İslam İnkılabı Rehberi Ayetullah Seyyid Ali Hamenei bugün Uzmanlar Meclisi üyelerini kabulü sırasında yaptığı konuşmada İslam nizamının tüm yetkililerine ülke, bölge ve dünya meseleleri karşısındaki tavırlarında infiale kapılmamaları ve idealler ve hedefler, genel stratejiler ve gerçekleri dikkate almaları tavsiyesinde bulundu.
Ayetullah Hamenei olaylar karşısında geniş bir bakış açısına dayanılması zaruretine değinerek, 'bu olaylardan biri İslam Cumhuriyeti'nin biçimlenmesiydi ve dünya materyalizme doğru ilerlerken, bu fırtınalar karşısında İslam'a dayalı bir nizamın kurulması, daha çok bir mucizeyi andırmaktaydı' dedi.
İnkılap Rehberi, inkılabın başından beri sürdürülen tüm düşmanlıkların ana nedeninin İslam olduğunu belirterek şöyle konuştu: 'Batı Asya bölgesi uzun yıllar öncesinden beri emperyalistlerin saldırıları ve sultası altında olmasına rağmen, son İslami uyanış süreci emperyalistlerin isteklerinin aksine gelişti. Şu anda İslami uyanışın söndüğü şeklindeki düşünce, çarpık bir düşüncedir. Zira İslami uyanış, birilerinin gelmesi veya birilerinin gitmesiyle ortadan kalkabilecek salt siyasal bir olay değildir ve tam tersine İslam'a dayanarak müslümanların özgüvenini yükselten ve müslüman toplumlara yayılan özgün bir gelişmedir. Şu anda bölgede şahid olduğumuz hadise aslında başta Amerika olmak üzere tüm emperyalistlerin İslami uyanış karşısında tepki göstermesidir. Ancak, emperyalist cephe bölgedeki direnişi şu ana kadar kıramamıştır, bundan sonra da kıramayacaktır.'
Ayetullah Hamenei emperyalistlerin bölgedeki temel hedeflerinin siyonist rejimin ekseninde sulta kurmak olduğunu belirterek şunları dile getirdi: 'Kimyasal silahların kullanıldığı bahanesiyle körüklenen son Suriye olaylarında da hedef yine aynıdır. Ancak Amerika'lılar lafazanlık içerisinde insani gerekçelerle meydana girdiklerini savunmaktalar. Oysa Amerikan politikacıları için hiç önemi olmayan konu, insani sorunlardır. Amerika'lıların insanlıktan söz ettikleri şu dönemde onların Guantanamo ve Ebu Gureyb'deki işkenceleri, Saddam'ın Halepçe'de ve İran şehirlerinde kimyasal silah kullanması karşısındaki suskunlukları ve masum Afganistan, Pakistan ve Irak halklarına yönelik katliamları unutulmamıştır. Biz şu anda Amerika'lıların Suriye ile ilgili olarak büyük bir yanılgıya düştüklerini ve bu yüzden kesinlikle zarara uğrayacaklarını vurgulamaktayız.'
İslam İnkılabı Rehberi daha sonra emperyalistlerin gönlünü kazanmak için temel ilkelerinden uzaklaşan şahsiyetler ya da ülkelerin şu anda içerisine düştükleri durumun herkes tarafından izlendiğini hatırlatarak şöyle konuştu: 'Eğer Mısır'da İsrail'le mücadele sloganıyla hareket edilse ve Amerika'nın vaadleri karşısında taviz verilmeseydi kesinlikle bu noktaya gelinmez, Mısır halkını alçaltan diktatör zindandan çıkamaz ve Mısır halkının seçtiği şahsiyetler zindana girmezlerdi. Eğer Mısır'da ilkelere dayalı olarak hareket edilseydi, halkın seçtiği şahsiyetler karşısında protestolara yeltenenler bile onlara eğilim gösterirlerdi.'
İnkılap Rehberi konuşmasının devamında İslam düşmanlarının bir başka stratejisinin de bölgedeki mezhebler ve fırkalar arasında ihtilaflar çıkartmak olduğunu hatırlatarak şunları söyledi: 'Düşman bu stratejisini hayata geçirmek ve fitne ateşini tutuşturmak için iki satılmış gruptan yararlanmaktadır: Sünnilik adına hareket eden tekfirciler ile şia adına hareket ettiği iddiasındaki satılmış bir grup. Bu büyük entrikaya kananlar, kesinlikle İslami harekete darbe vurmaktadırlar. Şia ve Ehli Sünnet'in büyük uleması dikkatli olmalı ve İslami mezhepler arasındaki ihtilafların cepheleşmelere yol açmasını ve asıl düşman karşısında gaflete düşülmesini önlemelidir.'
