İslam İnkılabı Lideri Ayetullah Hamanei nizamın önde gelen yetkilileri ile görüşmesinde savaş çıkmayacağını, ABD ile müzakere zehir olduğunu, milletin kesin seçeneği direniş olduğunu vurguladı.
İslam İnkılabı Lideri Ayetullah Hamanei Salı günü nizamın önde gelen yetkililerini kabul etti. Ayetullah Hamanei görüşmede başta halkın talepleri ile ilgilenmek, beytülmale riayet etmek ve eşraflıktan kaçınmak olmak üzere yetkililerin takvalı olmalarına vurgu yaptı.
Ayetullah Hamanei beyanatında ayrıca üç erk yetkililerinin iktisadi sorunların çözümü ve üretimi geliştirme doğrultusunda temel görevlerini beyan etti.
Amerika devletinin İran’da hesapları değiştirmek ve yetkilileri teslim olmaya zorlamak ve ayrıca halkı nizamdan soğutmak yönündeki düşmanca tutumuna işaret ederek şöyle buyurdu:
İran milletinin düşmanla yüzleşmede kesin seçeneği, tüm alanlarda direniştir; zira Amerika’nın şimdiki yönetimi ile müzakere etmek ayrıca bir zehirdir; kuşkusuz savaş olmayacaktır. Burada savaş, iradelerin savaşıdır ve bu alanda İran milleti ve İslami nizamın iradesi düşmandan daha güçlüdür ve ilahi fazl sayesinde bu kez yine zafer bizim olacaktır.
İslam İnkılabı Lideri Ayetullah Hamanei konuşmasının başında mübarek Ramazan ayı takva ayı ve Allah tealadan korkuyu yaygınlaştırmak üzere uygun bir zemin olduğunu belirterek şöyle dedi:
Kur'an'ı Kerim takva, basirete, kurtuluşa, rahmete, hidayete ve hakkı batıldan ayırt etmeye vesile olması yönünde vaatte bulunmuştur, nitekim takva ile hiç bir çıkmaz olmayacaktır.
Ayetullah Hamanei Kur'an'ı Kerim açısından takvanın bir başka boyutu Allah’tan başkasından korkmama takvası olduğunu belirterek şöyle dedi: Bunun anlamı, Allah’tan başka hiç bir güçten korkmamak ve hayatımızı ve geleceğimizi başkasına bağlı görmemek ve onlara emanet etmemektir.
İslam İnkılabı Lideri Ayetullah Hamanei rahmetli İmam Humeyni’nin -ks- mübarek Ramazan ayında başta iktidar hırsı olmak üzere her türlü hırs ve şehvetten sakınma yönündeki hikmetli kelamını hatırlatarak yetkililere hitaben şöyle buyurdu: Bugün biz yetkililerin söz, amel ve kararları halkın kaderinde etkilidir. Dolaysıyla yetkililer herkesten daha ziyade takvaya muhtaçtır, zira onlar takvasız olursa halkın hakları telafi edilemeyecek şekilde çiğnenecektir.
İslam İnkılabı Lideri Ayetullah Hamanei takva ve emanettarlığı işleri ve sorumlulukları başkalarına teslim etmekte en önemli kriterlerden sayıldığını belirtti. Yetkililerin beytülmali koruma ve nefsin isyanına karşı sağduyulu olmak ve mal biriktirme ve eşraflık eğiliminden uzak durma konusunda dikkatli olmaları gerektiğini kaydeden Ayetullah Hamanei şöyle devam etti: İslam Peygamberi -s- ve Emirülmüminin Ali’nin -s- siyeri ve yolu dünyada mal ve servet ve nefsani şehvetlerin uğruna güç elde etmek isteyen dünyataleplerden farklıydı. İran İslam Cumhuriyeti’nde de yetkililer bu büyük insanların siyerini izleyerek israftan ve eşraf ve lüks yaşamdan kaçınmaları gerekir.
İslam İnkılabı Lideri Ayetullah Hamanei konuşmasını ülkenin iktisadi meselelerine temas ederek sürdürdü. Cumhurbaşkanı Ruhani’nin ülke yönetiminde ve planlamalarında daha ciddi davranmak gerektiğini belirttiğini hatırlatan Ayetullah Hamanei, Cumhurbaşkanı Ruhani’nin beyanatı doğru olduğunu ve yerine getirilmesi gerektiğini, bu tavsiyeleri yerine getirmek ise hükümetin ve yetkililerin kendi ellerinde olduğunu ve bunun için de yol açık olduğunu vurguladı.
