Öğrencilerden kalabalık bir grubu kabul eden İslam İnkılabı rehberi;
"Tek Çare Siyonist Rejimin Yok Oluşudur"
Muhtelif üniversite ve yüksek eğitim kuruluşlarından yaklaşık bin öğrenci bugün öğleden sonra İslam İnkılabı Rehberi Ayetullah Seyyid Ali Hamanei ile 2.5 saatlik bir görüşmede bulunarak öğrenci camiasının sorularını, kaygılarını ve görüşlerini direkt olarak İslam İnkılabı rehberine aktarma fırsatı buldular.
Öğrenci teşkilatları ve gruplarının temsilcilerinin 90 dakikalık konuşma ve sorularını dinleyen İslam İnkılabı Rehberi Ayetullah Hamanei, öğrenci camiasının coşkulu, talep edici, alimane, eleştirel ve aynı zamanda sorumlu ruhunu takdir ederek Gazze faciasının faktör ve sebeplerine temasla şöyle dedi: "Bu cinayetler, insanın tasavvur edemeyeceği derecede kurt yapılı rejimin varlık hakikati ve çocuk katliamıdır ve onun tek ilacı ise yok edilmesidir. Elbette o zaman kadar Filistinlilerin kararlı ve silahlı direnişi ve bu direnişin Batı Yaka'ya da yayılması bu vahşi rejime karşı koymanın tek yoludur. Bu arada Amerika ve batının utanmazca Siyonistlerin cinayetlerini savunmaları önemli bir tecrübe olarak, bizlerin batı karşısındaki "Tanım, Bakış ve Mukabele"mizde etkili olmalı ve Amerikan gerçeği ve hakikatinin işte bu olduğunu anlamalıyız. İran halkı da Dünya Kudüs Gününde kendi engin kükreyişi ile mazlumun yardımcısı ve zalimin düşmanı olduğunu gösterecektir."
Gazze halkının içinde bulunduğu musibetlere değinen İslam İnkılabı Rehberi, "bu olaylar, gayri meşru ve yapay bir rejimin 66 yıllık ömrü boyunca defalarca iftihar ederek ve alçakça hayata geçirdiği "Aleni şiddet ve demir yumruk siyaseti"nin bir örneğidir. İmam Humeyni'nin belirttiği gibi, İsrail yok edilmelidir. Elbette tek gerçek çare olarak İsrail'in yok edilmesi, Yahudi halkın bu bölgeden yok edilmesi anlamında değildir, belki bu mantıklı çözüm için bir takım pratik icra yolları bulunmaktadır ve İran İslam Cumhuriyeti şimdiye kadar muhtelif uluslar arası kuruluşlara bu teklifi yapmıştır" dedi.
Tüm halkların beğenisini toplayan bu çözüm yolu uyarınca bu bölgede yaşayan ve bölgeye ait olan halkın bir referanduma katılarak kendi istediği hükümet ve yönetim tarzını seçmesi gerektiğini ve bu yolla gasıp ve yapay Siyonist İsrail rejiminin de yok olabileceğini belirten Ayetullah Hamanei, bu katil ve taş yürekli rejimin Allah'ın izniyle yok oluncaya kadar kararlı ve silahlı direniş ve kudretle cevap verilmesi bu yıkıcı rejime karşı koymanın çaresi olduğunu söyledi.
Ayetullah Hamanei, Gazze füzeleri olmasaydı Siyonist rejimin bu saldırılardan vazgeçebileceğinin zannedilmemesi gerektiğini, zira Batı Şeria'da silah ve füze olmamasına ve halkın elindeki tek silahın taş olmasına rağmen Siyonist rejimin o bölgenin halkını katliam ettiğini ve aşağıladığını hatırlatarak, Yaser Arafat'ın zehirlenerek öldürüldüğünü belirtti ve "işgalciler, hatta uzlaşmacıları dahi kollamamaktadırlar ve ancak Filistinlilerin kudretli mukabele bulunmaları durumunda onların taviz verebilme ihtimali var" dedi.
