammedi İslam’a her zaman vurgu, İslam mektebi dairesinde çekim ve defetmek, ilahi vaade yakiyn etmek, manevi ve takva muhasebesi, İslam İnkılâbına evrensel bakış, halka dayanma, her türlü yargılama anında fertlerin mevcut konumuna dikkat etmek, sahih bir şekilde açıklanması ve sürekli dikkate alınması gereken rahmetli İmam Humeyni çizginin esas ölçeklerindendir” dedi.
Sosyal hareketlerde özellikle inkılâplarda esas çizgilerin korunmasının sapmalar veya hareketlerin değişmesine engel teşkil ettiğini belirten İslam İnkılâbı rehberi, “İnkılâpların kimliğinin değişmesini amaçlayan kişiler veya akımlar belli bir bayrak veya tablo ile ortaya çıkmıyorlar, bilakis onların hareketleri gizlidir. Bunun için inkılâplarda her türlü sapmaların engellenmesi amacıyla ölçeklerin varlığı oldukça zaruridir” ifadesini kullandı.
İran İslam İnkılâbında en önemli ve temel ek imam ve imamın çizgisidir ki bu da imamın vasiyetnamesi, davranış ve konuşmalarında tecelli bulmuştur” diyen Ayetullah Hamanei, rahmetli imam Humeyni’nin ölçeklerinin sahih bir biçimde tanınması zaruretine temasla, rahmetli imam Humeyni’nin görüşleri veya fikirlerinin yanlış bir şekilde ifade edilmesi veya onların unutulmasının doğru istikameti gösteren kutup göstergesinin işten düşmesi gibi olduğunu belirtti.
Rahmetli İmam Humeyni’nin tutum ve görüşlerinin sahih bir biçimde açıklık kazanması gerektiğini hatırlatan Ayetullah Hamanei konuşmasının devamında şöyle dedi:
İmam’ın kişilik ve kimliği de işte onun tüm dünyayı titreten ve halkları uyandıran bu kararlı, kesin tavırlarından dolayı olmuştur. Bizler, birilerine veya bazı gruplara hoş gelsin diye imam’ın tavırlarını gizleyemez veya renksizleştiremeyiz. İmamın çizgisinden soyutlanmış bir imam kimliksiz bir imamdır ve imamı kimlikten soyutlamak rahmetli İmam Humeyni’ye hizmet değil”.
Konuşmasının bir diğer bölümünde ise imamın düşünce ilkelerinin bazı bölümlerini inkâra kalkışan veya gizleyen kimseleri de eleştiren Ayetullah Hamanei, bir zamanlar imamın düşüncelerini yayan veya aynı çizgide olan kimselerin ne yazık ki şimdi bu yanlışlara saptıklarını belirtti.
Özellikle gençleri rahmetli imam Humeyni’nin vasiyetnamesini okumaya ve hakkında düşünmeye davet eden Ayetullah Hamanei, imamın düşüncesi ve ilkelerinin özetinin bu vasiyetnamede aktarıldığını, İmam’ın düşüncesindeki asli İslam’ın zulme karşı savaşan, adalet yanlısı, mahrumların taraftarı, mustaz’aflar ve yalın ayaklıların hakkını savunan İslam olduğunu belirtti.
İmam Humeyni düşüncesinde Amerikancı İslam’ın hakiki Muhammedi İslam karşısında yer aldığının açıklık kazandığını hatırlatan Ayetullah Hamanei, “Amerikancı İslam, göstermelik İslam, zulüm ve yayılmacılık karşısında sorumsuz kalan İslam, zorbalara yardımcı olan İslam’dır” dedi.
Rahmetli İmam Humeyni’nin gerçek Muhammedi İslam’ın tahakkukunun ancak İslam’ın egemenliği sayesinde mümkün olabileceğini belirten Ayetullah Hamanei, “Aziz imam (ra) İslam Cumhuriyetini İslam’ın hâkimiyetinin tecellisi ve gerekli ortamı olarak kabul ediyorlardı. Bunun için de İslam nizamının korunmasını farzların en farz olanı şeklinde açıklamıştır. Rahmetli İmam Humeyni bu amaç doğrultusunda ömrünün en son anına kadar tüm gücüyle İslam Cumhuriyetinin korunmasını savundu ve halkın oyu ile İslam şeriatına dayalı yeni siyasi bir modeli dünya halkına sundu. İmam Humeyni’nin düşmanlık ve kararlılığı yalnızca ve yalnızca İslam içinde, şahsi meseleler için değildi, bunun içindi ki imam toplumda tüm gruplar, etnikler ve kavimlere hangi görüşten olurlarsa olsunlar kucaklarını açmış olmalarına karşılık kararlılıkla komünistler, liberaller ve batı düzenleri sevdalılarını kendinden uzaklaştırmaktaydı. Hatta defalarca çok sert ve acı tabirlerle irticacıları da kınamış ve tard etmiştir” dedi.