Hali hazırda ülkenin en önemli meselesi ekonomi meselesi ve başta zayıf ve orta gelirli kesimler olmak üzere halkın geçim sıkıntıları olduğunu belirten Ayetullah Hamanei şöyle devam etti:
İktisadi sorunları ve iktisadi programın yokluğu her ülkenin itibarına zarar verir, zira en başta toplumun zayıf kesimleri ve halk kitleleri baskı altında kalır, üstelik düşmanın tamahları da artır.
İktisadi sorunların çözümü ciddi bir şekilde yetkililerin gündemine alınması gerektiğini kaydeden Ayetullah Hamanei, iktisadi konularda engeller bulunduğunu, fakat hiç bir çıkmaz olmadığını ifade etti.
İslam İnkılabı Lideri Ayetullah Hamanei konuşmasını şöyle sürdürdü:
İktisadi meseleler ve sorunlar başta ABD olmak üzere düşmanlarımızda şimdiye kadar görülmemiş yaptırımlarla İran’a darbe vurabilecekleri kuruntusunu oluşturuyor, oysa İran İslam Cumhuriyeti’nin yapısı halk ve yetkililerin sayesinde gayet güçlü ve sağlamdır.
Ülke ekonomisi çok iyi altyapılara ve kapasitelere sahip olduğunu belirten Ayetullah Hamanei, ülke ekonomisi bir kaç kronik hastalıktan acı çektiği doğru olduğunu, ancak eğer şimdiki yaptırım şartları altında bu hastalıklar tedavi edilebilirse, ülke ekonomisi ilerleyeceğini kaydetti.
İslam İnkılabı Lideri Ayetullah Hamanei petrole ve ham petrol ihracatına olan bağımlılık, hükümet kurumlarının iktisadi meselelere gereksiz müdahaleleri ve 44. ilkenin doğru ve uygun biçimde uygulanmaması ve iş ve istihdam alanlarının bozulması ve ele ayağa dolaşan gereksiz yasalar ülke ekonomisinin yakalandığı kronik hastalıklardan bazıları olduğunu belirterek şöyle dedi: Meclis ve hükümetin cari yılın ilk dört ayında düzeltmeleri kararlaştırılan bütçe yapısının düzeltilmesi ve ayrıca bankacılık sisteminde reformlar, yerine getirilmeleri gerekin diğer önemli konulardır.
Ayetullah Hamanei altyapısal ve yapısal işlerin gerçekleşmesi için cihatçı, cesur, umutlu yönetim anlayışı ve sorunların bilincinde olmayı gerektiğini belirterek, düşman karşısında pasif kalmamak ve ekonomiyi dış etkenlere endekslememek kendi elimizde olduğunu vurguladı.
İslam İnkılabı Lideri Ayetullah Hamanei şöyle devam etti:
Maalesef son yıllarda sürekli ülke ekonomisi başkalarının kararlarına düğümlendi ve birçok iş, Amerika’nın alacağı kararlara havale edildi. Sonuçta yatırımcılar ve iktisadi girişimciler de işlerini bu durumlara havale etmeye başladı.
Ayetullah Hamanei iktisadi sorunların çözüm yollarından biri ülkenin halk kapasitelerinden yararlanmaktan ibaret olduğunu ve hükümet de iktisadi alanlarda yıkıcı hareketlerde bulunanlarla mücadele etmesi gerektiğini belirterek şöyle dedi: Kaçakçılık, tefecilik, temel ihtiyaçların hain bir şekilde satın alınıp stoklanması gibi durumlarla çıkarılacak yaygaralardan korkmasızın kesin bir şekilde mücadele edilmesi gerekir. Bu mücadelede herkes hükümete destek vermelidir.
İslam İnkılabı Lideri Ayetullah Hamanei konuşmasının bir başka bölümünde genel bir anlayış olarak üç erk tarafından gözetilmesi ve yerine getirilmesi gereken bir kaç temel işe ve göreve vurgu yaparak şöyle buyurdu:
Üretimi geliştirmek birçok sorunun çözümüdür. Cihatçı azim ve irade ve uzman gençlerin göreve çağrılması sayesinde üretimi geliştirme yolundaki engeller ortadan kaldırılabilir ve eğer bu hedef gerçekleşirse, istihdam, enflasyon oranının düşmesi, halkın refahı ve ihracatın gelişmesi gibi durumlar iyi bir ivme kazanır.