Siyonistlerin ateşkes için çaba harcadıklarına temas eden Ayetullah Hamanei, "İnsanın tasavvur ve düşünce sınırı dışında cinayette bulunan bir rejim ancak Filistinlilerin kudretli direnişi sonucu zavallı konuma düşmüş ve kendine bir çözüm yolu bulma peşindedir ve bu da Siyonistlerin sadece kaba güç dilinden anladığını göstermektedir. İşte bu gerçekleri göz önünde bulundurarak biz inanıyoruz ki Batı Şeria bölgesi de Gazze gibi silahlanmalıdır ve Filistin'in kaderine ilgi duyanlar bu alanda çaba harcamalı ki Filistin halkının ızdırap ve mihneti onların iktidar eli ve Siyonist düşman'ın zafiyeti sayesinde biraz olsun azalsın" ifadesini kullandılar.
Gazze halkına siyasi destek verilmesinin tüm Müslüman ve gayri Müslim halkların vazifesi olduğunu belirten İslam İnkılabı Rehberi, halk kitlelerinin Siyonist İsrail rejimine karşı nefret duygularını yüksek sesle haykırmakta olduklarını hatırlatarak, "inşallah Kudüs gününde tüm dünya İran halkının görkemli haykırışına şahit olacak ve halk Filistin'i destekleme ülküsünün halen bu topraklarda güçlü olduğunu gösterecektir" dedi.
Ayetullah Hamanei fitnecilerin, “Gazze’ye de hayır Filistin’e de” sloganına temasla, birilerinin bu slogan vasıtasıyla İran halkının hakikatini ters göstermek istediğini, fakat halkın buna izin vermediğini ve Cuma günü de her zaman mazlumun yardımcısı ve zalimin düşmanı olduklarını göstereceklerini söyledi.
Başta Amerika olmak üzere müstekbir güçlerin utanmazca Siyonistlerin tavsif edilemeyecek cinayet ve şiddetlerine destek vermesini sert bir dille eleştiren İslam İnkılabı Rehberi Ayetullah Hamanei, Gazze olaylarının üzüntü ve keder verici olduğunu ama asıl önemli olanın Gazze'de vuku bulan olaylara derin bir bakışla sultacıların bu olaylar karşısındaki davranış ve tutumlarının irdelenmesi ve incelenmesi olduğunu söyledi.
Ayetullah Hamanei bu hususta şu ifadeleri kullandı: "Birkaç batılı devlet özellikle de habis Amerika ve İngiltere, normal hiçbir insanın kabul edemeyeceği cinayetleri açıkça desteklemekte ve Amerika başkanı, Gazze halkına yönelik bunca çocuk öldürmeleri, tahrip ve işkence karşısında komik bir mantıkla İsrail'in kendi güvenliğini savunmaya hakkının olduğunu söylüyor. Fakat acaba Filistinlilerin kendi güvenliklerini, kendi hayatlarını savunma hakları yok mudur?! Müstekbir ülkelerin yetkilileri çirkef ve yıkıcı Siyonistlerin cinayetlerini savunmakla halklar karşısında kendi ve ülkelerinin haysiyetini yok ediyorlar ve tarih onlar bu facialarla yakından işbirliği içinde olmaları hususunda çetin bir yargıda bulunacaktır."
Batılıların çirkef davranışlarının temel sebeplerini irdeyen İslam İnkılabı Rehberi, Siyonistlerin cinayetlerini savunmanın temelini, liberal demokrasi sistem ve mantıkta aramak gerektiğini, zira bu sistem ve mantıkta ahlaki değerler ve insanlık duygusunun mevcut olmadığını söyledi.
Ayetullah Hamanei bu konuyla ilgili açıklamasını sonuçlandırarak, "Muhtelif konularda İran İslam Cumhuriyeti ile karşı karşıya gelen Amerika'yla ilgili gerçek şudur ki bu olaylar ışığında bizler Amerika'yı daha iyi tanımamız gerekir ve bu tanım önemli bir tecrübe olarak bizim Amerika'ya karşı bakışımız ve davranışımızda etkili olur ve bizler için, öğrencilerimiz, aydınlarımız ve hepimiz için bir ölçüye çevrilmiş olur. Bu sözleri Amerikalı yetkililere nasihat olsun diye demiyorum bilakis kendi vazifemizi bilmemiz, yargılama ve yorumlarımızda ne gibi kimselerle karşı karşıya olduğumuzu bilmemiz ve anlamamız için kendimize diyorum" ifadesine yer verdiler.