İslam İnkılâbı Rehberi konuşmasının devamında şöyle dediler: “İmam Humeyni çizgisinin bu önemli ölçeği ışığında insan hem imamın yolundan gidip hem de İmam’a karşı mücadele bayrağı açanlarla aynı yolda yürüyemez. Eğer Amerika, İsrail, Saltanatçılar, Münafıklar ve imamın öteki düşmanları ve muhalifleri bir adamın çevresinde toplanıp, ona saygı gösterir ve takdir ederlerse ve o da kendinin imamın çizgisinde olduğunu iddia ederse bu iddianın kabul edilir yanı yoktur ve gerçek olamaz, zira imam açık ifadelerle İslam düşmanlarının açık bir şekilde bizleri takdir etmeleri durumunda bizlerin hainlerin safında olduğumuzu bilmemiz gerekir diyorlardı.”
İslam İnkılâbı Rehberi konuşmasının bir başka bölümünde ise Dünya Kudüs günü açık bir şekilde İmam’ın ülküleri karşısında tavır takınanlar ve geçen yıl Aşura gününde de o rezaletlere yol açanların konumuna temasla bu durum karşısında sessiz kalanlar veya onlarla aynı safta olanların kesinlikle İmam’ın çizgisinde olamayacağını söyledi.
Ayetullah Hamanei konuşmasının devamında İmam Humeyni’nin ölçeklerinden bir diğerinin ise halk ve halkın rolü olduğunu hatırlatarak, imam Humeyni’nin seçimlerde halkın rolünü vurgulamak ve ülkenin meselelerinde halkın katkısının olması konusunda çok büyük başarılara imza attığını belirtti ve İslam İnkılâbının zaferinden sadece iki ay sonra nizamın belirlenmesi için referanduma gidilmesinin dünyanın hiçbir ülkesinde ve nizamında görülmediğini söyledi.
İslam inkılâbı rehberi ayrıca ülkenin çok zor şartlarında hatta savaş döneminde bile seçimlerin zamanında düzenlendiğini hatırlatarak İslam İnkılâbının 30 yıllık ömrü dönemince hiçbir seçimin hatta bir gün bile ertelenmediğini ve dünyada demokrasi iddiasında bulunan hiçbir düzende bunun örneğine rastlanılamayacağını belirtti.
İslam nizamının evrensel oluşu Ayetullah Hamanei tarafından açıklanan İmam’ın bir diğer ölçeğiydi.
İslam İnkılâbı ve hareketinin evrenselliğini ilan konusunda İmam’ın cesaretine değinen Ayetullah Hamanei, “İmam’ın bu teşebbüsü, başka ülkelerin iç işlerine müdahale etmek veya inkılâbın sömürgeci yöntemlerle başka ülkelere ihracından farklıdır. Bundan imamın maksut ve maksadı dünya halklarının bu tarihi hareketin ıtırından yararlanması ve kendi vazifelerini şuurluluk içinde yerine getirmeleriydi” dedi.
Filistin halkının müdafaası konusunda İmam Humeyni’nin mantık ve iradesinin imamın İslam İnkılâbını evrensel ölçekte ele alışının bir örneği olduğunu belirten İslam İnkılâbı Rehberi, İmam Humeyni’nin açık bir ifadeyle İsrail’in bölgede bir kanser tümörü olduğunu ve kanser tümörünün kesin tedavisinin ise bu tümörü kökten kesmek olduğunu belirttiğini hatırlatarak, “dünya zorbaları, bir halka karşı zulüm, işkence, katliam ve sürgün girişimiyle bir coğrafi biriminin yok edilmesine ve yüzde yüz mantıksız bir girişimle İsrail adında tamamen yapay bir rejimi onun yerine yerleştirmek istediler. Fakat bu açık tarihi zulüm, haksızlık karşısında imam tamamen mantıklı bir tavır sergileyerek bu yapay coğrafi birimin yok edilmesi ve esas ülke Filistin’in hayatının bu coğrafya üzerinde devam etmesi gerektiğini vurguladılar” dedi.
