Cumhurbaşkanı ve Bakanlar Kurulu üyelerini kabul eden İslam İnkılabı Lideri Ayetullah Hamanei düşmanların hiç bir halt edemeyeceklerini, İslam inkılabının ikinci kırk yılı birinci kırk yıla nazaran daha da iyi olacağını vurguladı.
İslam İnkılabı Lideri Ayetullah Hamanei Çarşamba günü sabah saatlerinde Cumhurbaşkanı Ruhani ve Bakanlar Kurulu üyeleri ile görüşmesinde yetkililerin halka hizmet etme fırsatını yakalayabildikleri için bu fırsatın kıymetini bilmeleri gerektiğini belirtti.
Ayetullah Hamanei görüşmede, üç erkin iş birliğini geliştirmeleri zaruretine değinerek ekonomi ve kültürden ülkenin iki önemli meselesi olarak söz etti.
Ayetullah Hamanei konuşmasında düşmanların hiç bir halt edemeyeceklerini, İslam Cumhuriyeti nizamının ikinci kırk yılı İran milleti için birinci kırk yılından daha iyi ve düşmanlar için daha kötü olacağını kaydetti.
Ülke ekonomisinin durumuna da temas eden Ayetullah Hamanei, ham petrol ihracatı ülke ekonomisinin baş belası olduğunu ve ülkenin kalkınmasına engel oluşturduğunu belirtti.
Ayetullah Hamanei ham petrol ihracatını kesmek, ekonomi alanda ilerletici etkenleri önemsemek ve yetkililerin üreticilere bakışlarını değiştirmek, yetkililerin üzerinde durmaları gereken üç önemli bileşen olduğunu, bakanlıkların ve ilgili kurumların ekonomi ve kültür meseleleri ile daha büyük bir hassasiyet ve daha ciddi ve akılcı bir şekilde ilgilenmeleri ve düşmanların dini, ahlaki ve inkılapçı ilkelere saldırıları ile mücadele etmeleri gerektiğini ifade etti.
İslam İnkılabı Lideri Ayetullah Hamanei görüşmenin başında Gadir-i Hum bayramını ve İmam Musa bin Cafer’in -s- veladet yıldönümünü ve ayrıca Hükümet Haftası’nı kutlayarak şehit Recai ve şehit Bahüner’i saygı ile andıklarını ifade etti.
Ayetullah Hamanei şöyle dedi:
Hükümet haftası, son bir yılda sunulan hizmetleri ve sarf edilen çabaları anmakla bir yandan yetkililerin moralini yükseltme ve öbür yandan bu çabaları “cihatçı hareket” ve “ilahi niyet”le birleştirmek kaydıyla, toplumda birçok berekete zemin oluşturma işareti ve endeksidir.
İslam İnkılabı Lideri Ayetullah Hamanei Hükümet Haftası’nın bir başka bereketini, hükümet üyelerinin bir yıllık icraatını değerlendirme ve güçlü ve zayıf yönlerini tespit etme fırsatı niteleyerek şöyle ekledi:
Yetkililer, halka hizmet etmek üzere ilahi bir lütuf olan sorumluluk dönemlerinin kıymetini bilmeli ve bu yoldan zorlu olacağı bilinen ahiretleri için gerekli erzakı tedarik görmelidir.
Şimdiki hükümetin altı yıllık mazisine işaret eden Ayetullah Hamanei, geriye kalan iki yıllık sürenin de az bir süre olmadığını ve bazı afetlerden uzak durarak ülkenin önemli önceliklerini belirlemek ve bu öncelikleri bir bir takip etmek gerektiğini vurguladı.
İslam İnkılabı Lideri Ayetullah Hamanei son yıllarda hükümetlerin başına gelen afetlerden biri marjinal konularla uğraşmak olduğunu belirterek şöyle dedi:
Hükümet şu geriye kalan iki yıllık süresi boyunca, maalesef sanal ortamın ortaya çıkması ile birlikte sürekli artan marjinal meselelerden uzak durarak esas işlere öncelik vermesi gerekir.