Ayetullah Hamanei gençlere güvenmenin en temel çözüm yolu olduğunu belirterek şöyle devam etti: Nerede genç kuşaklara güvendiysek ve onlara asgari imkanları sunduysak, ilerlemeyi başardık.
İslam İnkılabı Lideri Ayetullah Hamanei başta nokta vuruşu yapan balistik füze ve 2 bin km menzilli cruise füzeleri olmak üzere askeri alanda takdire şayan ürünler mümin saikli ve yılmaz gençlere güvenmenin sonucu olduğunu belirterek şöyle ekledi:
Uranyumu yüzde 20 zenginleştirmekte ve nükleer tıp alanında ihtiyaç duyulan ürünlerin temin edilmesinde de işi gençlere havale ettiğimizde, birçok çevrenin şaşkınlıkla karşıladıkları sonuçta gençler bu önemli işleri sonuçlandırmayı başardılar, üstelik uranyum zenginleştirmede en zor iş yüzde 20 seviyesine ulaşmaktır ve daha sonraki merhaleler bu aşamadan çok daha kolaydır.
İslam İnkılabı Lideri Ayetullah Hamanei konuşmasını şu soruyu gündeme getirerek sürdürdü:
Peki, acaba bu gençler sanayi alanındaki sorunları çözemez mi veya çeşitli sektörlerde kaybolan halkayı bulun işlere çeki düzen veremez mi?
Ülke genelinde bazı işletmelerin veya tarım alanında faaliyet yürüten bazı işletmelerin çalışmalarını durdurdukları haberini esefle karşıladığını kaydeden Ayetullah Hamanei, sanayi bakanlığını bu tür işletmelerin her türlü ihtiyacını içeren listeleri çıkarmasını ve bu ihtiyaçların karşılanması için çağrıda bulunmasını isteyerek, bu ihtiyaçların büyük bir bölümü ülke içinde karşılanabilecek türden olduklarını ifade etti.
İslam İnkılabı Lideri Ayetullah Hamanei hükümet ve diğer erklerin ikinci temel görevi başta tarım olmak üzere her alanda kendine yeter hale gelebilmek için plan yapmaları ve aralıksız çaba harcamalarından ibaret olduğunu belirterek şöyle ekledi:
Maalesef bir dönem yurt dışından ürünlerin alımı daha ucuza geldiği ve içeride üretmek ekonomik olmadığı gibi sözlerin gündeme gelmesi ile birlikte ülkenin kendine yeter hale gelme süreci darbe aldı. Gerçi buğday gibi bazı ürünlerin yurt dışından alımı daha ekonomik olabilir. Peki ama, eğer bu önemli ürünün ithalatını engelleyecek olurlarsa, o zaman ne yapmalıyız? Dolaysıyla kendi kendimize yeter hale gelme yolunda daha fazla çaba harcamamız gerekir.
İslam İnkılabı Lideri Ayetullah Hamanei benzin alanında da kendimize yeterli hale gelmenin önemli bir hedef olduğunu belirterek şöyle dedi:
İslam İnkılabı Muhafızlar Ordusu tarafından inşa edilen ve hizmete giren Fars körfezi rafinerii şimdiki israflı benzin ihtiyacımızın üçte birini karşılıyor, ki bu da çok önemli sayılır.
Ayetullah Hamanei konuşmasının bu eksenini şöyle toparladı:
Ülke iktidarı ve onuru kendi kendine yeter hale gelmesindedir. Ülkenin önemli ihtiyaçlarını kendimiz üretmeli ve karşılamalıyız.
İş ve çalışma kolaylı, İslam İnkılabı Lideri Ayetullah Hamanei nizamın önde gelen yetkilileri ile görüşmesinde üç erkin genel gündem maddesi olarak üzerinde durduğu üçüncü önemli meseleydi.
Ayetullah Hamanei bazen haddinden fazla ve bazen çelişkili yasalar ve genelgeler pratikte iş ve çalışma ortamını engellemeye başladığını, bu ciddi sorunu bertaraf etmek gerektiğini ifade etti.