Ayetullah Hamenei olaylar karşısında geniş bir bakış açısına dayanılması zaruretine değinerek, 'bu olaylardan biri İslam Cumhuriyeti'nin biçimlenmesiydi ve dünya materyalizme doğru ilerlerken, bu fırtınalar karşısında İslam'a dayalı bir nizamın kurulması, daha çok bir mucizeyi andırmaktaydı' dedi.
İnkılap Rehberi, inkılabın başından beri sürdürülen tüm düşmanlıkların ana nedeninin İslam olduğunu belirterek şöyle konuştu: 'Batı Asya bölgesi uzun yıllar öncesinden beri emperyalistlerin saldırıları ve sultası altında olmasına rağmen, son İslami uyanış süreci emperyalistlerin isteklerinin aksine gelişti. Şu anda İslami uyanışın söndüğü şeklindeki düşünce, çarpık bir düşüncedir. Zira İslami uyanış, birilerinin gelmesi veya birilerinin gitmesiyle ortadan kalkabilecek salt siyasal bir olay değildir ve tam tersine İslam'a dayanarak müslümanların özgüvenini yükselten ve müslüman toplumlara yayılan özgün bir gelişmedir. Şu anda bölgede şahid olduğumuz hadise aslında başta Amerika olmak üzere tüm emperyalistlerin İslami uyanış karşısında tepki göstermesidir. Ancak, emperyalist cephe bölgedeki direnişi şu ana kadar kıramamıştır, bundan sonra da kıramayacaktır.'
Ayetullah Hamenei emperyalistlerin bölgedeki temel hedeflerinin siyonist rejimin ekseninde sulta kurmak olduğunu belirterek şunları dile getirdi: 'Kimyasal silahların kullanıldığı bahanesiyle körüklenen son Suriye olaylarında da hedef yine aynıdır. Ancak Amerika'lılar lafazanlık içerisinde insani gerekçelerle meydana girdiklerini savunmaktalar. Oysa Amerikan politikacıları için hiç önemi olmayan konu, insani sorunlardır. Amerika'lıların insanlıktan söz ettikleri şu dönemde onların Guantanamo ve Ebu Gureyb'deki işkenceleri, Saddam'ın Halepçe'de ve İran şehirlerinde kimyasal silah kullanması karşısındaki suskunlukları ve masum Afganistan, Pakistan ve Irak halklarına yönelik katliamları unutulmamıştır. Biz şu anda Amerika'lıların Suriye ile ilgili olarak büyük bir yanılgıya düştüklerini ve bu yüzden kesinlikle zarara uğrayacaklarını vurgulamaktayız.'
İslam İnkılabı Rehberi daha sonra emperyalistlerin gönlünü kazanmak için temel ilkelerinden uzaklaşan şahsiyetler ya da ülkelerin şu anda içerisine düştükleri durumun herkes tarafından izlendiğini hatırlatarak şöyle konuştu: 'Eğer Mısır'da İsrail'le mücadele sloganıyla hareket edilse ve Amerika'nın vaadleri karşısında taviz verilmeseydi kesinlikle bu noktaya gelinmez, Mısır halkını alçaltan diktatör zindandan çıkamaz ve Mısır halkının seçtiği şahsiyetler zindana girmezlerdi. Eğer Mısır'da ilkelere dayalı olarak hareket edilseydi, halkın seçtiği şahsiyetler karşısında protestolara yeltenenler bile onlara eğilim gösterirlerdi.'
İnkılap Rehberi konuşmasının devamında İslam düşmanlarının bir başka stratejisinin de bölgedeki mezhebler ve fırkalar arasında ihtilaflar çıkartmak olduğunu hatırlatarak şunları söyledi: 'Düşman bu stratejisini hayata geçirmek ve fitne ateşini tutuşturmak için iki satılmış gruptan yararlanmaktadır: Sünnilik adına hareket eden tekfirciler ile şia adına hareket ettiği iddiasındaki satılmış bir grup. Bu büyük entrikaya kananlar, kesinlikle İslami harekete darbe vurmaktadırlar. Şia ve Ehli Sünnet'in büyük uleması dikkatli olmalı ve İslami mezhepler arasındaki ihtilafların cepheleşmelere yol açmasını ve asıl düşman karşısında gaflete düşülmesini önlemelidir.'