Bugün (Salı) kum kenti halkından binlercesini kabul eden İslam İnkılabı rehberi Ayetullah Seyyid Ali Hamanei, kum kenti halkının 9 Ocak 1978 (19 Dey 1356) tarihli kıyamına temasla , “İnkılabın kalıcılık” sırrını açıklayarak, halkın sahnedeki bilinçli varlığının, inkılabın kalıcılığı, halkın huzurunu ve düşmanların komplolarına galebe çalmayı mümkün kıldığını bildirdi.

Şah diktatörlüğü aleyhinde ve din uleması ve meciiliğini desteklemek amacıyla Kum halkının 1978 tarihli kıyamına övgüde bulunan İslam inkılâbı rehberi, Kum halkını, “İnkılap öncüleri ve sürücüleri” şeklinde tanımlayarak, “Yıllar boyunca mücadele, İmam Humeyni’nin beyanları ve din uleması ve meciiliğinin konumu halk içerisinde diktatör şah rejimine karşı mücadele için uygun ortamlar oluşturmuştur ki 9 Ocak 1978 kıyamı bu hayati mücadelenin startını verdi” dedi.

9 Ocak kıyamının temel unsurlarının halkın sahip olduğu cesaret, yiğitlik, basiret ve sahneye girerken sorumluluk hissine sahip olması olduğunu hatırlatan Ayetullah Hamanei, o tarihi kıyamın, rahmetli İmam Humeyni’nin müdafaası amacıyla gerçekleştiğini ve bu olay sonrası gelişen hadiselerin İslam İnkılabının zafere ulaşmasıyla sonuçlandığını söyledi.

Müstekbirlik güçlere bağımlı ve onlarca desteklenen bir diktatörün ülkeye egemen olduğu bir ortamda İslam inkılabının zafere ermesinin maddi kriterler açısından imkansız ve mahal olduğunu belirten İslam inkılabı Rehberi Ayetullah Hamanei, “Bu zafer, aynı zamanda materyalist insanın idrak etmekten aciz olduğu yaratılış aleminde geçerli olan bir takım kanunların yani ilahi sünnetin varlığını göstermektedir. Mevcut şartlarda da İslam cumhuriyeti nizamı, çok geniş bir düşman cephesiyle bu cümleden Amerika, Siyonist İsrail rejimi, onların uşakları, müstekbirlik piyonları, tekfiriler ve IŞİD unsurları ile yüz yüzedir. Nitekim eğer ilahi sünnetin gereklerini, yani direniş, basiret ve ihtiyaç anında amel etmeyi yerine getirecek olursak kesin İslam İnkılabının zafere ermesi gibi bu geniş cephe karşısında da zafer elde etmek mümkündür” ifadesine yer verdiler.

İslam İnkılabı rehberi daha sonra çağdaş İran ve dünyanın bir takım önemli olaylarıyla mukayesede İslam İnkılabının kalıcılık sırrı ve nedenini açıkladı.

“Petrol sanayinin millileştirilmesi hareketi” ve Meşrutiyet kıyamı” gibi iki önemli tarihi olaya temas eden Ayetullah Hamanei, Milli harekette halkın talebi İngilizlerin milli petrol serveti üzerindeki sulta elinin kesilmesi gibi sınırlı bir talepten ibaret olduğunu, meşrutiyet kıyamında da halkın talebinin, şahın şekti ve mutlak gücünün sınırlanması gibi çok ufak bir talebin dile getirilmesinden ibaret olduğunu söyledi.

İslam İnkılabı Rehberi şöyle dediler: “Bu iki olay, çok küçük bir hedefe sahip olmasına ve halkın da sahnede var olmasına rağmen yenilgiyle sonuçlandı. Fakat İslam İnkılabı tüm alanlarda bağımsızlık, saltanat ve diktatörlük düzenin devrilmesi gibi çok daha büyük bir hedefe sahip olmasına rağmen zafere ulaştı ve kalıcı oldu. Eğer gençler bu gerçeklerle ilgili iyi bir tanımlamada bulunurlarsa, o zaman artık bazılarının halk içerisinde korku, umutsuzluk, dehşet tohumu ekme yönündeki girişimleri sonuç vermeyecek ve ülkenin gelecekteki sahih istikameti daha da kesinlik kazanmış olacaktır.”

Fransa ve Sovyetler Birliği devrimlerinin istikametinin değiştiğini ve ardından bu devrimlerin yok olduğunu belirten İslam İnkılabı rehberi, İslam inkılabının, kendi ilk hedef ve ilkeleri üzerine kalıcılığını koruyan tek inkılap olduğunu bildirdi.