“Gasıp İsrail karşısında İmam’ın tutumu tamamen şeffaftı fakat şimdi birileri kalkmış imamın çizgisinde olduğunu iddia etmelerine rağmen bu meseleye itirazda bulunmaktalar” diyen Ayetullah Hamanei konuşmasının devamında rahmetli İmam Humeyni’nin çizgisinin ölçeklerinden bir diğerini açıklayarak insanların konumunun değerlendirilmesi hususunda fertlerin şimdiki konumunun ölçek olduğunu vurgulamalarına temasla, “İmam defalarca diyordu ki fertler hakkında yargıda bulunmak için onların mevcut konumları dikkate alınmalıdır ve bu mesele imamın çizgisinin anlaşılması ve itaat edilmesinde önemli bir ölçektir. Fertlerin geçmişine dayanmak fertlerin şimdiki konumunun geçmişleriyle çatışmaması durumunda kabul edilebilir, aksi takdirde fertlerin geçmişi bir ölçü teşkil edemez” dedi.
İslam İnkılâbı Rehberi imamın çizgisinin özelliklerinin beyanıyla ilgili açıklamalarının son bölümünde ise halkı özellikle gençleri imamın bu ölçek ve özellikleri hakkında düşünmeleri ve araştırmada bulunmalarını istedi.
İmam Humeyni’nin vefatı sonrasında bile İslam Cumhuriyeti ve İran halkının büyük bir güç kazandığını da belirten Ayetullah Hamanei, düşmanın, sade ve basiretsiz kişilerden de yardım alarak tüm komplo ve planlamalarına rağmen yüce İran halkının direniş ve üstün basiretleri sonucu İslam Cumhuriyetinin takviye ve güçlenmesiyle sonuçlanacağını hatırlattı.
İslam İnkılâbı Rehberi ayrıca Amerika, İngiltere, Batılı devletler, münafıklar ve saltanat yanlılarının “Seçimler Sonrası Fitnesi”ni desteklemelerine temasla, “düşmanlar ve fitnecilerin aynı çizgide bir araya gelmeleri 20 Ocak ve 11 Şubat’ta İran halkının muhteşem azametinin tecelli etmesine yol açtı ve bundan böyle de İran halkı ve uyanık, eğitimli gençleri takva ve basirete dayanarak düşmanların her türlü komplosunu etkisiz bırakacaktır” dedi.
İslam İnkılâbı Rehberi Ayetullah Hamanei namaz hutbelerinin ikinci bölümünde bir takım önemli uluslar arası olay ve meselelere temasla, Filistin’in Yahudileştirilmesi, Gazze’nin muhasarasının sürdürülmesi ve bunlarla ilgili gelişmelerdeki komploların dikkate alınması gereken konulardan olduğunu hatırlattı.
Filistin’in Yahudileştirilmesi komplosundan asıl hedefin Filistin toprakları üzerinde İslam’ın kökünün kurutulması olduğunu belirten Ayetullah Hamanei, “İslam dünyası tüm varlıklarıyla bu büyük cinayetler karşısında durmalı ve bu komplonun tahakkukuna engel olmalılar. Gazze’de bir buçuk milyon insanın muhasara altında tutulması aslında insan hakları savunuculuğu iddiasında bulunan Amerika, İngiltere ve öteki batılı devletlerin desteğiyle sürdürülmektedir ve ne yazık ki bazı Arap ve İslam devletleri de tam bir sessizlik içinde olaya tanıklık etmekteler, hatta bazıları da perde arkasında hıyanette bulunmaktalar” ifadesini kullandı.
Ayetullah Hamanei ayrıca uluslar arası serbest sularda Siyonist İsrail rejiminin Gazze’ye yardım taşıyan deniz konvoyuna saldırmasına ve bu olayda Siyonistlerin mide bulandırıcı yalanlarına temasla, “bu olay Siyonistlerin vahşi ruhlarını tüm dünyaya göstermiştir ve bu vahşilik, İran İslam Cumhuriyetinin son 30 yıl içinde haykırdığı fakat yalancı, riyakâr batılı güçlerin önemsemedikleri gerçeğin tam kendisidir.
