Ayetullah Hamanei: "Vahdet" İslam âleminin bugünkü en önemli meselesidir
İslam İnkılabı Rehberi Ayetullah Seyyid Ali Hamanei, Yüce İslam peygamberi Hz. Muhammed sav. ve Ehli Beyt İmamlarının 6. Hz. İmam Cafer Sadık as'ın kutlu doğum yıl dönümlerinde, ülke yetkilileri, İslami Vahdet Konferansı konukları ve halktan muhtelif kitleleri kabulünde yaptığı konuşmada, İslam aleminden, yüce İslam peygamberi sav.in beklentilerini yerine getirmeye davet ederek, "Günümüzde İslam aleminin en önemli meselesi vahdettir, tüm komplolara rağmen İslam ümmetinin geleceği "İslami vahdet, şuurluluk ve uyanış" sayesinde parlak ve umut bahşedicidir" dedi.
Yüce İslam peygamberi Hz. Muhammed sav. ve Ehli Beyt İmamlarının 6.sı Hz. İmam Cafer Sadık as'ın kutlu doğum yıl dönümünü, tüm İslam alemine ve konuklara tebrik eden Ayetullah Hamanei, "hayal ve düşüncelerden kurtulmak" ve ikinci etapta "diktatör hükümetlerin zulmünden kurtulmak ve adalete dayalı bir yönetim kurmak" gayesiyle çaba harcamanın beşeriyetin kurtuluşu için İslam'ın sırtındaki asıl yük olduğunu belirterek, "müslüman halklar kendi içlerinde ve düşüncelerinde özgürlük oluşturarak, "siyasi bağımsızlık, halk tabanlı yönetimlerin tahakkuku, dini halk demokrasisinin sağlanması ve İslam şeraitine uygun olarak hareket"in tahakkuku için çaba göstermeli ve kendilerini aziz İslam'ın hedefindeki özgürlüğe ulaştırmalıdırlar" dedi.
Gerçek özgürlüğün sağlanması ve İslam ümmetinin saadete kavuşmasını engellemek için İslam düşmanlarının komplo ve faaliyetlerinin çok karmaşık ve birkaç boyutlu olduğunu bildiren İslam İnkılabı Rehberi, müslümanlar arasında ihtilaf ve anlaşmazlık oluşturmanın dünya müstekbirliğinin komplolarının ana ekseni olduğunu söyledi.
Konuşmasının bir başka bölümünde de Filistin meselesinin unutulması ve yapay rejim Siyonist İsrail'in Müslümanlara dayatılması amacıyla sürdürülen 65 yıllık çalışmalara temas eden Ayetullah Hamanei, bunun Amerika ve diğer küresel zorbaların girişimlerine sadece bir örnek olduğunu belirterek, "33 günlük Lübnan, 22 ve 8 günlük Gazze savaşları, yabancıların çıkarlarına hizmet eden bazı hükümetlerin dışında, Müslüman milletlerin bilinçli ve şuurlu olarak Filistin'in varlığını ve hüviyetini koruduklarını ve siyonist İsrail rejimi ve hamilerine sert bir tokat vurduklarını gösterdi" dedi.
İslam İnkılabı Rehberi, İslam alemine genel bakış çerçevesinde İslam ümmetinin Filistin meselesinden gafil ettirilmesinin İslam düşmanlarının iç çatışma ve savaş oluşturma ve radikal ve tekfiri düşünceleri yayma girişimlerindeki ana hedef olduğunu söyledi.
"Bir grub tekfiri, habis siyonist İsrail rejimine dikkat etmeleri gerekirken, İslam ve şeriat adı altında müslümanların büyük bir bölümünü tekfir etmekte (kafirlikle suçlamakta), savaş şiddet ve anlaşmazlığa ortam hazırlamaktadır. Bunun içindir ki bu tekfiri akım İslam düşmanları için bir müjdedir" diyen Ayetullah Hamanei, konuşmasının devamında
«اَشدّاء علیَ الکُفّارِ رُحَماء بَینَهُم»
yani kafirlere karşı serttirler kendilerine karşı ise merhametli" ayeti şerifesine temasla şöyle dedi: "Tekfiri akım, Allah Talanın bu sarih, açık düsturunu görmezlikten geliyor ve müslümanlar arasında "kafir ve müslüman" olarak ayrımda bulunmakla onları birbirinin canına salıyorlar. Tüm bu olup bitenler karşısında acaba bu akımların varlığı ve onlara yönelik silah, mali ve lojistik desteğin arkasındaki tek gücün müstekbir devletler, onların piyonlarının kontrolündeki güvenlik ve habis teşkilatlardan başkasının olduğu konusunda kuşku olabilir mi?