Ayetullah Hamanei müstekbirlik dünyasında düşünce merkezleri ve odalarının en önemli ve temel hedefinin inkılabın kalıcılık özelliğini yok etmek olduğunu belirterek, “zoraki savaş, ekonomik yaptırımlar ve son geniş kapsamlı yaptırımlar gibi geçmiş yıllar boyunca düşmanın tüm çabası İslam İnkılabının kalıcılık özelliğini yok etmeye yönelikti. Elbette her dönemde yeni bir taktikle ortaya çıkıyorlar” dedi.

“Amerikalılar 2009 yılında diğer bazı ülkelerdeki başarılı tecrübelerini seçimler bahanesiyle İran’da da hayata geçirmek, seçimlerde oy getirmeyen azınlığı destekleyerek ve onlara finans katkıları sağlayarak seçimlerin sonucunu etkisiz kılmak istediler. Fakat onların İran’daki renkli darbeleri ve devrimleri halkın sahnedeki varlığı ile yenilgiye uğradı” ifadesini kullanan İslam İnkılabı Rehberi konuşmasının devamında ABD başkanının 2009 seçimleri olaylarında nizam ve İnkılap karşıtlarını desteklemesine temasla, Amerikan yönetiminin elinden gelebildiğince o olaylara destek verdiğini, ama halkın zamanında sahnedeki varlığının onların planlarını suya düşürdüğünü söyledi.

Ayetullah Hamanei şöyle dedi: Amerikalılar şimdi de diyorlar ki nükleer görüşmeler sonrası dönem, İran’a karşı sıkı uygulamalar dönemidir. Sanki bundan önce İran’a karşı sıkı baskılarda bulunmuyorlarmış gibi. Fakat gençler, halk ve yetkililer bilinçli, umutlu bir şekilde direniş göstererek, Allah’a tevekkül içinde olarak ve ülkenin üstün özelliklerini ön plana çıkararak düşmanlar karşısında direnmekteler ve bu çok önemlidir.”

Konuşmasının bir başka bölümünde ise seçimlerde iki mevzuun büyük önem taşıdığını hatırlatan İslam inkılabı Rehberi, bunlardan ilkinin “seçimlere katılım ilkesi” ve ikincisinin ise “sahih bir seçim yapmak ve Salih adaya oy vermek” olduğunu belirtti.

İslam İnkılabı Rehberi, halkın sorumluluk duygusuyla seçimlere katılmasının "İnkılabı kalıcı kılan" etkenlerden bir diğeri olduğuna işaretle, önümüzdeki Bilgeler Meclisi ve İslami Şura Meclisi seçimlerine oy kullanabilecek herkesin katılması gerektiğinin altını çizdi, "Geçmişteki gibi, herkesin hatta İslam Cumhuriyeti nizamı'nı kabul etmeyenlerin seçimlere katılmasını ısrarla dile getiriyoruz, zira seçimler millet, İran ve Nizam'a aittir" beyanatında bulundu.

Ayetullah Hamanei, herkesin seçimlere katılmasını, İslam Nizamı'nı ayakta tutan ve takviye eden, tam güvenliğin sürmesini sağlayan, İran halkının dünya gözünde haysiyet ve onurunu arttıran ve İran İslam Cumhuriyeti'ne düşmanlar karşısında heybet kazandıran bir etken gözüyle baktığını belirtti.

Salahiyetli adayların seçilmesi önemini de vurgulayan ve seçimlerde muhtelif oylar ve zevklerin olmasının bir sakıncasının olmadığını, ancak asıl önemli olan hususun seçimimizin sahih bir seçim olmasına dikkat etmemiz olduğunu belirten İslam İnkılabı Rehberi, böyle bir dikkatin olması durumunda daha sonra seçilenlerin istenilen kriterde kimseler olmadığının anlaşılması durumunda bile seçmenlerin salahiyetli ve layık kişileri seçmedeki dikkat ve gayretinin Allah Tealanın rızasına muhatap olacağını söyledi.

İslam İnkılabı Rehberi Ayetullah Hamanei sözlerinin devamında, İslami Şura Meclisi'nin iç ve dış meselelerdeki büyük konumuna işaretle, Meclis üyelerinin her birinin hükümetlerin hareketinin şekillenmesi ve milletin direnişinin tecellisinde etkili olduğunu, bu yüzden bütün iller ve kentlerdeki insanların kendi vekilini seçerken oldukça dikkat etmeleri ve doğruyu tercih ettikleri konusunda emin olmaları gerektiğini ifade etti.

