Milli Mühendislik Günü Anma Kurulu Üyelerini Kabul Eden İslam İnkılabı Rehberi yaptığı konuşmada, yetenekli, mümin, güçlü ve bazen de dahi gençlerin ithalata sevdalanmamaları için çaba harcanması gerektiğini söyledi.
Milli Mühendislik Günü dolayısıyla 6,11,1393 tarihinde Milli Mühendislik Günü Anma Kurulu Üyelerini Kabul Eden İslam İnkılabı Rehberinin konuşması bugün sabah Tahran'ın Milad kulesinde düzenlenen toplantıda yayınlandı.
İslam İnkılabı rehberi bu konuşmasında inkılapçı mücadele döneminde ve mukaddes müdafaa savaşı mücadelesi gibi başta genç mühendislerin etkili rolü ve ülke g enelinde gerçekleştirilen mühendislik çalışmalarına değinerek, "Mühendislerimiz mukaddes müdafaa savaşı sırasında kendi tüm kudret, sanat ve dehalarını ortaya koyan ve her gün kendi istidat ve yeteneklerinin bir ürününü sergileyen fedakar askerlerdi" dedi.
Kutsal savunma savaşı sonrası ülkede gerçekleşen bilimsel mühendislik kazanım ve çabalara ve bu mühendislerin muhtelif sorumluluklardaki varlığının çok önemli olduğunu belirterek, ülkenin muhtelif sektörlerinde, "Biz başarabiliriz" mevzuunun pratikte de halka gösterilmesi ve azami çaba harcanması, ülke ihtiyaçları ve sorunlarının belirlenmesi ve şimdiye kadar tahakkuk bulmayan işlerin tahakkuk bulması yönünde çaba harcanması gerektiğini söyledi.
İslami İnkılabı Rehberi Ayetullah Seyyid Ali Hamanei konuşmasının devamında, kontrolsüz ithalat ve kaçakçılığın ülkeye verdiği zarar ve ziyanları da hatırlatarak, "Bugün ithalat baskısı, ülkeyi dize getirmekte, ülkeye yönelik yapılan kaçakçılık miktarıyla ilgili olarak çok acayip rakamlar gündeme getirilmektedir, ama kaçakçılık sorunun çözülmesi ve gümrük parasının alınması için ülkeye ithalatın yolu resmi surette açılmalıdır düşüncesi de mantıklı bir çıkış yolu değildir" ifadesini kullandı.
Ülke Mühendisler Topluluğuna hitaben, yetenekli, mümin, güçlü ve bazen de dahi gençlerin ithalata sevdalanacakları girişimlerin yapılmaması gerektiğini hatırlatan Ayetullah Hamanei, "Direniş Ekonomisi" ilgili yapılan açıklamalara ve bu tabirin artık sürekli olarak yetkililer tarafından dillendirilmesi meselesine değinerek, bu meselenin sadece dile getirtilmesinin bir derde deva olamayacağını, bu meselenin hükümet ve meclis tarafından ciddi olarak ele alınması ve direniş ekonomisinin tahakkuk bulması yönünde ciddi ne gibi işlerin yapılması gerektiği meselesini incelemesi gerektiğini söyledi.