Ayetullah Hamanei ülkenin iki temel önceliği ekonomi ve kültürden ibaret olduğunu belirterek, ekonomi meselesi ile ilgili beyanatında mevcut iktisadi sorunların zayıf ve orta gelirli kesimin üzerinde etki yaptığını, ancak yerli üretim bu sorunların çözümünün esas anahtarı olduğunu vurguladı. Ayetullah Hamanei, kuşkusuz bu anahtarı elde etmek ve iktisadi sorunları açmak kolay bir iş olmadığını, fakat yapılması gerektiğini kaydetti.
İslam İnkılabı Lideri Ayetullah Hamanei bu yılı üretimi geliştirme yılı olarak adlandırmasının sebebini, ecnebi güçlerin iktisadi alanlarda sabotajlarını arttıracaklarını öngörmesi şeklinde ifade ederek şöyle dedi:
Bu tür düşmanlıklarla en etkili mücadele, üretimi geliştirmektir ki ilahi fazl ve inayet sayesinde bu bağlamda çeşitli sektörlerde ciddi hareketlilikler göze çarpıyor ve başlı başına ülke genelinde potansiyel kapasitelerin varlığını gösteriyor. Dolaysıyla yetkililer yerli üretimi çalışmalarının temeli olarak belirlemelidir.
Ayetullah Hamanei konuşmasının devamında ekonomi alanında öncelikleri beyan ederken üç mesele üzerinde durdular: Ham petrol ihracatını kesmek, ekonomi alanda ilerletici etkenleri önemsemek ve yetkililerin üreticilere bakışlarını değiştirmek.
Ayetullah Hamanei, ham petrol satarak kolay gelir elde etmekten büyük bir afet şeklinde söz ederek bu eski sorun hakikaten ülkenin kalkınmasına zarar verdiğini vurguladı.
İslam İnkılabı Lideri Ayetullah Hamanei bir damla bile petrol üretmeden büyük kalkınmayı yakalayan ülkelere işaret ederek şöyle ekledi:
Hatta yaptırımların olmadığı durumlarda petrol piyasaları ve fiyatların belirlenmesi, arz ve talep durumları, hepsi büyük tüketicilerin, yani Batılı ülkelerin kontrolü altındadır ve bu ülkeler kendi çıkarlarına göre ve siyasi tutumların çerçevesinde petrol üreticilerine baskı uygulayabilir.
Ayetullah Hamanei ham petrolü çeşitli ürünlere çevirerek satmanın, ham petrol ihracatına olan bağımlılıktan kurtulmanın esas yolu olduğunu belirterek şöyle dedi:
Bundan önce de defalarca belirtildiği üzere, bilginlerimizi ve uzmanlarımızı harekete geçirerek benzin ve gaz gibi şimdiki bilinen ürünlerin yanı sıra gelecekte, ihracat değeri ham petrolün bir kaç katı olan başka ürünleri de üretebiliriz.
İslam İnkılabı Lideri Ayetullah Hamanei, Cumhurbaşkanı, Petrol Bakanlığı ve diğer ilgili kurumların rafineri inşa etme meselesine özel önem vermeleri ciddi bir zaruret olduğunu belirterek, rafineri inşaatı için gerekli bütçeyi de ülkenin mevcut kaynaklarından temin etmenin mümkün olduğunu vurguladı.
Üretimi geliştirme alanında bazı iktisadi alanların diğer alanları harekete geçirebilecek güce ve kapasiteye sahip olduğunu kaydeden Ayetullah Hamanei, şöyle ekledi:
Konut, tarım, otomotiv, beyaz eşya ve bilim temelli ekonomi gibi ekonomide itici gücü olan sektörlere özel özen göstermek gerekir, zira bu sektörlerden her birini harekete geçirmek, başka sektörleri de harekete geçirebilir ve sonuçta ülke ekonomisini büsbütün değiştirebilir.
