İslam İnkılabı Rehberi Ayetullah Hamanei bugün (Pazar) öğleden sonra İran İslam Cumhuriyeti Kurucusu Rahmetli İmam Humeyni'nin vefatının 28. yıldönümü merasiminde muazzam bir kalabalığa yaptığı konuşmada, inkılapçı moral, düşünce ve amele sahip olmanın rahmetli İmam Humeyni'nin büyük öğretilerinden olduğunu, Yüce İran halkının rahmetli İmam Humeyni'nin halen cazibesini koruyan hedef ve ülküleri ışığında ve büyük şeytan karşısında kendi uyanıklığını koruyarak, gerçek akılcılık anlamında inkılabın hedeflerinin tahakkuk ettirilmesi yolunu sürdürmeleri gerektiğini bildirdi.
Konuşmasında ilk önce rahmetli İmam Humeyni'yi vefatları yıl dönümünde saygıyla anarak, "Bu büyük insan hakkında yıllar boyunca bilgi sahibi kişiler tarafından birçok konuşma yapıldı ama birbiriyle bağlantılı olan İmam ve İnkılap hakkında söylenen şeylerde, İmam’ın ismi inkılaptan ayrı değildir ve bu konuda söylenen şeylerin tamamı da İmam ve inkılap ile ilgili değildir. Zamanla toplumun zihnine yerleşmesi gereken söylenmemiş konular vardır. Eğer bir gerçek defalarca tekrarlanmazsa, ayrıntıları ve özellikleri zikredilmezse, zamanla bu gerçeğin saptırılma ihtimali vardır. Sizin çoğunuz İmam’ın en büyük hüneri olan inkılabın ve İmam’ın şahsiyetinin tahrif edilmesi için birçok amacın bulunduğunu biliyor" dedi.
Kendi asıl muhatabı olan gençleri hitap eden İslam İnkılabı Rehberi, "Gençler büyük destanların yazıldığı dönemi göremediler. İnkılabın zaferi dönemini ve mukaddes savunma dönemini ve ülkeyi bölmek isteyenler karşısındaki büyük hareketler dönemini göremediler. Bu yüzden imamla ilgili benim bugünkü konuşmamın asıl muhatabı gençlerdir. Özellikle genç nesil bugün tahribatçıların daha fazla saldırısına muhataptırlar" dedi.
Ayetullah Hamanei gençlere hitabının devamında şu ifadelere yer verdi: İslam İnkılabının zaferi ilahi iradenin tecellisiydi, İmam’ın vasıtası ve halkın yardımıyla tahakkuk buldu. Bu sadece siyasi bir değişim ve belli bir grubun iktidardan el çektirilmesi ve başka bir grubun iktidarı ele geçirmesi değildi. Bilakis İslam İnkılabı ülkenin siyaset sahnesi ve İran toplumu içinde çok büyük ve derin bir değişimdi. İslam İnkılabı ülkede kapalı, yobaz, yabancılara bağımlı ve onları takip eden bir diktatörlüğü halk temelli, halka dayalı, bağımsız, onurlu ve kimlik sahibi bir devlete çevirdi.
İslam inkılabının toplumda oluşturduğu derin değişimi de hatırlatan İslam İnkılabı Rehberi, onca kültürel geçmişi, büyük bilim adamları ve büyük beşeri maarife rağmen İran toplumunun geçmişte kimliksiz ve batıyı izleyen bir topluma dönüştürüldüğünü ancak İslam İnkılabının İran toplumunu yeniden kimlikli, bağımsız, asil, yaratıcı, yeni söz sahibi bir topluma çevirdiğini söyledi.
Rahmetli İmam Humeyni'nin kendi konuşmalarında İslam İnkılabı için azami hedefler belirlediğini ve o günün en ergen siyaset adamlarının bile bu hedeflerin tahakkuk bulmasını imkansız nitelediklerini, ancak İmam'ın tüm bu azami amaçlarını tahakkuk ettirdiğini belirten Ayetullah Hamanei, " Asgari hedefleri olan inkılaplar başarılı olamadılar ama İmam en azami hedeflerle başarılı oldu. Asgari hedefleri olanlar işin başında bazı başarılar elde ettiler ama nihayetinde yenildiler ama İmam tam anlamıyla bir zafer kazandı ve bu zaferi korudu" ifadesine yer verdi.