Özellikle son 3-4 yıl içinde Şii ve Sünni müslümanlar arasındaki anlaşmazlıkların artması ve muhtelif bölgelerde çatışmaların şiddet kazanmasının, global zalimlerin bir çok ülkede İslami uyanış ve diriliş hareketinin şiddet kazanmasından duydukları dehşeti gösterdiğini hatırlatan İslam İnkılabı Rehberi, "Müstekbirler, İslami Uyanış hareketini dikkatlerden uzak tutmak için, muhtelif mezheplerin mensuplarını birbiri ile çatıştırmakta ve daha sonra "öldürülmüş insanların ciğerlerini yemek" gibi tekfiri akımın iğrenç girişimlerini büyüteçte büyüterek dünya kamu oyu nezdinde İslam'ın temelini çirkin göstermeye çalışmaktadır. Kuşkusuz tüm bu olup bitenler bir anda ortaya çıkmadı, zira müstekbir güçler onları oluşturmak için uzun zamandan beri plan ve programlama içindedirler" dedi.
Ayetullah Hamanei, vahdet karşıtı girişimlere karşı koymanın Şii ve Sünni müslümanlar ve öteki mezheplerin mensuplarının en önemli sorumluluk ve teklifi olduğunu belirterek, siyasi, bilimsel ve dini elitlerin İslam toplumlarında birlik ve vahdet oluşturulması için ağır sorumluluk taşıdıklarını söyledi.
İslam İnkılabı Rehberi konuşmasının devamında "İslam Dünyası Alimleri"ni halkları mezhep ve etnik ihtilaf ve fitnelerden uzak tutmaya, "Üniversiteler bilim adamları"nı öğrencilerine İslami hedeflerin önemini anlatmaya ve "İslam ümmeti siyasi elitleri"ni halka dayanarak, İslam düşmanları ve yabancılara bağımlı olmaktan kaçınmaya davet ederek, bugün İslam aleminin en önemli meselesinin "Vahdet" olduğunu bildirdi.
Müstekbir ve sultacı devletlerin direkt sulta döneminde elde ettikleri çıkarları şimdi siyasi, kültürel ve ekonomik alanlardaki gayri müstakim sulta yoluyla temin etmeye çalıştıklarını belirten İslam İnkılabı Rehberi Ayetullah Hamanei, düşmanların 35 yıllık komplo ve saldırılarına rağmen İslam İnkılabının zaferi ve İran İslam Cumhuriyeti modelinin sağlam temellere oturmasının, İslam ümmetine parlak bir umut bahşettiğini ve İran halkı ve İslam nizamının Allah'ın lütuf ve inayeti sayesinde her geçen gün daha da güçlenmekte olduğunu söyledi.
Ayetullah Hamanei bu konuşmanın ardından İslami Vahdet konferansı konuklarının arasına katılarak onlarla kısa bir görüşme yaptı.
İslam İnkılaba Rehberinin konuşmasından önce İslami İran Cumhurbaşkanı Hasan Ruhani kısa bir konuşma yaparak Yüce İslam peygamberi Hz. Muhammed sav. ve Ehli Beyt İmamlarının 6. Hz. İmam Cafer Sadık as'ın kutlu doğum yıl dönümleri dolayısıyla tebrikleri bildirerek, cahiliyet devri döneminde toplumlara egemen olan mutlak karanlığa temasla, öyle korkunç bir ortamda rahmet peygamberinin dünyaya gelmesinin tarihe nur, hidayet ve doğruluk enjekte ettiğini söyledi.
İslam dünyasındaki sorun ve anlaşmazlıklara da temas eden Cumhurbaşkanı, kuşkusuz İslam peygamberinin bugün, sapıklar karşısında ve tekfiriler ve radikaller gruplar karşısında ızdırap içinde olduğunu ve İslam toplumlarının bir kez daha rahmet peygamberinin yardımına koşması ve kıyam etmesi gerektiğini söyledi.
Rahmetli İmam Humeyni'nin vahdet bahşedici mesajına itaatin İslam ümmetinin yegane kurtuluş yolu olduğunu belirten cumhurbaşkanı Hasan Ruhani, "tek bir din, tekbir peygamber, ortak çıkarlar, ortak düşmanlar, işgal edilmiş Filistin ve aziz Kudüs gibi ülküler müslümanları birleştirebilir" dedi.
Cumhurbaşkanı, İslam ümmetinin Kur'anı Kerim'e müracaat ederek, tedbir, akılcılık, itidal, umut ve aralıksız gayret sayesinde İslam uygarlığını yeniden ihya edebileceğini söyledi.