İslam İnkılabı Lideri Ayetullah Hamanei konuşmasında bir başka önemli noktaya temas ederek, hükümet ve yetkililerin üreticilere yönelik bakışlarını değiştirmeleri de önemli bir zaruret olduğunu belirterek ve yine üreticileri kutsal savunma yıllarının mücahitleri ile mukayese ederek şöyle devam etti:
Üreticilerimiz düşmanlarla iktisadi savaşın mücahitleridir ve onlara bu gözle bakmak gerekir.
Ayetullah Hamanei üretici işletmelerin yolundaki engellerin varlığını eleştirerek, bazen bir üretici işletmenin faaliyete geçebilmek için yedi değil, yetmiş engeli aşması gerektiğini, ancak yetkililerin bu ciddi sorunu çözmeleri ve fuzuli engelleri bertaraf etmeleri gerektiğini vurguladı.
İslam İnkılabı Lideri Ayetullah Hamanei bu doğrultuda hükümetten küçük ve orta ölçekteki işletmelere özel bir şekilde bakmasını isteyerek şöyle dedi:
Bu özel bakış, tüm yetkililerin hemfikir oldukları ve uygulama sözü verdikleri ve bazı adımları da attıkları direniş ekonomisinin temel erkanıdır.
Ayetullah Hamanei şöyle devam etti:
Eğer söylenen noktalar ciddi bir şekilde ele alınırsa, yaptırımlar hakikaten fırsata dönüşür, nitekim son aylarda da bazı ürünlerin ithalatı zorlaştığı için bazı yetkililer bilim temelli firmalara başvurdular ve böylece genç uzmanların yetenekleri ve kapasiteleri işe alındı.
İslam İnkılabı Lideri Ayetullah Hamanei konuşmasının bir başka bölümünde üretimi geliştirmek için dört bileşene ihtiyaç duyulduğunu, bunlar insan gücü, sermaye, teknoloji ve iktisadi işletme bileşenlerinden ibaret olduğunu kaydetti.
İran’ın insan gücü gerçekten eşsiz bir insan gücü olduğunu kaydeden Ayetullah Hamanei, bu gerçeği birçok ülkenin düşünürleri ve yöneticileri itiraf ettiğini vurguladı.
Ülkenin 1800 trilyonluk nakit sermayesi ve ayrıca birçok alanda gelişen teknolojisi de kabul edilebilir düzeyde olduklarını belirten Ayetullah Hamanei, iktisadi işletme alanında takdire şayan çabalara rağmen daha fazla hassasiyet göstermek ve böylece üretim yolundaki sorunları bertaraf etmek gerektiğini ifade etti.
İslam İnkılabı Lideri Ayetullah Hamanei cari yılda sanayi, tarım, enerji, petro kimya ve beyaz eşya gibi sektörlerde yaşanan hareketliliği mübarek bir durum niteledi ve bu hareketin tam olarak takviye edilmesi gerektiğini belirterek, bu gerçek ülkenin çıkmazda olduğunu söyleyenlerin ne denli yanlış düşündüklerini ortaya koyduğunu kaydetti.
Bu gerçeklerin yöneticilerde umut ve emek ve saikleri arttırması gerektiğini kaydeden Ayetullah Hamanei, konuşmasının devamında ülkenin iktisadi gelişmesi ve kalkınması hakkında çok önemli bir noktaya temas ederek şöyle dedi:
İslam dini açısından ülkenin sırf zenginleşmesi ideal bir durum değildir. İktisadi kalkınmanın amacı toplumda sosyal adaleti sağlamak ve yoksulluğun kökünü kurutmak olmalı. Aksi takdirde biz de Amerika gibi bir ülke oluruz, ki yoksul kesimleri derin sorunlarla uğraşıyor.
İslam İnkılabı Lideri Ayetullah Hamanei konuşmasının devamında ülkenin bir başka önceliğini kültür olarak ifade ederek şöyle dedi:
Kültür alanında ecnebilerin geniş cephesinden çok yönlü saldırıları ile karşı karşıyayız. Bu yüzden kültür alanından sorumlu olan tüm yetkililer bu konuya özel önem vermeleri gerekir. bugün İslami nizamın düşmanları açıkça İran İslam Cumhuriyeti nizamına ve İslam’ın hakimiyetine askeri savaş veya iktisadi yaptırımla galip gelemeyeceklerini itiraf ediyorlar ve buna göre kültürel alanda nüfuz etmek ve zihinleri ve beyinleri etkilemek ve hevesleri tahrik etmekle bu hedefe ulaşmak istiyorlar.