Rahmetli İmam Humeyni'nin hedef ve ülküleri ile mukayese edildiğinde çok küçük kalan Meşrutiyet ve petrol sanayinin millileştirilmesi hareketlerine değinen İslam İnkılabı Rehberi, bu hareketlerin kendi minimum hedeflerini tam olarak tahakkuk ettiremediğini, ama rahmetli İmam Humeyni'nin kendi maksimum İslam İnkılabı hedeflerini tam olarak tahakkuk ettirdiğini gibi, hatta bu inkılabı korumayı ve devam ettirmeyi başardığını da söyledi.
Konuşmasının devamında imam Humeyni'nin bu büyük hareketi nasıl zafere ulaştırabildiği ve onun azami hedeflerini korumayı başardığı sorusunu gündeme getiren Ayetullah Hamanei, ‘’Bunun sırrı görünürde Allah’ın iradesidir, fakat İmam toplumu, ülkeyi ve tüm halkı özellikle gençleri sahneye getirmeyi başardı. Bir ülke ve bir harekette halk sahneye geldiğinde, direndiğinde hedefler gerçekleşecektir. Bunun tersi de hiçbir zaman olmamıştır’’ dedi.
İmam Humeyni’nin kişilik çekiciliğinin bulunduğunu ve bunun yanında sloganlarının da halkı ve gençleri çekebilecek kadar cazip olduğunu ifade eden Ayetullah Hamenei, ‘’ Bunların yanında İmam normal bir hayata sahiptir. İmam güçlü kişiliği sahipti ve zorluklar karşısında direnme gücüne sahipti. İmam Humeyni sözlerinde açık ve sadıktı. Allah’a iman ve tevekkül İmam’ın sözlerinde ve amelinde mevcuttu. İmamın kişiliğindeki bu çekicilik, gençliğin İmamı, yolunu, hareket ve inkılabını seçmesine sebep oldu’’ dedi.
İmam'ın ilkelerinin cazipliğine de değinen İslam İnkılabı Rehberi, rahmetli İmam Humeyni'nin insanlara sunduğu ilkelerden birinin, her türlü katılık, sapmalardan uzak öz Muhammedi İslam'ın olduğunu söyledi.
İmam söylemlerinden Devrim, hürriyet, sosyal adalet, ekonomik adalet ve ABD boyunduruğundan çıkmak olduğunu vurgulayan Ayetullah Hamenei, ‘’Bugün ABD ile uzun ittifaklara sahip ülkelerde ABD boyunduruğundan çıkmak gençler için caziptir. Arabistan, ABD hedeflerine hizmet etmekte. Tüm gençler ABD’ye bağımlılıktan nefret ediyorlar ve bu sulta düzenine son vermek istiyorlar’’ dedi.
İmam’ın sloganlarından birinin kendine inanmak olduğunu hatırlatan Ayetullah Hamanei, ‘’İmam Humeyni her zaman halka yapabileceklerini, bilim, sanayi, Ülke idaresinde kendi ayakları üzerinde durabileceğini söylerdi. İmam demokrasiye ve ülke hakimiyeti idaresinin hakta olmasını söylerdi’’ dedi.
Ayetullah Hamanei İslam inkılabı zaferinin dünya’da deprem etkisi yarattığını belirterek, devrim düşmanları ve dostları oluştuğunu, düşmanların o günün süper güçleri ve Siyonist rejim olduğunu ve buna karşın bir çok Müslüman milletlerin bir çoğu ile bir çık gayrı Müslim milletlerinin devrimin dostu olduğunu, devrim aleyhindeki düşmanlığın ilk günden başladığını ve 38 yıldan beri de devam ettiğini ve fakat tüm bu düşmanlıklar karşısında İran halkından yenilgi aldıklarını ve bundan sonra da böyle olacağını söyledi.
