İslam İnkılabı Rehberi Ayetullah Seyyid Ali Hamanei bugün Pazartesi – 19 Ekim 2015) hac organizasyonu sorumluları ve çalışanlarını kabul ederek, Mina'daki şaşkınlık uyandıran çok acı faciayı, İlahi bir sınavlardan biri olarak niteledi ve batılı devletlerin, özellikle de insan hakları savunuculuğu iddiasında bulunan kuruluşların böylesine büyük bir facia ve musibet karşısında sessiz kalmasını eleştirerek bu büyük musibetin asla unutulmaması gerektiğini, Hac ve Ziyaret Kurumu ve Dışişleri Bakanlığı'nın kararlılıkla bu konunun takipçisi olmaları gerektiğini bildirdi.
Mina faciası sırasında 7 bin Müslüman'ın hayatını kaybetmesi karşısında ev sahipliği yapan bir yönetimin sorumluluklarına değinen İslam İnkılabı Rehberi Ayetullah Hamanei, "Bu faciadan sonra, İslam dünyasından ortak bir ses ve itirazın yükselmesi gerekiyordu, ancak ne yazık ki, İran İslam Cumhuriyeti'nin itirazından başka her hangi bir ses duyulmadı ve hatta bu faciada kendi vatandaşlarını kaybeden hükümetlerden bile bu facia karşısında dikkate değer bir itiraz sesi yükselmedi" ifadesine yer verdi.
İslam İnkılabı Rehberi, bu meselenin takip edilmesi ve bu olayın öneminin anlatılması ve bir daha böyle bir facianın tekrarlanmaması için hükümetlerle diyaloga gidilmesinin, diplomasi kurumu Dışişleri Bakanlığı başta olmak üzere ülke yetkililerinin önemli görevlerinden olduğunu belirterek, “olayın dış görünüşü ev sahipliği yapan yönetimin ihmali yüzünden bu facianın yaşandığını gösteriyor, ancak her halükarda, bu mesele siyasi bir mesele değil, bilakis hac amellerini yerine getirirken ve ihramlıyken hayatlarını kaybeden binlerce Müslüman söz konusudur, bu yüzden bu konu ciddiyetle takip edilmelidir” dedi.
Avrupa ve Amerika'da insan haklarını savunma iddiasında bulunan örgütler ve kurumların mutlak sessizliğinin üzerine gidilmesinin olayın başka bir boyutu olduğunu hatırlatan Ayetullah Hamanei,, bazen bir kişinin ölümünden dolayı dünyayı ayağa kaldıran Batılı devletler ve yalancı ve iki yüzlü insan hakları savunucularının bu olayda, dost devletlerinin lehine mutlak biçimde sesiz kalmayı tercih ettiklerini kaydetti.
"Bu insan hakları savunuculuğu iddiasında bulunanlar, eğer samimilerse, bu facia karşısında hesap verilmesi, tazminat ödenmesi, facianın tekrarlanmaması ve sorumlularının cezalandırılmasını talep etmeleri gerekiyordu" dedi.
İslam İnkılabı Rehberi konuşmasının devamında, bu önemli konunun üzerine gidilmesi ve gündemde tutulmasının, Hac Kurumu'nun görevi olduğunu belirterek, bu meselenin unutulmamaya terk edilmemesi ve yıllar boyunca uluslararası arenada gündeme getirtilmesi gerektiğini ve bu hareketin doruk noktasının da Batılı devletler ve insan haklarını savunma iddiasında bulunan örgütlerin olması gerektiğini söyledi.
Ayetullah Hamanei ayrıca hac kurumu yetkililerinin katlandıkları zahmetten dolayı özellikle de İranlı hacılar başkanı Huccetul İslam Gazi Asker’in kararlı tutumu ve olayların takib edilmesindeki ısrarı ve yine hac kurumu başkanı Said Evhadi’nin sorumluluk duygusu ve çok yönlü çabalarından dolayı takdir ve teşekkürlerini bildirerek, bu zahmetler ve mücadelenin ödül ve mükâfatının tümünün ilahi adalette mahfuz bulunduğunu ve Allah yolunda gösterilen sabır ve verilen cihad’dan dolayı da Hz. Zeynep (sa)in Kerbela çölünde onca bela ve musibetlere tanık olmasına rağmen orada güzellik ve cemal’den başka bir şey görmediğini söylediğini belirtti.
İslam İnkılabı Rehberi Ayetullah Hamanei'nin konuşmasından önce, Veliyi Fakih’in Hac İşleri Temsilcisi ve İranlı hacılar organizasyonu başkanı Huccetul İslam Seyyid Ali Gazi Asker, bu yılki hac merasimi sırasında yapılan faaliyetler ve Mescid-i Haram’da yaşanan vinç olayı ve Mina faciasıyla ilgili yapılan girişimler hakkında bir rapor sunarak, “bu facia Suudi yetkililerin tedbirsizlikleri ve kötü yönetiminden dolayı vuku bulunmuştur, ilgili kurumların ortak işbirliğiyle bu olaylar faciaların takipçisi olmaya devam edeceğiz” dedi.
İran Hac ve Ziyaret Kurumu Başkanı Said Evhadi de yaptığı konuşmada, Mina faciasında hayatını kaybeden İranlılardan geri kalanının ülkeye getirilişi ve bu faciada yaralananların durumuyla ilgilenilmesi meselesine işaretle, ilgili öteki kurumların işbirliğiyle hayatını kaybeden diğer İranlıların akıbetinin belirlenmesi için ciddi çalışmaların aralıksız sürdüğünü belirtti.
Hac Kurumu başkanı ayrıca bu yıl ki hac merasiminin düzenlenmesiyle ilgili de bir rapor sundu.