Gazze’ye yardım konvoyuna saldırının Siyonistlerin hesap hatasından kaynaklandığını ve bu rejim için çok büyük bir hata olduğunu hatırlatan Ayetullah Hamanei, “İşgalci Siyonist İsrail rejimi ilk olarak Lübnan ve ardından Gazze’ye saldırıda düştükleri hesap hatasının aynısına bu son olayda da düştü ve ardı ardına gelen tüm bu hatalar Siyonist rejimin kendi akıbetine yani yokluk deresine yuvarlanma akıbetine adım adım yaklaştığını gösteriyor” dedi.
Newyork’ta düzenlenen ve bir ay süren NPT oturumunun sonuçlarının diğer önemli uluslar arası olaylardan bir başkası olduğunu belirten Ayetullah Hamanei, bu oturumda elde edilen sonucun zorbacı devletlerin plan ve arzularının aksine olduğunu, zira 189 ülkenin baskısıyla Siyonist İsrail rejiminin NPT’ye üye olması ve bu rejimin elindeki nükleer silahların imhasının karara bağlandığını söyledi.
NPT oturumunda Amerika gibi zorbacı ve mağrur güçlerin baskı ve tehditlerinin artık başka ülkeler tarafından alıcısının olmadığının kesinlik kazandığını hatırlatan Ayetullah Hamanei, “İran İslam Cumhuriyeti, İran halkının 30 yıllık direnişi sonucu dünya kamuoyu nezdinde öyle bir ortam oluşturmayı başarmıştır ki artık yalnız halklar değil hatta devletler bile Amerika karşısında direniyor, onun isteğinin aksine oy kullanıyorlar” dedi.
İslam İnkılâbı rehberi namazın ikinci hutbesinin sonunda ise tüm bu uluslar arası olay ve gelişmelerin ilahi müjdeler olduğunu hatırlattı.
Rahmetli İmam Humeyni’nin vefatının 21. Yıl dönümü töreni
İslam İnkılâbı Rehberi Ayetullah Hamanei İmam Humeyni türbesinde kalabalık halk kitlelerine yaptığı konuşmada, İmam Humeyni’nin inkılâbın en belgin ölçüsü olduğunu hatırlatarak, imamsız imam çizgisinin kimliksiz bir imam olduğunu belirtti ve “hakiki Muhammedi İslam’a her zaman vurgu, İslam mektebi dairesinde çekim ve defetmek, ilahi vaade yakiyn etmek, manevi ve takva muhasebesi, İslam İnkılâbına evrensel bakış, halka dayanma, her türlü yargılama anında fertlerin mevcut konumuna dikkat etmek, sahih bir şekilde açıklanması ve sürekli dikkate alınması gereken rahmetli İmam Humeyni çizginin esas ölçeklerindendir” dedi.
Sosyal hareketlerde özellikle inkılâplarda esas çizgilerin korunmasının sapmalar veya hareketlerin değişmesine engel teşkil ettiğini belirten İslam İnkılâbı rehberi, “İnkılâpların kimliğinin değişmesini amaçlayan kişiler veya akımlar belli bir bayrak veya tablo ile ortaya çıkmıyorlar, bilakis onların hareketleri gizlidir. Bunun için inkılâplarda her türlü sapmaların engellenmesi amacıyla ölçeklerin varlığı oldukça zaruridir” ifadesini kullandı.
İran İslam İnkılâbında en önemli ve temel ek imam ve imamın çizgisidir ki bu da imamın vasiyetnamesi, davranış ve konuşmalarında tecelli bulmuştur” diyen Ayetullah Hamanei, rahmetli imam Humeyni’nin ölçeklerinin sahih bir biçimde tanınması zaruretine temasla, rahmetli imam Humeyni’nin görüşleri veya fikirlerinin yanlış bir şekilde ifade edilmesi veya onların unutulmasının doğru istikameti gösteren kutup göstergesinin işten düşmesi gibi olduğunu belirtti.
