İşçileri Kabul Eden İslam İnkılabı Rehberi:

“Amerika kağıt üzerinde İran’la muamele ediniz diyor ama pratikte yabancı bankaları korkutuyor”

Bugün (Çarşamba) sabah dünya işçi günü eşiğinde binlerce işçiyi kabulünde konuşan İslam İnkılabı Rehberi Ayetullah Seyyid Ali Hamanei, İnkılap ve nizam karşısında işçi sınıfının sadakat ve istikrarlı bağlılığını takdir ederek, “İşçi camiasının sorunlarının çözümü”, “Yerli üretimin takviyesi”, “mal kaçakçılığı ile ciddi mücadele zarureti” ve “İran malı ürünlerin benzerinin ithalatının yasaklanması” gerekliliğini hatırlattı.

“Güvenilmeyecek olan Amerikalılar, İran aleyhinde muhtelif yaptırımlar üzerinde ısrar ederek, “İranofobia” ortamı oluşturmak suretiyle pratikte ülkenin dışarıyla ekonomik teamülleri önünde engel oluşturmaktalar” ifadesini kullanan İslam İnkılabı Rehberi konuşmasının devamında önümüzdeki Cuma günü İslami Şura Meclisi seçimlerinin ikinci aşamasına temasla, tüm seçmenleri ve oy kullanması gerekenleri seçimlere katılmaya davet etti.

Ülke genelinde “İşçi Camiası”nın zahmet ve gayretlerinden dolayı takdir ve teşekkürlerini bildiren ve toplumda iş ve çalışmanın bir değer olduğunu belirten Ayetullah Hamanei, “toplumda yetkili, bakan, üniversite hocası, öğrenci, talebe, müdür vs. olmak üzere çalışmakta olan her fert, kelimenin genel manasında işçidir ve gerçekte ”değer üretmektedir” ifadesini kullandı.

Ayetullah Hamanei, İslam açısından, “işsizlik, tembellik ve yersiz zaman kaybı”nın değer karşıtı olduğunu belirterek, mutelif alanlarda çalışmakta olan her kesin, çalışma kalitesini yükseltmenin yanı sıra, o işin hakkını yerine getirmesi ve kendini o işe ataması gerektiğini söyledi.

Toplumda bir sorumluluk üstlenen her kesin tüm güç ve zamanını sorumluluğunu sahih ve layıkıyla yerine  getirmesi uğrunda harcaması gerektiğini belirten İslam İnkılabı Rehberi, işçi camiasının geçmiş 37 yıl boyunca İslam İnkılabı ve İslam nizamına bağlılık ve sadakatine temasla, geçim sıkıntılarına rağmen işçilerin hiçbir zaman İslam karşıtı propagandalara itina etmediklerini, nizam karşısında yer almadıklarını, bilakis her zaman İslam nizamının savunucuları olduklarını söyledi.

İnkılap ve nizam meseleleri karşısında İşçi camiasının vefakarlık ve basiretinden dolayı en içten teşekkürlerini dile getiren Ayetullah Hamanei, “Direniş Ekonomisi” siyasetlerinin icrasıyla ilgili işçiler, ekonomik kurumlar ve yetkililerin görevleri meselesine temasla, “Direniş Ekonomisi; eylem ve amel”in temel mesajının, yetkililerin direniş ekonomisi genel siyasetlerinin her bir madde ve bendi için özel programlar hazırlamaları ve onları gerçek manada icra etmeleri olduğunu söyledi.

İşçilerin bu hususta en önemli  sorumluluk ve görevlerinin, işi, sahih, kaliteli ve sağlam yapmaları olduğunu belirten İslam İnkılabı Rehberi, çalışma kalitesinin artırılmasıyla ilgili olarak da, “İşçilerin çalışma kalitesine sebep olan hususlardan biri, işçilerin maharet ve vasıflı olma kalitesini artırmaktır ve hükümet bu hususta belli sorumluluklara sahiptir” dedi.