İslam İnkılabı Lideri Ayetullah Hamanei tarım sektörü öncelikli sektörlerden biri olduğunu belirterek şöyle buyurdu:
Bu sektör hem ihtiyacımız olan gıda maddelerini karşılaması ve hem istihdam alanındaki payı bakımından çok önemlidir ve kırsal alanlarda dönüşüm sanayilerini kurarak köylülerin tarım ürünlerini satış sorununu bertaraf etmeye çalışmalıyız. Zira bu durum ülkenin ilerlemesi ve iktidarı bakımından çok etkili olacaktır.
İslam İnkılabı Lideri Ayetullah Hamanei konuşmasının bir başka bölümünde uzman, dindar, saikli ve yılmaz gençler ülkenin muazzam ve eşsiz sermayeleri olduğunu belirterek şöyle dedi:
Üniversitelerin içinde ve dışında binlerce araştırma grubu vardır. Bunlar iyi ve yol gösterici düşünceleri sayesinde sanayi ve maden ve diğer sektörleri harekete geçirebilir.
Ayetullah Hamanei son sel felaketinde yaşanan hasarların telafi edilmesi üretimi çeşitli sektörlerde geliştirmek üzere iyi bir fırsat sayıldığını belirterek şöyle devam etti: Sel felaketinden etkilenen bölgelerde hasarların giderilmesi için öngörülen ödenekleri fabrikaları faaliyete geçirecek yönde harcamak gerekir.
İslam İnkılabı Lideri Ayetullah Hamanei konut inşaat sektörü de istihdam alanlarının açılmasında önemli sektörlerden biri olduğunu belirterek, son bir kaç yılda bu sektör yetkililerin gafletine uğradığını belirtti.
Ayetullah Hamanei, sel felaketinden etkilenen vatandaşlara konut inşaatı veya onarım fırsatından yararlanmak ve kamu ve özel sektörlerde kurumların yardımı ile konut sektöründe istihdam alanlarını açmakta yararlanmak gerektiğini vurguladı.
İslam İnkılabı Lideri Ayetullah Hamanei konuşmasının bir başka bölümünde Amerika devletinin İran İslam Cumhuriyeti karşıtı çabaları ve uygulamalarına ayırarak şöyle buyurdu:
Düşmanla yüzleşme konusunda iki seçenekten başka bir seçenek yoktur, ki bu da ya bizim geri adım atmamız ve onların ilerlemesi, ya da bizim direnişe geçmemizden ibarettir. Ancak İran İslam Cumhuriyeti nizamında deneyimler, nerede düşman karşısında direndiysek, sonuca ulaştığımız göstermektedir.
İslam İnkılabı Lideri Ayetullah Hamanei iktisadi sahada direniş, askeri sahada direnişten farklı olduğunu belirterek, iktisadi alanda direniş, ülke ekonomisini güçlendirmekten ibaret olduğunu ve bunun için sorunların üzerine ciddi bir şekilde gitmek gerektiğini vurguladı.
İşlerin düzelmesi için dışarıdan medet ummamak gerektiğinin altını çizen Ayetullah Hamanei, ecnebiden medet ummak, ülkeye darbe indirdiğini, bunun en somut örneğini Avrupalı yetkililerin Bercam nükleer anlaşmasına karşı tutumunda gördüklerini ifade etti.
Ayetullah Hamanei şöyle dedi: Bizim Avrupalı yetkililerle herhangi bir sorunumuz veya kavgamız yoktu, fakat onların hiç biri yükümlülüklerini yerine getirmediler ve getirmiyorlar, ama aynı zamanda da sürekli biz Bercam’a bağlı kaldık, diyorlar.
İslam İnkılabı Lideri Ayetullah Hamanei hükümetten başka halk da iktisadi sorunların çözümünde rol ifa etmeleri gerektiğini belirterek şu vurguyu yaptı:
Vatandaşlar yerli ürünleri satın almak ve yerli ürünleri desteklemek, israftan kaçınmak, sanal ortamda yayılan spekülasyonları umursamamak ve alımlarında aşırıya kaçmamakla üretimin geliştirilmesine katkı sağlayabilirler.
Ayetullah Hamanei beyanatının devamında Amerikalı yetkililerin mevcut şartlarda planlarına değinerek şöyle dedi: Onlar ağır iktisadi baskı uygulayarak nizam yetkililerinin hesaplarını onlara teslim olacak şekilde değiştirmek ve ayrıca halkı nizamla karşı karşıya getirmek için tüm çabalarını sarf ediyorlar.
