Doğu Azerbaycan Halkından Kalabalık Bir Gruba Hitaben Konuşan İslam İnkılabı Rehberi Ayetullah Hamanei:
"İran Halkı Direnmektedir; Amerikanın Zorbalığı Karşısında Teslim Olmayacak"
İslam İnkılabı Rehberi Ayetullah Seyyid Ali Hamanei bugün (Pazartesi) sabah Tebriz ve Doğu Azerbaycan'ın öteki şehirleri halkından binlercesini kabulünde yaptığı konuşmada, İslam İnkılabının 35 yıllık bayramı ve 11 Şubat yürüyüşlerine görkemli bir şekilde katıldığı için yüce İran halkına teşekkür ederek, "direniş" ve "Vahdet'in bu yıl ki yürüyüşlerin iki önemli mesajı olduğunu bildirerek, "İran halkı 11 Şubat yürüyüşünde, Amerikalı yetkililerinin çoğulcu talepleri, edepsizlikleri ve hakaretlerinin cevabında daha kalabalık ve görkemli bir varlık sergilemiş ve kesinlikle Amerika'nın zorbalıkları ve haraç talepleri karşısında teslim olmayacağını ilan etmiştir.
Tebriz halkının 18 Şubat 1978 tarihindeki kıyamı yıl dönümü eşiğinde gerçekleşen bu kabulde İslam İnkılabı rehberi, İran halkının bu yıl ki 11 Şubat İslam İnkılabı yıl dönümü yürüyüşlerine katılmasından dolayı takdir ve teşekkürlerini bildirdi.
Ayetullah Hamanei bu konuşmada şöyle dediler: "Dil, yüce İran halkını takdir ve teşekkür konusunda yetersizdir. Ama ilk önce kalplerin muhavvili, niyetlerin ve iradelerin değiştiricisi Allah'u Taala cc. Karşısında şükür secdesi yerine getiriyor ve ikinci etapta tüm ülke genelinde İran halkı fertlerinden, 11 Şubat'ta tüm dünyaya İslam İnkılâbından dinamik, canlı, muhteşem ve üstün bir tablo sergiledikleri için içtenlikle teşekkür ederim.
İslam İnkılabı rehberi daha sonra Tebriz halkının 18 Şubat kıyamına temasla, bu hadisenin bir çok ibret ve dersi ihtiva ettiğini, 18 şubat Tebriz halkı kıyamının ilk dersinin, Tebriz ve genelde Azerbaycan halkının üstün özellik ve hasletlerini sergilediğini hatırlatarak, “Derin dini iman, dini gayret, yiğitlik, vakitşinaslık, zamanında teşebbüs, hedefler uğrunda yeni girişimlerde bulunmak Tebriz ve Azerbaycan halkının güzide özelliklerindendir ki 18 Şubat kıyamı tüm bunları gözler önüne serdi” ifadesini kullandı.
Tebriz 18 şubat kıyamının ikinci öğretisinin ülkenin muhtelif kavimleri ve etnik grupları arasındaki yakın ilişki ve bağın gösterilmesi olduğunu belirten Ayetullah Hamanei, muhtelif İranlı etnik grupların, İslami İran’ın egemenliği sebebiyle İslam’ın bayrağı ve güzel İran’ın adı altında yer aldıklarını ve bunun ise İran halkının düşmanlarının, bu hususa odaklandıklarını ve İran halkını karşı karşıya getirmeyi amaçladıklarını belirtti.
Tüm halkı ve yetkilileri bu hususta uyanık olmaya davet eden İslam inkılabı Rehberi, 18 Şubat Tebriz kıyamının birlik, dayanışma, gönüldaşlık mesajının unutulmaması gerektiğini söyledi.
Tebriz halkı kıyamının “Halk’ın iradesi mucizesi” olduğunu bildiren ve bu kıyamın, hiçbir engel ve gücün bir halkın sarsılmaz iradesi karşısında duramayacağını gösterdiğini hatırlatan Ayetullah Hamanei, konuşmasının devamında İran halkının İslam İnkılabının 35. Zafer yıl dönümü 11 Şubat yürüyüşlerine geniş katılımının dakik ve geniş hesaplanması ve hakkında raporlar hazırlanması gerektiğini bildirerek, “hazırlanan dakik rapor ve hesaplamalar uyarınca bu yılki yürüyüşe katılan halk kitlesinin geçen yıla oranla daha yoğun olduğu anlaşılmıştır. Bu gerçek ise şunu göstermektedir ki İslam İnkılabı zafer yıl dönümü törenleri İslam inkılabının kendisi gibi eşsiz bir olaydır. Yabancı medyanın gerçek dışı propagandalarına rağmen onların düşünce ve plan odaları İran halkının bu iman, gaye ve varlığının mesajını kavramış bulunmaktadırlar. 11 Şubat yürüyüşlerinde halkın attığı sloganlar, “Direniş ve Vahdet” gibi iki temel sloganı içermekteydi” dedi.