Mevcut meclisin uluslar arası meselelerdeki tutumunun iyi olduğunu da hatırlatan Ayetullah Hamanei, “Nükleer mesele ve öteki alanlarda düşman karşısında duran, kendi sözünü yiğitçe, bağımsız olarak özgür bir şekilde dile getiren, İran halkının konumunu belirleyen bir meclis, muhtelif meselelerde düşman’ın sözlerini tekrarlayan bir meclise oranla yerden göğe kadar farklıdır” dedi.

Meclis milletvekillerinden her birinin meclisin bu konumunun ortaya çıkmasında etkili niteleyen İslam İnkılabı Rehberi, bunun için de tüm şehir ve kasabaların halkları ve seçmenlerin kendi milletvekillerini seçme konusunda çok dikkatli olmaları gerektiğini ve seçeneklerin en sahih olanı olduğuna özen göstermeleri gerektiğini belirtti.

Elbette tüm adayların tam olarak tanınmasının gerçekten de zor olduğunu, ama seçim listesi veren kimseler ve grupların geçmiş tutumlarının dikkate alınmasıyla listeler hakkında karar verilebileceğini belirten Ayetullah Hamanei, “liste teklifinde bulunan kişiler eğer mümin ve inkılapçı iseler ve İmamın hattını gerçekten kabul ediyorlarsa, İslami şura meclisi ve rehberlik fakihler meclisi üyelerini seçme konusunda onların listesine güvenilebilinir, fakat eğer inkılap, din, bağımsızlık gibi hususlara fazla bir önem vermiyor ve yürekleri hep Amerikanın ve öteki yabancıların sözlerinde peşindeyse bunlara güvenilemez” dedi.

Ayetullah Hamanei, Rehberlik fakihler meclisini de oldukça önemli niteledi, bu meclisin, tasavvurun ötesinde sadece yılda bir iki toplantı düzenlemediğini bilakis mevcut rehber'in hayatta olmadığı gün yeni Rehber'in yani İnkılap hareketinin anahtarcısını seçmek istediğini ve bu meselenin oldukça önemli olduğunu kaydetti.

Seçimlere katılımın ve salih, liyakatli adayın seçilmesine gereken özenin gösterilmesinin iki temel hedefin tahakkukunu beraberinde getirdiğini belirten İslam inkılabı Rehberi bu iki üstün hedefin inkılabın kalıcılığı ve halkın huzuru olduğunu belirtti.

Sahih bir seçimin inkılabın kalıcılığı üzerindeki etkisini açıklayan Ayetullah Hamanei şöyle dedi: “İnkılabın başından beri bir çok döküntü ve yeşerişimiz olmuştur. İnkılapçı kişilerden bir grub, onlara yönelik reva görülen gerdi zulüm ve haksızlıktan ötürü haksızca inkılaptan yüz çevirmiş ve bir grub da şahsi ve ailevi meselelerden ötürü farklı bir tutum içinde olmuşlardır. Fakat önemli olan mümin, inkılapçı, profesyonel, eğitimli, teknik ve verimli güçlerin varlığı gibi muhtelif alanlarda inkılapçı yeşerişler kayıplardan çok daha fazla olmuştur. Mevcut dönemde de eğer halk meclis ve fakihler meclisi üyelerinin seçiminde gereken dikkat ve özeni göstermeleri durumunda, “İnkılabın taravetli yemyeşil göğerişleri” daha fazla olur ve inkılabın kalıcılığı temin edilir.”

İnkılabın kalıcılığı hususundaki vazifenin yerine getirtilmesindeki ikinci özelliğin de halkın içinde huzurun sağlanması olduğunu belirten ve Allah Resulü (saav)’a biat edenledir yüreklerine huzur ve sükunetin nazil olduğuna dair var olan ayetleri hatırlatarak, “Her kim bugün inkılap, İmam Humeyni ve imamın yoluna biat ederse, peygamberle biat anlamındadır ve Allah Taala bu biatın mükafatı olarak da umutsuzluk, kaygı ve endişeyi halkın yüreğinden temizler ve onun yerine itminan, güven ve huzur getirir” ifadesini kullandılar.

Ayetullah Hamanei konuşmasının son bölümünde ise, İnkılabın kalıcılığı ve halkın umut bahşedici ve huzur dolu direnişinin kesin olarak halkın, Amerika’ya ve düşmanların komplolarına galebesine sebep olacağını söyledi.