İşçilerin meslek güvenliklerinin temin edilmesinin iş kalitesinin yükselmesi sebeplerinden biri olduğunu ve bunun da sorumluların görevi dahilinde olduğunu hatırlatan İslam İnkılabı Rehberi, üretim atölyelerinin tatil edilmesinin büyük afetlerden olduğunu belirtti ve “Bazen atölyeler nakitsizlik, imkansızlık veya makinelerin aşırı yıpranmasından kaynaklanmaktadır. Bu hususta işverenler suçlu değiller, ilgili sanayi, ticaret veya banka sektördeki yetkililer, teknoloji sorumluları, kök bilim şirketleri bu hususta kendi sorumluluklarını yerine getirmeliler. Elbette diğer bazı hususlarda da bazı işverenlerin yolsuzlukları, kredi ve destekleri üretim yerine konut yapım gibi alanlarda kullanması nedeniyle  atölyeler tatil olmakta ve bunun için de bu gibi durumlarda yargı mekanizması, hükümet ve istihbarat birimleri meseleyi ciddi olarak takip etmeliler” dedi.

“İranlı İşçinin Ürününün Yaygınlaştırılması”, “İş ortamının sağlığı” ve “Üretim masrafında ücret payının artırılması”nın işçilerin çalışma kalitelerinin artmasında etkili diğer faktörlerden olduğunu belirten Ayetullah Hamanei, tüm bu alanlarda öteki ülkelerin tecrübeleri ve sahih metotlardan yararlanılarak, uygun planlamalar yapılabileceğini, hem işçinin çalışma kalitesi artırılacağı gibi hem de işverenin zarar görmemesinin sağlanabileceğini söyledi.

Konuşmasının devamında işverenlerin haklarını da açıklayan Ayetullah Hamanei, İslam mantığında işveren ve işçinin bir birinin düşmanı ve karşıtı değil de tamamlayıcısı olduğunu söyledi.

Kendi sermayelerini kaygısızca bankalara yatıracaklarına üretim alanlarına getiren iş verenlere teşekkür eden İslam İnkılabı Rehberi, işçilerin işverenlerle samimi işbirliği, muhtelif sektörlerde yatırımların kolaylaştırılması yönünde yetkililerin çaba sarf etmesi, ihracat zeminin oluşturulması ve yabancı ülkeler nezdinde ihracatçıların haklarının müdafaasının işverenlerin haklarından olduğunu, bununla ilgili olarak da ihraç olunacak malların sağlıklı ve kalitesine özen gösterilmesi, gerekli denetimlerin yapılması gerektiğini, çünkü kalitesiz ürünlerin başka ülkelere ihraç edilmesinin ülke ihracatını vurduğunu söyledi.

Ülke içinde benzeri olan yabancı ürünlerin ithal edilmesinin "kesinlikle yasaklanması" gerektiğini belirten Ayetullah Hamanei, "bazı mağazalar yerli malından başka hiçbir şey satmama konusuna özen göstermekteler ve bu gayretli insanlara aferin demek gerekir. Ancak bazen de büyük ve hatta devlet kurumlarına bağlı AVM'lerde tüm ürünler yabancıdır ve su çirkin durum pratikte İranlı işçinin işsiz kalmasına ve yabancı işçinin durumunun iyileşmesine sebep olmakta" ifadesini kullandı.

Yabancı ürünleri satın alma ve yabancı markalarla poz verme kültürünü eleştiren İslam İnkılabı Rehberi, "biz tüm dünya ile teamül içindeyiz, fakat yerli üretime sahip olduğumuz durumlarda yabancı ürünleri ithal edip ülke piyasalarında satmak bir değer zıddı olarak bilinmeli ve tebliğ edilmelidir. Elbette bu hususta aşırıcılık yanlısı değilim, sadece hikmet ve tedbirle hareket olunmalıdır" dedi.

Bu konuyla ilgili bir de örnek veren Ayetullah Hamanei Amerikan yapımı otomobillerin ithal edilmesine temasla Amerikalıların bizzat kendilerinin aşırı benzin tüketimi ve ağır oluşu nedeniyle bu otomobilleri satın almaya pek rağbet etmediklerini, şimdi bu şartlarda bizim iflas etmekte olan Amerikanın filanca fabrikasından otomobil ithal etmemizin doğru olmadığını ve hayrete sebep olduğunu söyledi.