Ülke genelinde haykırılan Amerika ve batı ve istikbar aleyhtarı sloganların Amerika'nın varlık gerçeğini ortaya koyduğunu, ama bazılarının yanlış bir düşünceye kapılarak ve sloganların mantıksızca bir girişim olduğunu ve slogandan kaynaklandığını belirterek, İran'da Amerika ve batı karşıtı bakışın, akıllıca bir bakış ve sahih bir tecrübe ve muhasebeden kaynaklandığını söyledi.
Ülke yetkilileri ile son yaptığı görüşmedeki açıklamalarına da değinen Ayetullah Hamanei, bu konuşmada da dile getirdiği gibi düşman'ın asıl amacının bizlerin muhasebe mekanizmamızda aksama oluşturmak ve aksama oluşan bir muhasebe sisteminde sahih bilgiler ışığında bile yanlış ve hatalı sonuçların alınabileceğini söyledi.
Son birkaç on yıl içinde batılıların davranışlarıyla ilgili İranlı edindiği tecrübelerden bazılarını açıklayarak şöyle dedi: “Rıza gibi bir zorbacının iktidara getirtilmesi, 1320’lerdeki İran’da çalışma durumu, petrol kaynaklarının talan edilmesi, 28 Mordat darbesi, Muhammed Rıza Pehlevi diktatörünü tüm yönüyle desteklemek, inkılabın zaferi karşısında sabotajlarda bulunmak, Saddam’ı tüm yönüyle desteklemek ve diğer onlarca komplo, İran halkının Amerika’ya karşı tanımını gerçek ve derin kılmakta, fakat batı hayranı aydınların muhasebe mekanizmaları aksamaya uğradığı için bu acı tecrübelerden dahi sağlıklı bir sonuç çıkaramamaktadırlar.”
İslam İnkılabı rehberi konuşmasının devamında sahih akılcılığın ihya edilmesinin İslam inkılabının en önemli hizmetlerinden olduğunu hatırlatarak, halka rağmen bazı eller, batı hayranı o akımların yeniden ülke idaresini ele geçirmesine çalıştıklarını ve bu akımın karşısında durmak gerektiğini ve direnmenin ise sahih akılcılığa dayandığını söyledi.
Öğrencilerle görüşmesinin çok iyi bir görüşme olduğunu belirten Ayetullah Hamanei, öğrenci teşkilatları temsilcileri tarafından burada gündeme getirtilen konuların, öğrenciler arasındaki iman, coşku. Mantık ve hedefli bir ruh yapısını gösterdiğini söyledi.
Gündeme getirtilen bazı konuların mantıksız, tahakkuk bulması imkansız veya yanlış gözükebileceğini ama bundan daha önemlisinin öğrenciler içerisinde coşkulu ve talep edici bir ruh yapısının hakim olması olduğunu ve bunun da mutluluğa vesile olduğunu belirten İslam İnkılabı Rehberi, talep edici ve eleştiri ruhunun gençler içerisinde ahlak, insaf, şer’i sınırların korunması ve yakin ilim oluşmamış konuların gündeme getirtilmesinden sakınılması gerektiğini belirti.
Ayetullah Hamanei, öğrencilere hitaben bu sorumluluk, talep edici ve eleştirici ruhu ülkenin gelecek yetkilileri olarak sorumlulukları ele alıncaya kadar sürdürmelerini temenni ettiğini zira ülkenin ancak böyle bir durumda kurtulabileceğini söyledi.
Ülkenin bilimsel akımının somut örneklere ve toplumun sorunlarının çözümlenmesine doğru sevkedilmesi yolundaki öğrencilerden bazılarının açıklamalarına temasla, “bugün ülkede, üniversitelerde çalışma ve bilimsel gayret, dinamik, başarılı ve taktir toplayan bir gayrettir, fakat bu bilimsel gayret ülkenin sorunlarının çözümü yönünde somut bir ön adım olması gerekir” dedi.