İslam İnkılabının ilk 10 yılının İran kaderini belirleyen imamın bereketli hayatının devam ettiği bir 10 sene olduğunu ifade eden Ayetullah Hamanei, 80'li yılların kader belirleyici çok önemli ve mazlumiyet içeren bir dönem olduğunu, İslam İnkılabı tarihinde belirleyici rolünün bulunduğunu, ama ne yazık ki meçhul kaldığını ve son dönemlerde bir takım borazanlar ve sahipleri tarafından saldırıya uğramakta olduğunu belirtti.
80'li yılların büyük sınavların verildiği ve ülkenin en haşin terör eylemlerine sahne olduğu bir dönem olduğunu belirten İslam İnkılabı Rehberi, büyük güçlerin desteklediği teröristlerin 80'li yıllarda halktan ve yetkililerden binlerce kişiyi şehid ettiklerini söyledi.
80'li yılların aynı zamanda 8 yıllık zoraki savaş yılları ve en çetin yaptırımlar yılları olduğunu belirten Ayetullah Hamanei, "Elbette 80'li yıllar büyük iftiharlar yıllarıdır, ülkenin parçalanmasına karşı mücadele yıllarıdır ve İran halkı özellikle de gençler bu yıllar boyunca kendi direniş ve mücadeleleri ile tüm komplolar e düşmanlıklara karşı galebe çalmayı başardıkları yıllardır" dedi.
Fikir sahibi insanları 80'li yılların hakikat ve gerçekleri üzerinde düşünmeye davet eden İslam İnkılabı Rehberi, "Dikkat ediniz 80'li yıllarda şehidle celladın yeri değişmesin. Çünkü İran halkı 80'li yıllarda mazlum kalmıştır. Bunun sebebi ise teröristler. Münafıklar ve onların hamileri İmam'a ve İran halkına zulüm ve habasette bulunmuşlardır. Halk savunma konumuna geçti ve sonunda da zafer elde etti" ifadesine yer verdi.
Konuşmasının devamında imamın vefatına ve vefatı sonrası dönemi olaylarına temas eden Ayetullah Hamanei, imamdan sonra birilerinin, imamın yolunu değiştirebileceklerine umutlandıklarını ama Allah'ın yardımıyla bunu başaramadıklarını hatırlatarak, "Onlar İslam İnkılabı öncesi durumu yeniden geri getirtmek istediler ama başaramadılar, zira İmam Humeyni'nin ilke ve düşünceleri halen halk için cazipti. İmam’ın bedeni aramızdan ayrıldı ama İmam’ın ruhu ve yolu, canlı ve diridir. İmam’ın yolu, ruhu ve hatırası halen toplum arasında canlıdır. Onun eskimez ilkeleri, şiarları halen cazip olup, halka ve ülkeye yön vermektedir. Bu parlak gerçek ise İslam İnkılabının seferber edici gücünü göstermektedir" dedi.
Konuşmasının devamında, sosyal adalet ve bazı temel ilkeli sloganlar gibi rahmetli İmam Humeyni’nin sloganlarından bazılarının tahakkukunun ertelenmiş olmasına temas eden İslam İnkılabı Rehberi, daha büyük bir azim ve gayretle İmam Humeyni’nin hedeflerinin tahakkuku doğrultusunda faaliyet göstereceklerini söyledi.
İslam inkılabının seferber edici gücünün çok büyük bir nimet olduğunu belirten İslam İnkılabı Rehberi, ülkenin bugünü ve yarınının böylesine üstün bir güce ihtiyacı olduğunu hatırlatarak, ülke yetkililerinin ve siyasi aktivistlerin kesinlikle ve hiçbir sebeple bu belirleyici güçten gaflete düşmemeleri gerektiğini belirtti.