Düşmanların kültür karşıtı ve değer karşıtı organize uygulamalarına işaret eden Ayetullah Hamanei, ecnebilerin bu tür organize uygulamalarına ve ülkenin sanat, sinema, kitap ve tiyatro gibi alanlarına nüfuz etmelerine engel olmak gerektiğini vurguladı.
İslam İnkılabı Lideri Ayetullah Hamanei ülkenin kültürel alanını dışa kapatmak istemediklerini, fakat kültürel laubaliliğe de şiddetle karşı olduklarını belirterek şöyle ekledi:
Bugün karşı cephe ve tüm istikbar kurumları tüm kültürel ve sanat imkanlarını İslami nizama darbe indirmek için seferber etmiş bulunuyor ve bu yüzden biz de bu cephenin karşısında hazırlıklı ve planlı olmalıyız.
Ayetullah Hamanei ayrıca toplumda organize ama örtülü kültür karşıtı faaliyetlere işaret ederek şöyle dedi:
Bugün tüm kültürel kurumlar, irşad bakanlığından, İslami tebliğat kurumuna, milli eğitim bakanlığından bilim ve teknoloji bakanlığına, radyo televizyon kurumundan hatta istihbarat bakanlığına kadar herkes bu meselenin üzerinde büyük bir hassasiyetle durmalıdır.
İslam İnkılabı Lideri Ayetullah Hamanei kültürel alanlarda üst düzey yöneticilerin yanı sıra ilgili kurumların orta düzeydeki yetkililerinin de önemli rolü bulunduğunu belirterek, yetkililerin başında bulundukları kurumlarda kültürel ve dini meselelere özel ilgi göstermeleri hiç kuşkusuz etkili olacağını ifade etti.
Toplumda hicap meselesinden duyulan kaygıyı doğru ve yerinde bir kaygı niteleyen Ayetullah Hamanei bu konuda da şöyle dedi:
Hicap, şer’i ve yasal bir meseledir ve bu alanda en başta hükümet erkanları ve yetkilileri yasaların uygulanmasına özen göstermeleri gerekir.
Ayetullah Hamanei devlet kurumlarında en başka yetkililerin dini ilkelere ve hicap gibi konulara uymaları etkili olacağını belirterek, ülke genelinde dini hareketlerin takviye edilmesi gerektiğini, bu durum maddi ilerlemelere de katkısı olacağını vurguladı.
İslam İnkılabı Lideri Ayetullah Hamanei konuşmasının bir başka bölümünde üç erken iş birliği ve teamülde bulunmaları ve aynı yönde hareket etmeleri gerektiğine vurgu yaparak, Cumhurbaşkanı Ruhani’nin üç erkin birbirinin gücüne güç katmaları zarureti yönündeki sözlerini doğruladı. Ayetullah Hamanei, suçlulara karşı insaflı ve akılcı bir şekilde davranmak ve bu bağlamda her türlü ayrımcılıktan ve garez-kar duruşlardan uzak durmak gerektiğini kaydetti.
Yürütme erke ülkenin yönetiminde ortada ve ağır bir sorumluluk altında bulunduğunu kaydeden Ayetullah Hamanei şöyle ekledi:
Herkes bu gerçeği göz önünde bulundurmalı, gerçi hükümet yetkilileri de sabır gücünü arttırmalı ve en ufak sorun karşısında sabrını yitirmemelidir.
Düşmandan korkmamak, İslam İnkılabı Lideri Ayetullah Hamanei’nin nizamın yetkililerine bir başka tavsiyesiydi. Ayetullah Hamanei bazen düşmandan korkulduğunu ifade eden sözleri duyduklarını, oysa düşmandan asla korkmamak gerektiğini, zira bu düşmanlar İslam inkılabının ta başından bu yana var olduklarını ve ne yaptılarsa da başarılı olamadıklarını vurguladı.