Yetkililer ve müdürlerin bu alanda var olan gizli baskıya karşı direnmeleri ve böyle bir olayın vuku bulmasına izin vermemeleri gerektiğini belirten İslam İnkılabı Rehberi konuşmasının devamında milyarlarca dolarlı zaruri olmayan bir takım malların ithal edilmesi ve kaçakçılık mevzuuna temas ederek, muhtelif hükümetlerin yetkililerine bu konuda sürekli gerekli uyarı ve hatırlatmaları yaptığını ve bu hususta en güçlü kişilerle ciddi bir mücadelenin sürdürülmesi gerektiğini söyledi.

Ayetullah Hamanei şöyle dedi: Mal kaçakçılığı ile mücadeleden gaye ülkenin bazı bölümlerinde küçük malları sırtlarında taşıyarak kaçakçılık yapmakta olan zayıf kimseler değil. Gaye onlarca ve hatta bazen yüzlerce konteynırlarla kaçakçılık yapan, yabancı malları ülkeye getiren büyük kaçakçılardır."

Üretim meselesiyle ilgili önemli bir konuyu da hatırlatarak, bazen ülke içinde üretilebilecek bir ürünün ithalatçılar için aşırı menfaat sağladığı için büyük rüşvetler, tehditler ve hatta cinayetlere başvurmak suretiyle ülke içinde üretilmesine engel olunduğunu belirtti ve "Bu gibi meseleler çok önemli ve güvenliği ilgilendiren meselelerdir ve onlara karşı çok basit davranılmaması gerekir" dedi.

Yabancı ürünler ithalatını savunanların kendi tutumlarını gerekçelendirme konusunda yetersiz kaldıkları zaman, yabancı teknolojinin çok gelişmiş olduğu, yerli teknolojinin demode olduğu gibi meseleyi öne sürdüklerini ancak İranlı yeteneklerin bu sorunları giderme konusunda yaratıcı bir istidada sahip olduklarını belirten Ayetullah Hamanei, "2 bin km.lik bir mesafeyi kat ettikten sonra hedefi on metreden de az bir hata oranıyla vurabilen füze imal eden İranlı kafası, otomotiv sektörü de dahil yerli teknoloji alanlarında bu sorunu çözemez mi? Öyleyse sorunun çözümü için niçin bu gençlere baş vurmuyorsunuz? Ülkenin bir takım gelişmeleri gizlidir ve açıklanamaz, böyle olmasaydı bu yöre gençlerinin yeteneği karşısında hayrete kapılırdınız" ifadesini kullandı.

"İran'ın İslam uygarlığının zirvesine ulaşması bir slogan ve yaygaradan ibaret değil, bilakis gerçeklere, imkanlara, özelliklere ve kapasitelere dayalıdır ve onların dikkate alınması bu hedeflerin tahakkukuna gerekli imkanı sağlar" diyen Ayetullah Hamanei, düşman'ın halen düşmanlığını sürdürmekte olduğunu, engel çıkarmaya devam ettiğini ve bu düşmanlığın en önünde ise Amerika ve siyonizmin yer aldığını söyledi.

"Amerikalılar bazen uzaktan şikayette bulunuyor ve "bize karşı niçin kötümsersiniz?" demekteler. İyi de kötümser olmamızı gerektirecek meseleleri görüyoruz ve bu gerçekler karşısında gözümüzü yumamayız" diyen İslam İnkılabı Rehberi, bankacılık işlerinin çok yavaş gitmesi ve Amerikalıların bu teamüllerde sorun oluşturmasının bu kötümserliğin sebep olan hususlardan bir örnek olduğunu, bankacılık sisteminde engellerin oluşturulduğu meselesini yetkililerin de bizzat dile getirdiklerini hatırlatarak, "İyi de niçin dünyanın büyük bankaları İran'la işbirliğinde bulunmak istemiyorlar? Dünyanın büyük bankalarının İran ile işbirliğinde bulunmak istememelerinin nedeni, Amerikalıların oluşturmuş oldukları ve halen sürdürmekte oldukları "İranofobia"dır. Defalarca, Amerikalılara güvenilemeyeceğini söylemişimdir. Artık bu meselenin nedeni kesinlik kazanmaya başlamıştır" dedi.

