İslam İnkılabı Rehberi Bürosu Resmi Sitesi

İslam İnkılabı Rehberi Ayetullah Hamanei:

“Mevcut Şartlarda her türlü genel hareket, genel bir basireti gerektiriyor”

Şehid aileleri ve öğrencilerden kalabalık bir grubu kabulü sırasında konuşan İslam İnkılabı Rehberi Ayetullah Seyyid Ali Hamanei, emperyalizmi doğru tanımak için basiretli hareket etmek gerektiğini vurgulayarak, “Amerika yönetimi kendi emperyalist yapısından ve tehditkar girişimlerinden vazgeçmediği sürece, İran halkı Amerika'nın göstermelik barışçı laflarına kanmayacak ve kesinlikle kendi bağımsızlık, hürriyet, ulusal çıkarlar ve hukukundan geri adım atmayacaktır” dedi.

4 Kasım'a tekabül eden İran takvimiyle 13 Aban “Dünya Müstekbirliği ile Mücadele Günü”ne tekabül eden bu görüşmede İslam İnkılabı Rehberi, doğru, mantıklı, makul ve aynı zamanda kesin bir mücadelenin zaruret olduğunu hatırlatarak, iman'dan kaynaklanan amacın bu mücadelenin gereklerinden biri olduğunu, zira bir halkın emirlerle çetin sahnede var olmasının sağlamanın çok zor olduğunu söyledi.

“30 Yıllık birikmiş tecrübe sayesinde günümüz gençliği öylesine bir iman hedefine sahiptir ki bu eğer inkılabın ilk yıllarındaki gençlerden çok olmasa bile az değil” diyen Ayetullah Hamanei, yıpranmış ve mücadeleden pişman olmuş bir avuç devrimcinin hesabının halktan ayrılması gerektiğini hatırlatarak, “Eğer bugün ülkede zoraki savaş gibi bir olay vuku bulacak olursa gençlerin düşmana karşı koymak hususunda gönüllü katılımları kesin 80-81 yıllarından daha fazla olur” dedi.

İslam İnkılabı Rehberi mantıklı, sahih ve kesin mücadele için basiretin gerekli olduğunu hatırlatarak, “basiret konusundaki son mükerrer vurgulamaların nedeni dünyanın mevcut şartları ve İran'ın kendine has üstün konumudur. Zira bu şartlarda genel her bir girişim yine genel bir basirete ihtiyacı var” dedi.

Günümüz gençlerinin basiretinin İslam İnkılabının ilk dönem ve daha sonraki dönemdeki gençlere oranla daha fazla olduğunu hatırlatan Ayetullah Hamanei, müstekbirlik karşısındaki mücadelede asıl önemli konunun müstekbirliğin tanınmasıdır. Müstekbirlik kudret demektir. Kendi mali, askeri ve propaganda imkanlarıyla başka ülkeler ve halkların içişlerine haklarıymış gibi müdahale etmekteler” dedi.

Ayetullah Hamanei konuşmasının bir başka bölümünde ise dünyanın muhtelif ülkelerinde özellikle İslam devletlerine yönelik Amerikan yönetiminin siyasetlerine temasla, Amerika'nın gerçek manada bir müstekbir olduğuna vurgu yaparak şunları söyledi: “İslam İnkılabı'nın zaferiyle birlikte İran milletinin kokuşmuş padişahlık sistemini alaşağı etmesindeki kudretinin açığa çıkması sonrasında Amerikan devleti İran milletinden özür dilemek, bu millete vurduğu darbeler ve yol açtığı hasarları telafi etmek ve sorunu çözüme kavuşturmak yerine İslam İnkılabı'nın ilk günlerinden itibaren İran milleti ve İslam nizamı aleyhinde komplolar kurmakla meşgul oldu ve Tahran'daki Amerikan büyükelçiliği İran aleyhinde entrika ve casusluk merkezine dönüştü.”

Amerika'nın son 30 yılda işlediği cinayetler sıralandığında kalın bir kitabın meydana geleceğini kaydeden İslam İnkılabı Rehberi, “Yıllar önce Amerikan savunma bakanlarından biri bu ülkenin devlet adamlarının gönlündeki gerçeği açığa vurarak, İran milletinin kökünün kazınmasını istedi ve onlar ellerinden gelen her şeyi yaptılar. Ancak, tarihin istisnai çehrelerinden biri olan büyük İmam, Amerika karşısında dikildi ve İran halkının geri adım atmayacağını belirterek, "Amerika hiç bir halt edemez !" dedi. Amerika, İran milleti aleyhinde yapabileceği her şeyi yaptı. Bu boy ölçüşmenin sonucu, İran milletinin daha da yücelmesi, İslam Cumhuriyeti'nin ilerlemesi ve İslam nizamı ile ülkemizin daha da güçlenmesi olmuştur” dedi.

