İran İslam Devrimi Lideri, "Geçen yıla kıyasla bazı konularda daha güçlüyüz, bazı konularda daha güçlü olmasak da zayıf değiliz."dedi.

İslam Devrimi Lideri Ayetullah Hamanei bugün binlerce öğrenciyle Ramazan ayı buluşmasında yaptığı konuşmada şöyle dedi: "Geçen yıl bu toplantıyı düzenlediğimiz zamandan bu yana birçok olay yaşandı. Geçen yıl farklı bir durumdaydık. Geçen yıl, sizinle bu toplantıyı yaptığımız bu günlerde, Şehit Reisi hayattaydı, Şehit Seyyid Hasan Nasrallah (Allah rahmet eylesin) yanımızdaydı, Şehit Heniye, Şehit Safiuddin, Şehit Sinvar, Şehit Ziaf ve birçok büyük devrimci şahsiyet aramızdaydı veya yanımızda bulunuyordu. Ancak bu yıl artık yoklar. Cumhuriyetimizin düşmanları, muhalifleri ve rakipleri bu olayı yanlış ve yüzeysel bir bakış açısıyla değerlendiriyor. Onların tam tersine, size tam bir güvenle söylüyorum: Evet, bu kardeşlerimiz çok değerliydi ve onların yokluğu bizim için büyük bir kayıptır; bu konuda şüphe yok. Ancak bu yıl, geçen yıla kıyasla bazı konularda daha güçlüyüz. Bazı konularda ise daha güçlü olmasak da zayıf değiliz. Elhamdülillah, çeşitli açılardan daha fazla güç ve yetenek kazandık. Geçen yıl bu imkanlara sahip değildik. Bu yüzden evet, bu değerli insanların yokluğu bir kayıptır. Batı Asya bölgesinde meydana gelen olaylar acı verici ve üzücüdür. Ancak İslam Cumhuriyeti, büyümesini, ilerlemesini ve gücünü artırmaya devam etmektedir."
Devrim Lideri, öğrenci buluşmasında şöyle devam etti: "Önemli şahsiyetleri kaybetmek bir kayıptır, ancak eğer iki şart “ideal ve çaba” varlığını sürdürürse, genel harekete zarar gelmez. Hicretin üçüncü yılında, Peygamber Efendimiz (s.a.a.) Uhud Savaşı'nda Hamza gibi birini kaybetti. Hamza, Peygamber'in yanından ayrıldı. Sadece Hamza da değil, en öne çıkan kişi Hamza'ydı ama başka cesur savaşçılar ve dostları da şehit oldu. Ancak hicretin dördüncü ve beşinci yıllarında Peygamber, üçüncü yıla göre çok daha güçlüydü. Yani önemli şahsiyetlerin kaybı, kesinlikle gerileme veya zayıflama anlamına gelmez. Bunun tek şartı, ideallerin korunması ve çabanın devam etmesidir. Eğer bir millet bu iki unsura sahip olursa, liderlerinin varlığı veya yokluğu genel hareketi etkilemez."
Ayetullah Hamanei beyanatına şöyle devam etti: "Bugünün üniversiteleri, devrim öncesi ve hatta devrim sonrası – yirmi yıl öncesiyle – kıyaslandığında çok farklıdır. Bugünün üniversiteleri daha ileri seviyede, daha fazla gelişmiş durumda, konulara dair anlayışları daha karmaşık ve derindir. Ayrıca, direnişleri de güçlüdür. Genç neslin, 1980'ler kuşağı kadar hazır olmadığı söyleniyor, ancak bu doğru değildir. Bugün de aynı kararlılık ve hazırlık var. Farklı olaylarda bunu gözlemledik ve bugün de bizzat gözlerimizin önünde, İranlı gençlerin ön saflarda olmaya ne kadar hazır olduklarını görüyoruz. Düşmanla yüzleşmeye hazırlar, anlayışları daha iyi ve elhamdülillah hazırlıkları da oldukça güçlüdür."
Devrim Lideri, öğrenci buluşmasında zorba güçlere hitaben şunları söyledi: "Bugün dünyanın zorba güçleri, herkesin kendilerine itaat etmesini ve kendi çıkarlarını her şeyin üstünde tutmasını istiyor. Ancak İran İslam Cumhuriyeti, kesin bir şekilde bu anlayışı reddeden tek ülkedir."
Devrim Lideri, öğrenci buluşmasında şöyle buyurdu: "ABD Başkanı, 'Biz İran ile müzakereye hazırız' diyerek müzakere çağrısında bulunuyor. Bu, dünya kamuoyunu aldatmaya yönelik bir oyundur. Bunun anlamı, 'Biz müzakere yanlısıyız, barış istiyoruz ama İran müzakere etmeye yanaşmıyor' demektir. Peki, İran neden müzakere etmiyor? Bunu kendinize sorun!"
Ayetullah Hamanei, sözlerine şöyle devam etti: "Biz yıllarca oturup müzakere ettik. Aynı kişi, tamamlanmış, imzalanmış bir anlaşmayı masadan kaldırıp çöpe attı. Onların anlaşmalara sadık kalmadığını bildiğimiz halde neden yeniden müzakere edelim? Bu yüzden, müzakere daveti ve müzakere yanlısı görünmek, kamuoyunu kandırmaktan başka bir şey değildir."