Ayetullah Hamanei şöyle ekledi:
Amerika, Avrupa ve hatta eski Sovyetler birliği son kırk yılda İran İslam Cumhuriyeti nizamına karşı ellerinden gelen her şeyi yaptılar, ancak sonuca ulaşamadılar. Gerçi bunlar zahmete ve eziyete sebebiyet verdiler, fakat İslami nizamın hareketine ve ilerlemesine mani olamadılar.
Ayetullah Hamanei, düşmanlar hiç bir halt edemeyeceklerini, İslam Cumhuriyeti nizamının ikinci kırk yılı İran milleti için birinci kırk yılından daha iyi ve düşmanlar için daha kötü olacağını kaydetti.
İslam İnkılabı Lideri Ayetullah Hamanei konuşmasının sonunda Keşmir meselesine işaret ederek bu bölgede yaşayan Müslümanların içinde bulundukları durumdan üzüntüsünü dile getirdi.
Ayetullah Hamanei şöyle dedi:
Bizim Hindistan ile ilişkilerimiz iyidir, fakat Hindistan yönetiminden beklentimiz de Keşmir’in necip halkına karşı insaflı bir politika izlemesi ve Müslümanlara zorluk çıkarmamasıdır.
Ayetullah Hamanei bugün Keşmir bölgesinde hakim olan durum ve Hindistan ile Pakistan arasında bu bağlamda var olan ihtilafların habis İngilizlerin Hint yarımadasından çekilirken uygulamalarının sonucu olduğunu belirterek, İngilizler Keşmir’de çatışmaların devam etmesi için kasıtlı olarak bu yarayı bölgede bıraktıklarını belirtti.
İslam İnkılabı Lideri Ayetullah Hamanei’nin konuşmasından önce Cumhurbaşkanı Ruhani yaptığı konuşmada, hş. 1396 yılında Kirmanşah eyaletinde yaşanan depremden zarar gören vatandaşlara ve yine bu yılın başında ülkenin birçok eyaletinde yaşanan sel felaketinden etkilenenlere yapılan yardımlar ve ayrıca buğday gibi bazı stratejik tarım ürünlerinde ülkenin kendine yeter hale gelmesi hakkında bir rapor sunarak, Amerika’nın dayattığı haksız yaptırımlara rağmen ülkenin temel ihtiyaçlarını karşılama alanında iyi ve güven verici durumda olduklarını belirtti.
Cumhurbaşkanı Ruhani geçen sene piyasalarda ve döviz kurlarında yaşanan dalgalanmalara işaret ederek şöyle dedi:
Amerika’nın ülkenin ihracat ve ithalatına engel olma yönünde sarf ettiği tüm çabalara rağmen piyasalarda dengeyi sağlamayı başardık.
İran milletinin baskılara karşı sabır ve direnişini takdirle karşıladıklarını belirten Cumhurbaşkanı Ruhani, bugün Amerika sözünü tutmayan bir devlet olarak dünya genelinde inzivaya itildiğini ve hukuki açıdan da ilk kez Amerika’yı iki defa hukuki çevrelerde mahkum etmeyi başardıklarını vurguladı.
Amerika’nın illegal yaptırımlarını terör eylemi niteleyen Cumhurbaşkanı Ruhani, bugün Amerika İran milletine karşı kadın erkek, çocuk yaşlı ayrımı yapmaksızın iktisadi terör estirdiğini belirtti.
İran’ın Bercam nükleer anlaşmasındaki yükümlülüklerini adım adım askıya alma kararına değinen Cumhurbaşkanı Ruhani, İran yükümlülüklerini askıya alma sürecinde doğru seçim yaptığını, karşı tarafa da İran’ın sabrının belli bir sınırı olduğunu ve onların yükümsüzlüklerine karşı kendi yükümlülüklerini tam olarak yerine getiremeyeceklerini ilan ettiklerini vurguladı.