Amerika'nın şimdiye kadar İran halkına karşı elinden geleni ardına bırakmadığını belirten İslam İnkılabı rehberi, bu karşılaşmanın sonucunun İran halkının daha da yetişkin olması, İran İslam Cumhuriyetinin ilerlemesi, ülke ve İslam düzenini gücünün her geçen gün daha da artması olduğunu hatırlatarak Amerikalı yetkililerin son dönemde bazı barış talep açıklamalarına temasla, “Amerikalılar yapmacık bir tebessüm gösterdikleri zamanlar, dikkatle incelendiğinde arkalarında bir hançer gizlemiş oldukları ve niyetlerinin değişmemiş olduğu görüldü. Taktik bir gülümseme yalnızca çocukları aldatabilir. Eğer büyük ve tecrübeli bir millet ile bu milletin seçmiş olduğu sorumlular, bu tür tebessümlere aldanırlarsa ya çok alık olmalılar ya da düşmanla uzlaşacak kadar heva ve heveslerine tutsak olmaları gerekir. Ülke yöneticileri zeka ve tecrübeleri sayesinde milli çıkarlara gönül verirlerse bu gülümsemelere aldanmazlar” dedi.

İslam İnkılabı Rehberi konuşmasının devamında, Amerikan Başkanı'nın İran'la müzakere ve sorunların halledilmesi bağlamında görünüşte güzel sözlü ve yazılı bazı mesajlarına temas ederek, “İran İslam Cumhuriyeti işin başında önyargılı davranmak istemedi ve değişim sloganını pratikte değerlendirmek istedi. Ancak bu sürede pratikte görülen her şey, söylenenlerin tam tersi idi” dedi.

Ayetullah Hamanei, Nevruzda yapmış olduğu konuşmasında Amerika'nın, kadife bir eldiven içerisinde çelikten elini gizlemesi durumunda İran'ın kendi elini bu ele uzatmayacağını söylediğini hatırlatarak, “Amerikalılar bir yandan müzakereden deme vuruyorlar, diğer yandan da tehditlerini sürdürüyorlar ve "müzakereler bizim istediğimiz şekilde sonuçlanmalı, yoksa şu girişime başvuracağız!" diyorlar. İşte bu rahmetli imamın Biz, böyle bir ilişkiyi istemiyoruz dediği tam bir kurt-kuzu ilişkisidir. Dünyada iki süper gücün bulunduğu dönemde, her ikisi de İslam Cumhuriyeti'ne düşmanlıkta görüş birliği içerisindeydiler. İran milleti onlar karşısında dikilmesini bildi ve her iki süper gücü de dize getirdi. Bu, Amerikalılar için bir ibret dersi olmalıdır. Zira Amerika şu anda o dönemdeki güç ve kudrete sahip değildir. Buna karşılık İslam nizamının gücü bir kaç kat artmıştır” dedi.

İran halkının istiklal, hürriyet, milli çıkarlar ve ilim ve teknolojide ilerleme elde etmek hedefini taşıdığını hatırlatan Ayetullah Hamanei, “İran halkının bu hakkına kim tecavüz etmek isterse halk tüm gücüyle onun karşısında duracak ve onu dize getirecektir. Amerika eğer emperyalist davranışlarını ve milletlerin iç işlerine karışmayı terk ederse, bizim açımızdan sıradan başka devletler gibi bir devlet olur. Ancak, hala İran'a geri dönmek, zamanı geriye çevirmek ve İran'da sulta kurmak hevesindeyse bu hedefine asla ulaşamayacak ve İran milletine geri adım attıramayacaktır” dedi.

Ayetullah Hamanei ayrıca Amerikalıların seçim sonrası bir takım olaylara gönül bağlamamaları gerektiğini, zira İran İslam cumhuriyetinin düşünülenden çok daha köklü ve sağlam temeller üzerine kurulu olduğunu ve İslam nizamının şimdiye kadar bu olaylardan daha zorunu alt etmeyi başardığını hatırlatarak, “bu ülkeyi iman ve din'den kaynaklanan bir azim ve irade ile korumak gerekir ve İran halkının gerçek kudreti ilim ve araştırma sayesindedir” dedi.

İslam İnkılabı rehberi konuşmasının son bölümünde ise bilimin dihi hedefle birleşmesinin bu gerçek kudretin gereği olduğunu hatırlatarak, “süper güçler ve onların yerli takipçileri imanlı ve muktedir bir halk karşısında geri adım atmaktan başka hiçbir çareleri yoktur” dedi.

İslam İnkılabı Rehberi sözlerini Allah'a iman ve tevekkül olunması zarureti ve işlerin nefsin tezkiye edilmesiyle birlikte sürdürülmesi gerekliliği tavsiyesiyle sonlandırdı.

700 /