İslam İnkılabı Lideri Ayetullah Hamanei Amerikalı yetkililerin şimdiki hesapları son kırk yılda yaptıkları hesaplar gibi yanlış olduğunu ve sonuca da ulaşamayacağını belirterek şöyle dedi: Amerikalı yetkililer bu kez yine kesinlikle hezimete uğrayacaktır ve bu konudan kuşkunuz olmasın. Zira Amerikalı yetkililer İran İslam Cumhuriyeti nizamına karşı kin ve düşmanlıkları yüzünden kör olmuştur ve bu yüzden doğru hesap yapamıyorlar.
İslam İnkılabı Lideri Ayetullah Hamanei Amerika’da birçok politikacı İran İslam Cumhuriyeti ve direniş gruplarına karşı izlenen tutuma karşı çıktıklarını belirterek şöyle devam etti:
Amerika’nın şimdiki yetkilileri gerçekten çeşitli meselelerden ve özellikle İran İslam Cumhuriyeti’nden doğru algıları bulunmuyor.
Ayetullah Hamanei hiç kimse Amerika’nın görece duruşu ve yaygaraları ve tehditlerinden korkmaması gerektiğini belirterek, zorba güçler genellikle işlerini yaygara kopararak yürütmeye çalıştıklarını, bu yüzden bu tür tehditlere karşı geri adım atmanın yanlış olacağını vurguladı.
Ayetullah Hamanei, Amerika’dan başka Fars körfezi bölgesinde Karun servetine sahip olanlardan da korkmamak gerektiğini, zira onlar da İran’a karşı hiç bir halt edemeyeceklerini ifade etti.
İslam İnkılabı Lideri Ayetullah Hamanei şöyle buyurdu:
Amerika 1979 yılından ve İslam inkılabı zaferinden önce şimdiki şartlara nazaran çok daha güçlüydü, üstelik o dönemin ABD Başkanı Carter, Amerika’nın şimdiki Başkanı Trump’tan çok daha akıllı ve çok daha güçlüydü ve Muhammed Rıza Pehlevi de onların uşağı olarak tüm işlere ve durumlara hakimdi, fakat İran milleti ele boş olduğu halde o konumdaki Amerika’yı yenmeyi başardı, nitekim bugünkü inkılapçı gençlerimiz o yılda yaşayan gençlerimizden hiç bir eksiği yoktur ve hatta inkılapçı düşünceleri daha derindir.
Amerika devletinin İran İslam Cumhuriyeti ile düşmanlığı artmadığını ve sadece kırk yıl öncesine göre daha aşikar ve daha açık bir hale geldiğini belirten İslam İnkılabı Lideri Ayetullah Hamanei, yüksek sesle tehdit edenlerin gücü seslerinin yüksek olduğu kadar olmadığını bilmek gerektiğini ifade etti.
Ayetullah Hamanei şöyle devam etti: Amerika’nın şimdiki yönetimi önceki yönetimlere kıyasla İslami nizama karşı daha açık bir şekilde düşmanlık gütmekten başka siyonist rejim İsrail çıkarlarına da hizmet ediyor ve bir bakıma Amerika’nın politikalarını siyonistler belirliyor.
ABD Başkanı Donald Trump ve diğer bazı yetkililerinin izledikleri politikalar İran’da değişime yol açtığı yönündeki yalan dolan iddialarına işaret eden İslam İnkılabı Lideri Ayetullah Hamanei şöyle dedi:
Evet, İran’da değişime yol açtı, fakat bu değişim, İran milletinin Amerika’dan nefretini on kat arttırma yönünde olmuştur.
Ayetullah Hamanei, İran çıkarları onlar için daha da ulaşılmaz hale gelmesi, İranlı gençlerin himmetinin artması, askeri ve güvenlik alanında hazırlıkların artması, İran’da yaşanan diğer bazı değişimler olduğunu belirterek, Amerikalı yetkililerin iddiaları bu zümrenin ne kadar gerçeklerden uzak durduklarını ve yaptıkları hesapların da yanlış olduğunu gösterdiğini vurguladı.