Dünyanın muteber bilim merkezlerinde bilimsel makalelerin yayınlanmasının takdir gören bilimsel bir girişim olduğunu, ancak bu çalışmanın ülkenin temel ihtiyaçlarının giderilmesine yönelik yapılmasının daha matlup olacağını belirten İslam İnkılabı Rehberi konuşmasının devamından öğrencilerden bir diğerinin toplumun iktisat ve kültürel idarecilik metoduyla ilgili sorusuna temas ederek, ekonomik idarecilik metodunun bazen kültürel yönlenmelerde de etkili olabileceğini kabul ettiklerini, ancak daha önemli ve hayati bir konunun kültürel eğilim ve yönlenmenin toplumun tüm düzeyinde olması mevzuunun olduğunu belirtti.
Ayetullah Hamanei şöyle dedi: “Yetmişli yıllarda itirazlar ekonominin idare yönteminde olduğu bir dönemde rehberlik tarafından kültürel saldırı meselesi gündeme getirtildi. Bunun sebebi ise kültürel yönelme ve mevzuunun tüm kesitlerde çok büyük bir önem taşımasındandı.”
Askerlik süresinin öğrencilerin evlenmesi önünde bir engel teşkil ettiği hususunda öğrencilerden bir diğerinin açıklamasına değinen Ayetullah Hamanei, gençlerin evlilik meselesinin önemli bir konu olduğunu, toplum içinde bu meseleye ilgisiz kalınmasının gelecekte çok olumsuz sonuçlar doğurabileceğini belirterek, “gençlerin evlenmesi için askerlik sorununun çözülmesi yolu onun süresinin kısıtlanması değil ve başka metotlar takib edilmeli ama bundan daha önemlisi gençler arasında evlilik gayesidir ve azalmaması gerekir” ifadesini kullandılar.
Özellikle kızlar arasında evlilik yaşının yükselmesinden üzüntüsünü dile getiren İslam İnkılabı Rehberi, gençlerin, ailelerinin, üniversite yetkililerinin üniversite muhitlerinde evlilik için gerekli ortamı oluşturmak ve evlilik yaşının yükselmesini engellemek için bir çare düşünmeleri gerektiğini belirtti.
Bazı yanlış örf ve adetlerin gençlerin evlilikleri için engel olduklarını belirten İslam İnkılabı Rehberi, her zaman yeni metotlar teklif etme ve talepçilik ruhuna sahip olan gençlerin bu yanlış örf ve adetlerin de giderilmesinde ön ayak olmaları gerektiğini belirtti.
İslam İnkılabı Rehberi daha sonra, öğrencilerin, öğrenci kuruluşlarının ve halkın siyasi tutum ve tavırlarının rehberliğin görüşlerine uygun olması mı gerekiyor? sorusuna değinerek, “Hayır bu sahih bir düşünce değil ki toplumun ilerici kesimlerinden olan öğrenciler de dahil toplum fertlerinin görüş ve eğilimleri rehberliğin görüşlerinin modeli ve tercümesi olması gerekmez, tahlil ve yorumlamanın tek sahih ölçüsü takvanın olması yani taraftarlık veya muhalefette veya takdir ve eleştiride nefsi işin içine karıştırmamaktır” dedi.
Ayetullah Hamanei devamla, “Şöyle bir kanı oluşmamalı ki her kes bir şahıs veya bir siyaset konusunda ilk önce rehberin kendi görüşünü açıklamasını beklemeli ve başkaları da kendi görüş ve eğilimlerini ona göre ayarlamalılar, böyle bir metot işlerin düğümlenmesine yol açar” ifadesini kullandılar.
“Rehberliğin bir takım sorumlulukları var ki Allah’ın yardımıyla onları yerine getirecek ama öğrencilerin de bir takım sorumlulukları var ki takva ölçüsü ve sahne şartlarını dikkate alarak onların yerine getirmeliler” diyen İslam İnkılabı rehberi, belli bir konuda rehberin kendi görüşünü belirtmesinin, rehbere hüsnüzanları olan kimselerin teşhisi açısından da etkili olabileceğini ama bunun başkalarının görüşünün etkisiz olması anlamında olmadığını belirtti.
İslam İnkılabı rehberi konuşmasının son bölümünde öğrencilere birkaç tavsiyede bulundu.