Rahmetli İmam Humeyni’nin tutum ve görüşlerinin sahih bir biçimde açıklık kazanması gerektiğini hatırlatan Ayetullah Hamanei konuşmasının devamında şöyle dedi:
İmam’ın kişilik ve kimliği de işte onun tüm dünyayı titreten ve halkları uyandıran bu kararlı, kesin tavırlarından dolayı olmuştur. Bizler, birilerine veya bazı gruplara hoş gelsin diye imam’ın tavırlarını gizleyemez veya renksizleştiremeyiz. İmamın çizgisinden soyutlanmış bir imam kimliksiz bir imamdır ve imamı kimlikten soyutlamak rahmetli İmam Humeyni’ye hizmet değil”.
Konuşmasının bir diğer bölümünde ise imamın düşünce ilkelerinin bazı bölümlerini inkâra kalkışan veya gizleyen kimseleri de eleştiren Ayetullah Hamanei, bir zamanlar imamın düşüncelerini yayan veya aynı çizgide olan kimselerin ne yazık ki şimdi bu yanlışlara saptıklarını belirtti.
Özellikle gençleri rahmetli imam Humeyni’nin vasiyetnamesini okumaya ve hakkında düşünmeye davet eden Ayetullah Hamanei, imamın düşüncesi ve ilkelerinin özetinin bu vasiyetnamede aktarıldığını, İmam’ın düşüncesindeki asli İslam’ın zulme karşı savaşan, adalet yanlısı, mahrumların taraftarı, mustaz’aflar ve yalın ayaklıların hakkını savunan İslam olduğunu belirtti.
İmam Humeyni düşüncesinde Amerikancı İslam’ın hakiki Muhammedi İslam karşısında yer aldığının açıklık kazandığını hatırlatan Ayetullah Hamanei, “Amerikancı İslam, göstermelik İslam, zulüm ve yayılmacılık karşısında sorumsuz kalan İslam, zorbalara yardımcı olan İslam’dır” dedi.
Rahmetli İmam Humeyni’nin gerçek Muhammedi İslam’ın tahakkukunun ancak İslam’ın egemenliği sayesinde mümkün olabileceğini belirten Ayetullah Hamanei, “Aziz imam (ra) İslam Cumhuriyetini İslam’ın hâkimiyetinin tecellisi ve gerekli ortamı olarak kabul ediyorlardı. Bunun için de İslam nizamının korunmasını farzların en farz olanı şeklinde açıklamıştır. Rahmetli İmam Humeyni bu amaç doğrultusunda ömrünün en son anına kadar tüm gücüyle İslam Cumhuriyetinin korunmasını savundu ve halkın oyu ile İslam şeriatına dayalı yeni siyasi bir modeli dünya halkına sundu. İmam Humeyni’nin düşmanlık ve kararlılığı yalnızca ve yalnızca İslam içinde, şahsi meseleler için değildi, bunun içindi ki imam toplumda tüm gruplar, etnikler ve kavimlere hangi görüşten olurlarsa olsunlar kucaklarını açmış olmalarına karşılık kararlılıkla komünistler, liberaller ve batı düzenleri sevdalılarını kendinden uzaklaştırmaktaydı. Hatta defalarca çok sert ve acı tabirlerle irticacıları da kınamış ve tard etmiştir” dedi.
İslam İnkılâbı Rehberi konuşmasının devamında şöyle dediler: “İmam Humeyni çizgisinin bu önemli ölçeği ışığında insan hem imamın yolundan gidip hem de İmam’a karşı mücadele bayrağı açanlarla aynı yolda yürüyemez. Eğer Amerika, İsrail, Saltanatçılar, Münafıklar ve imamın öteki düşmanları ve muhalifleri bir adamın çevresinde toplanıp, ona saygı gösterir ve takdir ederlerse ve o da kendinin imamın çizgisinde olduğunu iddia ederse bu iddianın kabul edilir yanı yoktur ve gerçek olamaz, zira imam açık ifadelerle İslam düşmanlarının açık bir şekilde bizleri takdir etmeleri durumunda bizlerin hainlerin safında olduğumuzu bilmemiz gerekir diyorlardı.”
İslam İnkılâbı Rehberi konuşmasının bir başka bölümünde ise Dünya Kudüs günü açık bir şekilde İmam’ın ülküleri karşısında tavır takınanlar ve geçen yıl Aşura gününde de o rezaletlere yol açanların konumuna temasla bu durum karşısında sessiz kalanlar veya onlarla aynı safta olanların kesinlikle İmam’ın çizgisinde olamayacağını söyledi.