Ülküler üzerinde direniş ve mukavemetin içerdiği mesajın ayrıntılarını da açıklayan İslam İnkılabı Rehberi konuşmasının devamında şöyle dedi: “İslam inkılabı, “İcabi” ve “selbi” ülküleri kendinde barındırıyor. İcabi ülküler, İslami talimlere amel, sosyal adaletin tahakkuk, sahnelerde ve muhtelif olaylarda halkın varlığı, bağımsız ekonomi, asil İrani-İslami bağımsız kültür, mazluma sığınma verme ve zalime karşı koyma, ülkenin kalkınması, bilimsel seçkinlik, ahlak ve maneviyatta ön ayak olmaktır.”
Ayetullah Hamanei, Amerika’nın varlığında tecelli eden sulta düzeninin zorbalık ve haraç talepleri karşısında teslim olmamanın İslam İnkılabının Salbi hedefleri olduğunu hatırlatarak, İran halkının bu yıl ki 11 Şubat yürüyüşlerinde Amerika’nın zorbalık ve haraç talepleri karşısında teslim olmayacaklarını ilan ettiklerini söyledi.
Halk nezdinde Amerika’yla ilgili gerçekçi olmayan bir görüntü ve simanın tanıtılmak istenmesini eleştiren İslam İnkılabı Rehberi, “Bazıları Amerikanın yüzünü makyajlayarak çirkinlikleri, şiddeti ve dehşet çıkarıcı özellikleri bu yüzden silmeye çalışmakta, Amerikan hükümetini İran halkına ilgi duyan, insan sever bir halk olarak tanıtmaya çalışmaktadırlar. Fakat bu kişilerin çabaları sonuç vermeyecek” dedi.
Amerika’nın İran’la ilgili en az 80 yıllık karanlık ve silah geçmişini hatırlatan Ayetullah Hamanei, “Kanlı savaşların çıkarılması, masum insanların katliam edilmesi, dünyanın muhtelif bölgelerinde zalim diktatörlerin himayesi, uluslar arası terörizmin himayesi, yapay, gaasip ve cani Siyonist rejimde tecelli eden devlet terörizminin himaye edilmesi, Irak’a saldırı, bu ülkede en az on binlerce insanın katliam edilmesi, Afganistan’a saldırı, Balck Water gibi cinayet ve terör şirketlerinin oluşturulması, radikal tekfiri grupların oluşturulması ve onların himaye edilmesi, Amerika’nın karanlık yüzünün sadece ufak bir bölümüdür. Bu çirkin ve cani sima İran halkı karşısında nasıl makyajlanarak değiştirilebilir?” ifadesine yer verdi.
İslam İnkılabı Rehberi konuşmasının devamında Amerika’nın İran halkı aleyhindeki düşmanca girişimlerinden bazı örnekler vererek, İran halkının 28 Mordat 1953 darbesinden İslam İnkılabının zafere erdiği 11 Şubat 1979’a kadar ve İslam İnkılabının zaferinden de şimdiye kadar sürekli olarak Amerika’nın komploları, çirkeflilikleri, eziyetleri ve yaptırımları ile yüz yüze bulunmuştur ki bunun en son örneğini de ABD başkanının 2009 fitne olayına verdiği destek ve son olarak bu desteğini tekrarlaması olduğunu söyledi.
Hicri-i Şemsi yılının girişinde mukaddes Meşhed kentinde yaptığı konuşmanın içeriğini hatırlatan Ayetullah Hamanei, geçmiş hükümet yetkililerinden bazıları ile şimdiki hükümet adamlarından bazıları, bizim nükleer meselede Amerika ile görüşmemiz durumunda sorunun çözüme kavuşturulabileceğini düşünüyordu ve ben de onların ısrarı üzerine nükleer konuda görüşülmesine karşı olmadığımı açıkladım ancak aynı zamanda bu görüşmelere pek iyimser olmadığımı da söyledim. İyimser olmamamın belirtileri şimdi aydınlanmağa başlamıştır. Bbunun en açık kanıtı ise Amerikalı senatörler ve yetkililerin İran halkı aleyhindeki adice açıklamalarıdır” dedi.