Ayetullah Hamenei, ABD'li yetkililerin İran'a karşı yaptırımların korunmasına dair sözlerine işaretle, "Onlar, İran'ın terörizmi destekleyen bir ülke olduğunu, terörizme destek verdiği için yaptırım uygulanabileceğini söylüyorlar, bu sözler İran ile ticaretten uzak durun mesajını taşıyor, ve sonuç itibariyle yabancı bankalar ve yatırımcılar İran ile iş yapmaktan korkuya kapılıyorlar" dedi.

İslam İnkılabı Rehberi, terörizm konusuna da temasla, ABD'lilerin tüm teröristlerden daha kötü olduğunu, eldeki bilgilere göre, tanınan ve bilinen teröristlere hâlâ destek verdiğini kaydetti.

Ayetullah Hamanei, sözlerinin devamında " Amerikalılar, diğer ülkelerin İran'ın iç durumundan dolayı İran ile işbirliği yapmadığını iddia ediyorlar, oysa hali hazırda bölgede İran'dan daha güvenlisi yok ve İran'ın iç durumu, her gün birkaç kişinin öldüğü ABD'den ve hatta Avrupalı ülkelerden daha güvenlidir ve İran'ın iç vaziyeti, düşmanlara rağmen çok iyidir" beyanatında bulundu.

İslam İnkılabı Rehberi, İran İslam Cumhuriyeti'nin son 37 yıldaki ilerlemelerine işaretle, Amerika düşmanlığı 100 yıl sürse bile onlara inat, ilerlemeye devam edeceklerini vurguladı.

Ayetullah Hamanei, "Yüzüne desek de demesek de, dile getirsek de getirmesek de Amerika bir düşmandır ve bu düşmanlıklar son bulmayacak" ifadesini kullandı.

Ülke yetkililerini, kurumlarını, inkılap organlarını ve tüm halk fertlerini ülkenin kadir ve kıymetini, yeteneklerini bilmeye davet eden İslam İnkılabı Rehberi, "Bizler de Emirul Muminin Ali (as) gibi mazlum ama güçlüyüz ve eğer kendi yetenek, kabiliyet ve imkanlarımızdan en iyi, insani ve İslami bir şekilde yararlanacak olursak kesinlikle tüm engellere galebe çalarız. Yolumuz engelsiz değil, eğer kendi gücümüze dayanacak olursak kesin olarak tüm sorun ve engellere üstün geleceğiz." Dedi.

Ayetullah Hamanei konuşmasının son bölümünde ise Önümüzdeki Cuma günü (29 Nisan) ülkenin bazı şehirlerinde yapılacak olan İslami Şura Meclisi seçimlerinin ikinci aşamasına temasla, seçimlerin ikinci aşamasının öneminin birinci aşamadan az olmadığını ve seçmenlerin tümünün kendi oylarını kullanmaları gerektiğini söyledi.

Ayetullah Hamanei, "Seçimlere katılmak belirleyicidir, zira eğer oy sandıklarına gitmeyecek olursak, bu irade, eğilim ve kimlik sandıklara yansımaz" ifadesini kullandı.

İslam İnkılabı Rehberinin konuşmasından önce kısa bir konuşma yapan Sosyal refah, kooparatif ve çalışma bakanı dünya işçi günü dolayısıyla tebrikte bulunarak işçiler ve emeklilerin sorunlarından bazılarını dile getirdi ve özellikle son iki yıl içinde işçiyle işverenler arasında oluşan gönül ve dil ortaklığının enflasyonla ücret arasındaki mesafeyi azalttığını söyledi.