Ayetullah Hamanei konuşmasının devamında İmam Humeyni’nin ölçeklerinden bir diğerinin ise halk ve halkın rolü olduğunu hatırlatarak, imam Humeyni’nin seçimlerde halkın rolünü vurgulamak ve ülkenin meselelerinde halkın katkısının olması konusunda çok büyük başarılara imza attığını belirtti ve İslam İnkılâbının zaferinden sadece iki ay sonra nizamın belirlenmesi için referanduma gidilmesinin dünyanın hiçbir ülkesinde ve nizamında görülmediğini söyledi.
İslam inkılâbı rehberi ayrıca ülkenin çok zor şartlarında hatta savaş döneminde bile seçimlerin zamanında düzenlendiğini hatırlatarak İslam İnkılâbının 30 yıllık ömrü dönemince hiçbir seçimin hatta bir gün bile ertelenmediğini ve dünyada demokrasi iddiasında bulunan hiçbir düzende bunun örneğine rastlanılamayacağını belirtti.
İslam nizamının evrensel oluşu Ayetullah Hamanei tarafından açıklanan İmam’ın bir diğer ölçeğiydi.
İslam İnkılâbı ve hareketinin evrenselliğini ilan konusunda İmam’ın cesaretine değinen Ayetullah Hamanei, “İmam’ın bu teşebbüsü, başka ülkelerin iç işlerine müdahale etmek veya inkılâbın sömürgeci yöntemlerle başka ülkelere ihracından farklıdır. Bundan imamın maksut ve maksadı dünya halklarının bu tarihi hareketin ıtırından yararlanması ve kendi vazifelerini şuurluluk içinde yerine getirmeleriydi” dedi.
Filistin halkının müdafaası konusunda İmam Humeyni’nin mantık ve iradesinin imamın İslam İnkılâbını evrensel ölçekte ele alışının bir örneği olduğunu belirten İslam İnkılâbı Rehberi, İmam Humeyni’nin açık bir ifadeyle İsrail’in bölgede bir kanser tümörü olduğunu ve kanser tümörünün kesin tedavisinin ise bu tümörü kökten kesmek olduğunu belirttiğini hatırlatarak, “dünya zorbaları, bir halka karşı zulüm, işkence, katliam ve sürgün girişimiyle bir coğrafi biriminin yok edilmesine ve yüzde yüz mantıksız bir girişimle İsrail adında tamamen yapay bir rejimi onun yerine yerleştirmek istediler. Fakat bu açık tarihi zulüm, haksızlık karşısında imam tamamen mantıklı bir tavır sergileyerek bu yapay coğrafi birimin yok edilmesi ve esas ülke Filistin’in hayatının bu coğrafya üzerinde devam etmesi gerektiğini vurguladılar” dedi.
“Gasıp İsrail karşısında İmam’ın tutumu tamamen şeffaftı fakat şimdi birileri kalkmış imamın çizgisinde olduğunu iddia etmelerine rağmen bu meseleye itirazda bulunmaktalar” diyen Ayetullah Hamanei konuşmasının devamında rahmetli İmam Humeyni’nin çizgisinin ölçeklerinden bir diğerini açıklayarak insanların konumunun değerlendirilmesi hususunda fertlerin şimdiki konumunun ölçek olduğunu vurgulamalarına temasla, “İmam defalarca diyordu ki fertler hakkında yargıda bulunmak için onların mevcut konumları dikkate alınmalıdır ve bu mesele imamın çizgisinin anlaşılması ve itaat edilmesinde önemli bir ölçektir. Fertlerin geçmişine dayanmak fertlerin şimdiki konumunun geçmişleriyle çatışmaması durumunda kabul edilebilir, aksi takdirde fertlerin geçmişi bir ölçü teşkil edemez” dedi.
İslam İnkılâbı Rehberi imamın çizgisinin özelliklerinin beyanıyla ilgili açıklamalarının son bölümünde ise halkı özellikle gençleri imamın bu ölçek ve özellikleri hakkında düşünmeleri ve araştırmada bulunmalarını istedi.
İmam Humeyni’nin vefatı sonrasında bile İslam Cumhuriyeti ve İran halkının büyük bir güç kazandığını da belirten Ayetullah Hamanei, düşmanın, sade ve basiretsiz kişilerden de yardım alarak tüm komplo ve planlamalarına rağmen yüce İran halkının direniş ve üstün basiretleri sonucu İslam Cumhuriyetinin takviye ve güçlenmesiyle sonuçlanacağını hatırlattı.