İran ve 4+1 grubu arasındaki müzakerelerin başarılı olması, şartları değiştirebileceğini kaydeden Cumhurbaşkanı Ruhani, müzakereler başarısızlıkla sonuçlandığı takdirde İran şimdiki yolunu izlemeye devam edeceğini belirtti. Ruhani şöyle ekledi:
Küresel güçleri İran’ın petrolüne yaptırım uygulamaları ve İran’ın petrol ihracatını sıfır seviyesine düşürmeleri durumunda uluslararası boğazların eski güvenliğinden yararlanamayacağını biliyorlar. Bu yüzden İran’a tek yanlı baskı onların yararına olamaz ve bölgede ve dünyada güvenliklerini temin edemez.
Cumhurbaşkanı Ruhani konuşmasının bir başka bölümünde merkez bankasının uygulamaları ve hükümetin iktisadi kabinesinin piyasaları sakinleştirmek üzere icraatına değinerek şöyle devam etti:
Döviz kurları kısmen dengeli hale getirildi, üstelik halkın temel ihtiyaçlarını karşılama konusunda da eminiz. Veriler ise enflasyon oranları sürekli düşmekte olduğunu gösteriyor.
Cumhurbaşkanı Ruhani hükümetin yeni politikası ham petrol satışı yerine petrol ürünlerini satmaya yönelik olduğunu belirterek, bunun için mevcut rafinerileri geliştirdiklerini ve yeni rafinerileri gündemlerine aldıklarını vurguladı.
Cumhurbaşkanı Ruhani şöyle ekledi:
İlk adımda gaz ve mazot üretiminde kedimize yeter hale geldik ve sonra da bu ürünleri ihraç etmeye başladık. Şimdi ise benzin alanında kendimize yeter hale gelerek benzin ihraç eden ülkelerin arasına katıldı. Bu arada orantısız benzin tüketimine de son vermeliyiz ve bunun için de uygun bir çerçevede uygun bir plan hazırladık.
İslam İnkılabı Lideri Ayetullah Hamanei’nin bütçenin yapısında köklü değişikliklerin yapılması yönündeki talimatına işaret eden Cumhurbaşkanı Ruhani, bu konuda biraz geride olduklarını, fakat yaptırımlar bütçenin yapısında değişiklik yapmak üzere iyi bir fırsat oluşturduğunu ifade etti.
Cumhurbaşkanı Ruhani raporunun devamında işsizlik oranının düştüğünü belirtti ve bilim temelli firmaların ülke ekonomisine katkıları arttığını belirterek bu yıl turizm sektöründe de geçen seneye oranla yüzde 43 gelişme kaydedildiğini ve bu sektörde yaklaşık 300 bin iş alanı açıldığını beyan etti.
Kırsal alanlarda yol, su, elektrik, sağlık ve iletişim hizmetlerinde büyük değişim yaşandığını belirten Cumhurbaşkanı Ruhani, her gün 20 köy enformasyon milli şebekesine ve 10 köy doğalgaz şebekesine ve her hafta da 30 köy sağlıklı su şebekesine bağlandığını kaydetti.
Cumhurbaşkanı Ruhani hükümetin, İmam Humeyni -ks- yardım komitesinin kapsamı alanında bulunan toplumun yoksul kesimlerine yönelik ilgisi arttığını belirterek, hükümetin tüm başarıları Allah tealanın inayeti sayesinde ve Ayetullah Hamanei’nin önderliğinde ve halkın destekleri sayesinde gerçekleştiğini, bu üç etken olmadığı takdirde hükümetin ülkeye yönelik küresel büyük komploya karşı koyması ve halkın ihtiyaçlarını temin etmesi de mümkün olmayacağını vurguladı.
Ruhani ayrıca üç erken birbirinin gücüne güç katması gerektiğini belirterek, tüm kurumlar el ele verdikleri takdirde yaptırım sorununu daha hızlı bir şekilde aşacaklarını ve halkın sorunları daha hızlı çözümleyeceklerini ve Amerika’yı dize getireceklerini vurguladı.