İslam İnkılabı Lideri Ayetullah Hamanei Amerikalı yetkililerin İran hakkında yaptıkları açıklamalar bu zümrenin ne kadar ahmak olduklarını ortaya koyduğunu belirterek şöyle buyurdu:
Amerika Başkanı Donald Trump işbaşına geldiği günden beri her Cuma günü İran’da nizam aleyhtarı yürüyüş düzenlendiğini söylüyor. Ancak bu adama şöyle demek gerekir: evvela Cuma günü değil, Cumartesi günü, ikincisi de senin dediğin yer Tahran değil, Paris’tir.
Amerika devleti içeride ciddi sıkıntılar ve iktisadi ve sosyal alanlarda büyük sorunlar yaşadığını belirten Ayetullah Hamanei şöyle devam etti:
Bu nokta genellikle dikkate alınmıyor, fakat Amerika içinde iktisadi ve sosyal önemli sorunlar, düşmanın zayıf konumda olduğunu gösteren gerçeklerdir.
İslam İnkılabı Lideri Ayetullah Hamanei Amerika devletinin resmi raporlarında “aç ve gıda maddeleri güvensizliği yaşayan 41 milyon Amerikalının varlığı”, “doğan bebeklerin yüzde 40’ı gayri meşru ilişkiden olduğu”, “ 2 milyon 200 bin mahkumun varlığı”, “en çok uyuşturucu madde tüketen ülke olduğu” ve “silahlı eylemlerin yüzde 31’i Amerika’da yaşanması” gibi durumlar, Amerika’nın gerçekleri olduğunu belirterek şöyle dedi:
Bazıları çıkıp Amerika’yı çok büyük ve güçlü ve tehlikeli göstermeye kalkışmasın. Kuşkusuz düşmanın düşmanlığından gafil olmamak gerekir, fakat gerçek şu ki bugün Amerika birçok iç sorunla uğraşıyor. Bu iç sorunlardan başka Amerika’nın yanlış siyasi ve güvenlik politikaları da genellikle bu ülkenin zararı ile sonuçlanıyor ve bizim bölgemizde de Avrupa ve Asyalı güçlerin karşı çıkması Amerikalıları daha zor durumda bıraktığı anlaşılıyor. Nitekim Amerika’nın bölgemizde 7 trilyon dolar harcaması ve hiç bir sonuca ulaşmaması da aynı şekilde devam ediyor, gerçi şimdi bir elleri de Suud hanedanının kesesine olduğu gözleniyor.
İslam İnkılabı Lideri Ayetullah Hamanei bazı Amerikalı uzmanların İran İslam Cumhuriyeti’ne baskıların İran ekonomisinin gelişmesine yol açacağı yönündeki uyarılarına da dikkat çekerek, Amerika İran milleti ile mücadelede İslami nizamın artan iktidarı karşısında kesinlikle hezimete uğrayacağını vurguladı.
Bazı çevrelerin Amerika ile müzakerenin ne gibi sakıncası olabilir, yönündeki sözlerine tepki gösteren Ayetullah Hamanei şöyle dedi: Amerika ile mücadele rahmetli İmam Humeyni’nin -ks- tabiri ile Amerika adam olmadığı sürece zehir gibidir, üstelik Amerika’nın şimdiki yönetimi ile müzakere etmek çifte zehir sayılır.
İslam İnkılabı Lideri Ayetullah Hamanei bu gerçeği şöyle beyan etti: Müzakerenin gerçek anlamı, pazarlık etmek ve alıp vermektir, oysa onlar bu pazarlıkta İran’ın güçlü yönlerini hedef almak istiyor. Onlar bize gelin füze hakkında müzakere edelim diyor. Bu sözün gerçek anlamı ise şu ki, siz füzelerinizin menzilini ve dikkatini azaltmalısınız, böylece eğer bir gün sizi hedef alırsak, cevap vermeniz mümkün olmasın. Kuşkusuz bu lafları İran’da hiç kimse kabul etmez, bu yüzden de bu yaygaralar devam edecektir. Bu durum, din ve inkılap meselesi değildir, sadece hiç bir bilinçli ve cesur İranlı ülkesinin güçlü yönlerini yok etmek isteyen bir tarafla pazarlık etmez.