Birinci tavsiye: Bilimsel çalışmalar ve yorumlama gücünün artırılmasına paralel olarak dini ve siyasi mütalaanın takviye edilmesi.
Öğrencileri meselelerde tefekkür etmeye ve meselelere yüzeysel ve gazetevari bir bakıştan kaçınmaya davet eden Ayetullah Hamanei, meselelerin bu cümleden öğrenciler tarafından dile getirtilen konuların büyük bir bölümünün, daha önce gündeme getirtilen özgür kürsülerde çözümlenmesi gerektiğini belirtti.
Ayetullah Hamanei, muhalif akımdan hayrete ve dehşete kapılmamak veya sinirlenmemek gerektiğini bilakis ilkelerin alt yapısının takviyesi ile diyalog rekabet alanına adım atılması ve karşıt görüşlerin tahammül edilmesi gerektiğini söyledi.
Bu görüşme esnasında ilk önce baylar:
-Sait Asgariyan – Öğrenciler İslami Camiası Birliği temsilcisi
-Ali Bayati –Tahkimi Vahdet bürosu temsilcisi
-İhsan Çinarani – Öğrenci Adalethah hareketi temsilcisi
-Vahid Garibi – Cihadi gruplar temsilcisi
Muhtelif öğrenci, üniversite, bilimsel, siyasi, iktisadi, kültürel ve soysal alanlarda kendi gruplarının görüşlerini dile getirdiler.
Öğrenci kuruluşları temsilcilerinin konuşmalarından önemli başlıklar:
-İnsani bilimler dalındaki derslerin derin bir gözden geçirilmesi
-İktisadi meselelerin görüşmelerle düğümlenmemesine özen gösterilmesi
-Diplomasi organının bölge meselelerinde daha aktif hale getirtilmesi zarureti
-Yetkililerden bazılarının kültürel eğilimleri ve temel değer siyasetlerinden gaflet olunmasının eleştirilmesi
-Direniş ekonomisi siyasetlerinin hayata geçirilmesi ve somut adımlar atılması yönünde yetkililerin g erekli pratik programlamaya gitmeleri zarureti
-Bazı fitne sorumlularının üniversiteler gibi bir takım sorumluluklara getirtilmeleri ihtimalinden duyulan kaygı
-Sorumlulukların verilmesinde gençlere daha fazla ilgi gösterilmesi
-Ekonomi yolsuzlukları ve mefsedeleriyle mücadelede, fitnecilerin suçlarına bakılması ve bir takım büyüklerin oğullarının suiistifadeleriyle ilgilenilmesi hususunda yargı gücünün kararlı adımlar atması
-Toplumda zengin sınıf gibi olguların yaygınlaşması meselesi karşısında sahih bir mücadelenin verilmesi
-Liberal ekonomi siyasetlerine ilginin artması ve kooporatif bölümüne azalmasına eleştiri
-Halkın geçim meselelerine tam ilgi gösterilmesi zarureti
-Üniversitelerde sağlıklı siyasi, İslami ve inkılapçı bir eğitim sisteminin uygulanmasına gerekli ilginin gösterilmesi
-Nükleer görüşme heyetinin İran’ın nükleer gücünün elinden alınması yönünde batının hile ve oyunlarına dikkat etmesi
-88 Yılı fitne olayında meydana gelen zarar ve ziyanların asıl sorumlusu olarak fitne liderlerine karşı ciddi bir mukabele
-Erklerin liderleri ve ülke kültürel yetkililerinin öğrenci toplulukları içindeki renksiz varlığının eleştirilmesi
-Amerika’nın İslam İnkılabına karşı düşmanlık ve kininden dolayı güven ortamı oluşturulması girişimlerinin etkisiz oluşu
-Ülke içindeki ekonomik kapasitenin tam olarak devreye sokulması için hükümetin ciddi adımlar atması
-Hükümetin özellikle sağlık alanında atmış olduğu başarılı adımlardan dolayı teşekkür
-Bir takım medya organında Amerikancı simaların temizlenmesi yönünde batı hayranı çevrelerce sürdürülen sinsi çalışmalar karşısında uyanık olunması zarureti
-Cihadi proje ve çalışmaların bir idare modeline çevrilmesi zarureti