Düşmanların karmaşık komplolarının devam etmekte olduğunu, ancak Allah Taala’nın yardımları sayesinde inkılap ve imamın çekici ülkülerinin halen azimli ve iradeli gençleri ve insanları meydana çekmeye ve harekete geçirmeye muktedir olduğunu ve bunun ise düşmanların yenilgiye uğramasındaki en önemli etken ve sebep olduğunu belirten Ayetullah Hamanei, düşmanların çirkefliğinin zirve yaptığını, Amerika cumhurbaşkanının gerici ve mutlak inhitata uğramış bir kabile düzeninin başkanı ile birlikte kılıç dansı yaptığını ve edepsizce İran halkının 40 milyonluk ve özgürce kullandığı seçimleri eleştirdiğini söyledi.
ABD başkanının masum ve savunmasız Yemen halkının katilleri ile aşk oyununa değinen İslam inkılabı rehberi, “Düşmanlarımız hayasızca Yemen halkının katliamı faillerinin yanında insan haklarından dem vurmakta ve İran’ın soylu halkını insan hakları bahanesiyle yaptırıma tabi tutmaktalar, bundan daha büyük bir rezalet ne olabilir?” dedi.
“Bu edepsiz düşmanlar karşısında İran inkılabın seferber edici gücüne aşırı derecede muhtaçtır. Tüm yetkililer ve inkılabın sevdalıları, değer ve ülküleri kelimenin gerçek manasında değer vermeli, kısa vadeli hedefler ve geçici güncel siyasi gelişmeler yüzünden ilke ve değerleri unutmamaları gerekir” ifadesini kullanan Ayetullah Hamanei, bugün 80’li yılların olayları gibi tecrübelerin gerçekleşmesi halinde, kuşkusuz milyonlarca özgüvene sahip, kararlı ve yiğit gencin meydana adım atacağını ve ülkeyi koruyacaklarını ve savunacaklarını söyledi.
Bazılarının inkılap sloganları karşısında akılcılık kavramını ortaya attığını ve akılcılığın inkılapçılığın zıddı gibi gösterdiklerini ifade eden Ayetullah Hamanei, ‘’Gerçek akılcılık inkılapçılıktadır. İnkılapçı bakış bize gerçekleri gösterebilir. İmam yıllar önce ABD’yi büyük Şeytan ve güvenilmez olarak saydı ve bunu bize öğretti, bugün yıllar sonra Avrupa ülkeleri başkanları ABD’nin güvenilmez olduğunu ifade ediyorlar. Akılcılık demek, insanın Amerikanın sultası pençesinden kurtulmasından sonra yeniden kendini büyük şeytana yaklaştırması değil de asaletlerin tanımı, halka ve iç güçlere dayanmak ve Allah’a tevekkül etmek demektir’’ dedi.
Bu meseleye örnek gösteren İslam İnkılabı Rehberi, "yüce İmam 30 küsur yıl önce inkılapçı ve gerçekte akılcı bakışıyla Amerika'yı büyük şeytan ve güvenilmez ilan etti ve şu anda o tarihten 30 yılı aşkın bir süre sonra Avrupa ülkelerinden bazılarının liderleri bu gerçeği itiraf etmekte ve Amerika'nın güvenilmez olduğunu bildirmekteler. Bu ise İmam Humeyni'nin inkılapçılığından kaynaklanan akılcılıktır. Elbette İran halkı da kendi tüm tecrübelerinde Amerikalıların gerçekten de güvenilmez olduklarını idrak etmiştir" dedi.
İmam Humeyni'yi "Kültürel bir Miras" olarak değerlendiren kimseleri eleştiren Ayetullah Hamanei, "İran halkının İmamı kültürel bir miras değildir. Bazıları İmam’a kültürel bir miras gözüyle bakıyorlar ama İmam hayattadır, evet İmam’ın bedeni hayatta olmayabilir ama İmam’ın yolu ve nefesi canlı ve diridir" dedi.
Güçlerle ihtilafa düşmenin masraflı olduğunu belirten kimseleri de eleştiren Ayetullah Hamanei, ihtilaf içinde olmanın masraflı olabileceğini ancak uzlaşmanın daha ağır masraf ve bedelinin olduğunu belirtti.