İslam İnkılabı Lideri Ayetullah Hamanei bir başka örnekte düşmanın müzakere etmekle ulaşmak istediği gerçek hedeflerini şöyle beyan etti:
Her ülkenin siyasi ve güvenlik bakımından stratejik derinliği o ülke için hayati önem arzeder. Bizim için de bölgede stratejik derinliğimiz çok önemlidir. Onlar bu durumdan rahatsızdır ve İran’ın çok iyi olan stratejik derinliği üzerine pazarlık yapmamızı istiyorlar. Acaba bu durum kabul edilebilir mi? Bu gerçeklerden hareketle Amerika ile müzakere etmek, hatta başında akıllı biri olsa bile yanlıştır. Hiç bir uluslararası kanuna ve ahlaka bağlı olmayan şimdiki Amerikalı yetkililerle müzakere etmek ise gerçekten saçmadır ve mutlaka anlamsız sayılır. Gerçi bizim akil kesimimiz arasında kimse müzakere peşinde değildir, halk de müzakere etmek istemiyor, sadece bazıları sağda solda bir şeyler söylüyor.
İslam İnkılabı Lideri Ayetullah Hamanei Amerika’nın eski Başkanı Barack Obama’nın kendisine yazdığı mektupları hatırlatarak şöyle devam etti:
Şimdiki Amerikalı yetkililerden görünüşü çok daha düzgün olan Obama bize bir mektup yazdı ve bendeniz bir süre sonra ona cevap verdim. Obama hemen ikinci bir mektup yazdı, ona cevap verecektim ki 2009 fitnesi başladı ve Obama onca sözünü ve saygı ifadesini unutarak büyük bir sevinçle İran’da fitneye ve fitne çıkaranlara destek vermeye başladı.
Amerika devleti İran milletinin direnişi karşısında geri adım atmak zorunda kalacağının altını çizen Ayetullah Hamanei şöyle ekledi: Direniş meselesi, askeri yüzleşme meselesi değildir, nitekim bazı gazetelerde ve sanal ortamda savaşın gündeme getirilmesi yersiz ve yanlış bir sözdür. Yani bir savaş olması kararlaştırılmamıştır, olmayacak da, zira biz durup dururken asla savaş peşinde değiliz, onlar da savaş onlara hiç bir yararı olmayacağını biliyorlar. Şimdiki yüzleşme iradelerin yüzleşmesidir ve biz daha güçlü bir iradeye sahip olduğumuz ve Allah tealaya tevekkül ettiğimiz için inşaallah iyi bir gelecek milletimizi beklemektedir. İslam İnkılabı Lideri Ayetullah Hamanei ilahi inayet ve milletin direnişi ve iradesi ve sayın Cumhurbaşkanı açıkladığı tedbirlerin sayesinde bu zaferi kazanan taraf olacaktır.
İslam İnkılabı Lideri Ayetullah Hamanei’nin konuşmasından önce Cumhurbaşkanı Hasan Ruhani geçen sene İran milleti için özellikle geçimleri üzerine uygulanan baskı ve hükümetin gelirlerinin azalması bakımından zorlu bir yıl olduğunu belirtti.
Geçmiş yıllarda Güney Pars projesinin 15. ünitesinin açılışı gibi büyük projelerin hizmete girdiğine işaret eden Cumhurbaşkanı Ruhani, Batı Asya bölgesinde eşi benzeri olmayan en büyük doğalgaz yan ürünleri rafinerii İran’da hizmete girdiğini ve benzin üretimini ikiye katlayarak İran’ın benzin alanında kendine yeter hale gelmesine vesile olduğunu vurguladı.
Cumhurbaşkanı Ruhani ayrıca iletişim, ulaştırma, yol ve demiryolu alanlarında büyük projelerin hizmete girdiğini, ayrıca dört eyalet de demiryolları şebekesine bağlandığını ve yine son yağışların ardından tarım ürünlerinde büyük bir artış yaşandığını belirterek şöyle devam etti: Buğday alımında yaşanan artış ve bu alanda kendimize yeterli hale gelmekten başka, sera tarımı alanında da 8 bin 800 hektarlık alanı 15 bin hektara yükselttik ve yakında bu alanı 20 bin hektara çıkarmayı planlıyoruz.
Cumhurbaşkanı Ruhani konuşmasında İmam Humeyni -ks- Yardım komitesine bağlı olanlara yapılan ödemelerin üç ila beş kat arttırıldığını, Kirmanşah depreminden sonra 14 ay içinde 3.5 milyon metrekare inşaat gerçekleştirildiğini, bu faaliyetler hükümetin büyük çalışmaları olduğunu ifade etti.