İslam İnkılâbı Rehberi ayrıca Amerika, İngiltere, Batılı devletler, münafıklar ve saltanat yanlılarının “Seçimler Sonrası Fitnesi”ni desteklemelerine temasla, “düşmanlar ve fitnecilerin aynı çizgide bir araya gelmeleri 20 Ocak ve 11 Şubat’ta İran halkının muhteşem azametinin tecelli etmesine yol açtı ve bundan böyle de İran halkı ve uyanık, eğitimli gençleri takva ve basirete dayanarak düşmanların her türlü komplosunu etkisiz bırakacaktır” dedi.
İslam İnkılâbı Rehberi Ayetullah Hamanei namaz hutbelerinin ikinci bölümünde bir takım önemli uluslar arası olay ve meselelere temasla, Filistin’in Yahudileştirilmesi, Gazze’nin muhasarasının sürdürülmesi ve bunlarla ilgili gelişmelerdeki komploların dikkate alınması gereken konulardan olduğunu hatırlattı.
Filistin’in Yahudileştirilmesi komplosundan asıl hedefin Filistin toprakları üzerinde İslam’ın kökünün kurutulması olduğunu belirten Ayetullah Hamanei, “İslam dünyası tüm varlıklarıyla bu büyük cinayetler karşısında durmalı ve bu komplonun tahakkukuna engel olmalılar. Gazze’de bir buçuk milyon insanın muhasara altında tutulması aslında insan hakları savunuculuğu iddiasında bulunan Amerika, İngiltere ve öteki batılı devletlerin desteğiyle sürdürülmektedir ve ne yazık ki bazı Arap ve İslam devletleri de tam bir sessizlik içinde olaya tanıklık etmekteler, hatta bazıları da perde arkasında hıyanette bulunmaktalar” ifadesini kullandı.
Ayetullah Hamanei ayrıca uluslar arası serbest sularda Siyonist İsrail rejiminin Gazze’ye yardım taşıyan deniz konvoyuna saldırmasına ve bu olayda Siyonistlerin mide bulandırıcı yalanlarına temasla, “bu olay Siyonistlerin vahşi ruhlarını tüm dünyaya göstermiştir ve bu vahşilik, İran İslam Cumhuriyetinin son 30 yıl içinde haykırdığı fakat yalancı, riyakâr batılı güçlerin önemsemedikleri gerçeğin tam kendisidir.
Gazze’ye yardım konvoyuna saldırının Siyonistlerin hesap hatasından kaynaklandığını ve bu rejim için çok büyük bir hata olduğunu hatırlatan Ayetullah Hamanei, “İşgalci Siyonist İsrail rejimi ilk olarak Lübnan ve ardından Gazze’ye saldırıda düştükleri hesap hatasının aynısına bu son olayda da düştü ve ardı ardına gelen tüm bu hatalar Siyonist rejimin kendi akıbetine yani yokluk deresine yuvarlanma akıbetine adım adım yaklaştığını gösteriyor” dedi.
Newyork’ta düzenlenen ve bir ay süren NPT oturumunun sonuçlarının diğer önemli uluslar arası olaylardan bir başkası olduğunu belirten Ayetullah Hamanei, bu oturumda elde edilen sonucun zorbacı devletlerin plan ve arzularının aksine olduğunu, zira 189 ülkenin baskısıyla Siyonist İsrail rejiminin NPT’ye üye olması ve bu rejimin elindeki nükleer silahların imhasının karara bağlandığını söyledi.
NPT oturumunda Amerika gibi zorbacı ve mağrur güçlerin baskı ve tehditlerinin artık başka ülkeler tarafından alıcısının olmadığının kesinlik kazandığını hatırlatan Ayetullah Hamanei, “İran İslam Cumhuriyeti, İran halkının 30 yıllık direnişi sonucu dünya kamuoyu nezdinde öyle bir ortam oluşturmayı başarmıştır ki artık yalnız halklar değil hatta devletler bile Amerika karşısında direniyor, onun isteğinin aksine oy kullanıyorlar” dedi.
İslam İnkılâbı rehberi namazın ikinci hutbesinin sonunda ise tüm bu uluslar arası olay ve gelişmelerin ilahi müjdeler olduğunu hatırlattı.