İslam İnkılabı Rehberi, Suudi yönetimin ABD'nin yeni başkanı ile uzlaşmak için kendi mali rezervinin yarısından fazlasını ABD'nin istediği gibi harcadığını hatırlatarak, hem "uzlaşma" ve hem "meydan okuma"nın bedeli olduğunu, ancak meydan okumanın mantık ve akıl ve özgüvene dayalı olması halinde bedelinin uzlaşıdan kat kat az olacağını beyan etti ve "İnşallah daha sonra bu konuda daha fazla konuşacağım ama gerçek şudur ki komplocu ve saldırgan güçler hiçbir şeyle yetinmemekte ve son birkaç yıl içindeki teamüllerde de gördüğümüz gibi düşman karşısında her bir gerileme onları yeni talebe yöneltmekte ve bu "geri adım atma ve yeni talep" asla son bulmayacak" ifadesine yer verdi.
İslam İnkılabı Rehberi konuşmasının bu bölümünde akılcılık ve inkılapçılığın dakik tanımını yaparak, inkılapçılığın, ülke yetkililerinin güçleri razı etmemek ve zorbacılar karşısında infiale kapılmaksızın ve teslim olmaksızın onlara aldanmamaları, büyük şeytan karşısında nefsin zafiyetinden uzak durarak, kendi himmet ve hedefini iç unsurların devreye sokulmasında kullanması, sorunların çözümlenmesi ve halkın razı edilmesi yönünde odaklanması demek olduğunu, inkılapçılığın aşırıcılık safsatası ile reddedilmemesi gerektiğini, çünkü ülkenin ve toplumun gerçek ihtiyacının inkılapçılığa olduğunu bildirdi.
İslam İnkılabı Rehberi konuşmasının devamında diğer bir takım iç meselelere temas etti.
Ayetullah Hamanei, İran'da 19 Mayıs'ta düzenlenen cumhurbaşkanlığı seçimlerine işaretle, sandık başına gelip 41 milyonu aşkın oy kullananlara birer birer içten teşekkürlerini bildirerek, bu seçimlerde İran halkının İslami nizama güvendiklerini gösterdiklerini belirterek, "yüzde 70 üzerindeki çoğunluk İslami nizam evet deyip, güvendiler, bu önemlidir" ifadesini kullandı ve şöyle dedi:
"Ben sandık başına gidip oy kullanan 41 milyon kişiye bütün samimiyetimle ayrı ayrı teşekkür ediyorum. Bu oylar İran İslam Cumhuriyeti sistemi için bir itibar ve halkın İslami sisteme güveninin bir göstergesi oldu. Halkın yüzde 70’den fazlasının İslami sisteme güvenmesi ve evet demesi çok önemlidir."
Anayasayı kollama konseyinin, ufak bir takım sorunların olmasına rağmen seçimlerin sağlığını teyit ettiğini, yapılan seçim sahtekarlıklarının seçimin sonucunda her hangi bir etkisinin olmadığını belirten Ayetullah Hamanei, "Seçimlerde sahtekarlıkta bulunmak İslam Cumhuriyeti nizamına yakışmaz ve yetkililer bu meseleyi ciddiyetle takip etmeli, bu gibi durumların bir daha tekrarlanmaması için seçim sahteciliğinde bulunan kişilerin belirlenmesi gerekir" dedi.
Seçim sorumluları ve denetçilere katkılarından dolayı teşekkürde bulunan ve seçim kampanyaları sırasında bir takım olumsuz propaganda yapanları eleştiren Ayetullah Hamanei, seçim kampanyaları sırasında ve münazaralarda bir takım lafların söylendiğini ve rencide edici durumun yaşandığını, ülkenin muhtelif organlarının zan altına sokulduğunu ancak bunların iyi bir şey olmadığını söyledi.