Ülkede vahdet ve birlikteliğin önemine vurgu yapan Cumhurbaşkanı Ruhani, vatandaşların ve yetkililerin son sel felaketinde icraatı eşsiz olduğunu ve şimdi de bu olayda sergilenen vahdete benzer bir birlikteliğe ihtiyaç duyduklarını, zira o vahdet bir tehdidi büyük bir fırsata dönüştürdüğünü vurguladı.
Cumhurbaşkanı Ruhani konuşmasının bir başka bölümünde vatandaşların iktisadi açıdan baskı altında bulunduklarını ve onların geçimine özel özen gösterilmesi gerektiğini belirterek şöyle dedi:
Eğer ithal ürünleri üzerinde daha fazla denetim sağlayabilirsek, halkın geçim sorunlarını hafifletebilir, yaptırımların da üstesinden gelebiliriz.
Ruhani birlik ve beraberlik sayesinde sorunları aşabileceklerini belirterek, tüm grupların birlikteliği ve ayrıca anayasaya bağlılık bu süreçte önem arzettiğini belirterek bu durumda tüm sorunların üstesinden gelebileceklerini kaydetti.
Cumhurbaşkanı Ruhani, Amerika devletinin İran’ın ham petrol ihracatını engelleme ve petrol dışı ihracatı da aksatma yönündeki çabaları psikolojik baskı ve propaganda amaçlı bir hareket olduğunu belirterek, vatandaşların vahdeti ve birlikteliği ve daha iyi plan yaparak ve daha iyi yöneterek bu sorunları da aşacaklarını ifade etti.
Bütçenin yapısı ve ekonominin temeli değişmeden ülkeyi yönetmenin zor olacağını kaydeden Ruhani, ancak bu iş sadece hükümetin elinde olmadığını, bunun için meclis ve hükümetin ülke ve bölgenin şartları hakkındaki görüşleri ve yetkileri eşit hale getirilmesi gerektiğini belirtti.
Petrol gelirlerini petrol dışı ihracatla telafi etmenin mümkün olduğunun altını çizen Cumhurbaşkanı Ruhani şöyle dedi:
Amerikalı yetkililer yanlış hesapları ve hatalı düşünceleri ile İran milletini bir kaç ay içinde dize getirebileceklerini zannettiler ve hatta bunun için bazı tarihleri belirleyerek açıkladılar. Ancak İran milleti direnişi ile İran İslam Cumhuriyeti tarihine altın sayfalar ekledi.
Ruhani millet, liderlik, hükümet ve meclis düşmanı hezimete uğrattıklarını belirterek şöyle devam etti:
Bugün düşman yine hile peşindedir. Sabah savaş gemilerini gönderiyor, akşam telefon numarası veriyor. Gerçi bizim onlardan bir çok telefon numaramız vardır. Onlar hangi tarihte İran milletine karşı bir cinayet işledilerse o tarih onların gerçek telefon numarasıdır.
Konuşmasının bir bölümünde Amerikalı yetkililere hitap eden Cumhurbaşkanı Ruhani şöyle dedi: Bizimle sizin ihtilafımız, İran milleti ve başka milletlere zulüm ve tecavüzleriniz üzerinedir. Tevbe edin ve geri dönün. Yol açıktır. Şayet İran milleti sizin tarihi zulüm ve cinayetlerinizi affedebilir.
Bugün uluslararası camia İran milletinin ne denli sabırlı olduğunu anladığını kaydeden Cumhurbaşkanı Ruhani, Amerika Bercam nükleer anlaşmasından çıktıktan sonra, İran’dan mühlet isteyen dostlarımıza ve AB’ye görevlerini yerine getirmeleri için yeteri kadar süre tanıdıklarını, bugün ise hukuk yolunu izlediklerini ve bunu da karşı taraflara bildirdiklerini kaydetti.
Ruhani şöyle dedi: Bazıları yanlışlıkla neden 60 gün süre tanıdınız diyorlar, oysa biz 8 Mayıs’ta harekete geçtik ve iki yükümlülüğümüzü askıya aldık ve 60 gün sonra sonuç elde edemezsek iki yükümlülüğümüzü daha askıya alacağız.
Cumhurbaşkanı Ruhani halkın katılımı ve sabrı ve direnişi ile zafere ulaşmanın mümkün olduğuna vurgu yaparak şöyle dedi: Bugün ilahi büyük bir sınavla karşı karşıyayız ve hiç kuşkusuz bu sınavı da direnişle geride bırakacağız.