"Geçmiş artık geride kaldı, seçimler döneminde olup bitenlerin göz ardı edilmesi ve artık o işlerin bundan böyle tekrarlanmaması gerekir" ifadesini kullanan İslam İnkılabı rehberi tüm halktan metanet ve soğukkanlılıklarını korumalarını isteyerek, seçimlerde adayı kazanan kesimle adayı kazanmayan kesimin artık bundan böyle kendi kapasitesini ve metanetini ortaya koyması ve yanlış davranışlardan kaçınmaları gerektiğini, bugün seçimi kazanmayan kesimin de aynen böyle bir davranış içinde olduğunu ama 2009 yılı seçimlerinde birilerinin ülkeye sorun çıkardığını söyledi.
"Üretim ve İstihdam"a özel önem vermek İslam İnkılabı Rehberinin konuşmasında yer verdiği bir diğer meseleydi. BU konuyla ilgili olarak cumhurbaşkanına özel tavsiyelerde bulunan Ayetullah Hamanei, "Cumhurbaşkanı anaya uyarınca ülkede çok geniş yetkilere sahiptir ve bu imkanlardan yararlanmak suretiyle kapasiteyi somutlaştırması gerekmekte ve pratikte halka vermiş olduğu vaatleri gerçekleştirmede zaman kaybetmemelidir" dedi.
Ülkenin Amerikanın yaptırımları karşısında daha dayanıklı hale getirtilmesi gerektiğini belirten Ayetullah Hamanei, "Amerikalılar arsızca her gün İran halkına karşı yeni bir saz çalıyorlar. Bunun için yetkililer onların karşısında ülkeyi tüm siyasi ve ekonomik açılardan daha güçlü ve dayanıklı hale getirmeliler. Dünya meseleler karşısında da ülke yetkililerinin sesi daha gür ve tek çıkmalıdır" ifadesine yer verdi.
İslam İnkılabı Rehberi, beyanatında dış meselelere de dikkat çekerek, "Maalesef, mübarek Ramazan ayında, bazı ülkelerde kardeşlerimiz ciddi sorunlar yaşamaktalar, Yemen, Bahreyn, Suriye ve Libya'da oruçlu Müslümanların sorunları çok büyüktür, Yemen'de Suudi yönetim gece gündüz bombardıman yapıyor, Suudi yönetimi şunu bilmeli ki, eğer 10 yıl, hatta 20 yıl bundan böyle aynı yöntemi kullanmaya devam etseler bile, Yemen halkına galip gelemeyecekler" açıklamasında bulundu.
İslam İnkılabı Rehberi Ayetullah Hamanei, Suudi yönetimin Bahreyn'deki varlığını mantıksız olarak niteleyerek, Bahreyn meselelerinin Bahreyn halkını ilgilendirdiğini ifade etti, "Neden yabancı bir devlet, askeri güç gönderiyor? hatta bu yüzlerce milyar dolarlık rüşvetle, ABD'yi kendi yanlarına alsalar da, yine sonuç elde edemeyecekler" diye konuştu.
Ayetullah Hamanei yabancı güçlerin Suriye'deki varlığını bu ülke halkı ve devletinin iradesine aykırı niteleyerek, Suriye meselesinin ancak görüşmeler ve diyalog yoluyla çözümlenebileceğini belirtti.
Düşmanların İslam dünyasında vekalet savaşları çıkar ve halkı birbiri ile çatıştırmak istemelerine de değinen İslam İnkılabı Rehberi, teröristlerin artık Afganistan, Pakistan ve hatta Filipinler ve bazı Avrupa ülkelerine gitme hedefinde olduklarını ve batılıların yaktıkları bu ateşin artık onların kendisine de sıçradığını söyledi.
Ayetullah Hamanei konuşmasının son bölümünde ise İran halkının Allah'ın yardımları sayesinde tüm bu meselelerde mantıkla, akılcı davranışlarla ve sarsılmaz azim ve iradeyle ilerleme kaydettiğini ve bundan böyle de Allah'ın izni ve yol göstericiliği ile ülkenin tüm gelişmelerinde halkın ülkü ve zaferinin tahakkuk bulacağını söyledi.
Ayetullah Hamanei, Allah'ın yardımı ve geçmiş 38 yıllık tecrübe sayesinde bu halkın yarınının bugünkünden çok daha iyi olacağını bildirdi.