İslam İnkılabı Rehberi Ayetullah Seyyid Ali Hamenei, 2012 Olimpiyatları ve Paraolimpiyat oyunlarında madalya kazanan çok sayıdaki sporcu, şampiyon ve spor yetkilisini kabulü sırasında yaptığı konuşmada bu sporcuları yüksek zeka, yılmaz azim, inanç ve İslam şeriatine bağlılık taşıyan kimlik elçileri olarak niteledi.
Ayetullah Hamenei, İran’lı sporcuların başarılarının İran halkının özgüveninin artmasına yol açtığını hatırlatarak, bu sporcuların ahlaklı hareketleri ve şer’i kurallara uymalarının, İran halkının yerli değerlerinin tanıtılmasına yardımcı olduğunu belirtti ve kadın sporcuların şer’i örtünme kurallarına riayet ederek uluslararası kulvarlarda yer almasından ‘çok önemli ve değerli bir eylem’ olarak söz etti.
İnkılap Rehberi, Avrupa’da nice İslami hicaba sahip kadının horlanması ve uğradıkları saldırı, tehdit ve cinayetlere değinerek şunları söyledi: ‘Bu şartlar altında İran’lı müslüman bir kadının İslami örtüsüyle birlikte şampiyon olup, saygınlık kazanması büyük bir iştir. Gerçekten de hicab, metanet ve vakarlarıyla uluslararası spor alanlarında başarılar edinen kadın sporcuları yürekten destekleyip takdir etmek gerekir.’
Ayetullah Hamenei İslam İnkılabı sürecinde ya da mukaddes savunma savaşı dönemindeki fedakarlıkları yüzünden bazı uzuvlarını yitiren malül sporcuların başarılarını da takdirle anarak, bütün sıkıntılarına rağmen böylesine çetin bir işi omuzlayan bu sporcuların aslında bir milletin ve sporcularının ne denli güçlü bir iman, azim ve iradeye sahip olduğunu gösterdiğini ifade etti.
Ayetullah Hamenei uluslararası turnuvalarda başarı kazanan müslüman sporcuların dini ve manevi ilkeleri canlı tutmalarına işaretle şöyle konuştu: ‘Spor müsabakalarında İslam’ın yüce imamlarının adlarını anan, secdeye kapanan, ellerini duaya açan ve hatta başarıdan sonra ezan okuyan sporcular ile dini iffetlerini sergileyen kadın sporculara samimi teşekkürlerimi bildirmekteyim. Bu teşekkür, gençlerin inançsızlığa ve kokuşmaya yönlendirildikleri günümüz dünyasında onların maneviyata önem vermelerinden kaynaklanmaktadır. Bu yüzden, müslüman sporcuların kendilerinin sahip oldukları değerin farkında olmaları ve mertlik, yiğitlik, pehlivanlık gibi sıfatlar ile manevi donanımlarını takviye etmeleri gerekmektedir.’
Konuşmasının burasında İran’lı genç sporcuların siyonist rejimin temsilcisi sporcularla müsabakadan kaçınmalarına değinerek, ‘bu hareket gasıp siyonist rejimle mukabele açısından çok değerli, hassas ve önemli bir eylemdir’ dedi ve İran’lı yetenek sahibi gençlerin bilim, teknik ve araştırma alanlarındaki başarılarını hatırlatarak, bu özelliğin inkar edilemez bir hakikat olduğunu söyledi ve şöyle konuştu: ‘İslami İran’ın tarihi de bu konuyu doğrulamaktadır. İbni Sina, Zekeriya Razi, Farabi, Sadi ve Hafız gibi şahsiyetlerin zuhuru, dünyanın bu yöresinde nice yeteneklerin odaklaştığını göstermektedir.’
Ayetullah Hamenei, İran’lı sporcuların başarılarının İran halkının özgüveninin artmasına yol açtığını hatırlatarak, bu sporcuların ahlaklı hareketleri ve şer’i kurallara uymalarının, İran halkının yerli değerlerinin tanıtılmasına yardımcı olduğunu belirtti ve kadın sporcuların şer’i örtünme kurallarına riayet ederek uluslararası kulvarlarda yer almasından ‘çok önemli ve değerli bir eylem’ olarak söz etti.
İnkılap Rehberi, Avrupa’da nice İslami hicaba sahip kadının horlanması ve uğradıkları saldırı, tehdit ve cinayetlere değinerek şunları söyledi: ‘Bu şartlar altında İran’lı müslüman bir kadının İslami örtüsüyle birlikte şampiyon olup, saygınlık kazanması büyük bir iştir. Gerçekten de hicab, metanet ve vakarlarıyla uluslararası spor alanlarında başarılar edinen kadın sporcuları yürekten destekleyip takdir etmek gerekir.’
Ayetullah Hamenei İslam İnkılabı sürecinde ya da mukaddes savunma savaşı dönemindeki fedakarlıkları yüzünden bazı uzuvlarını yitiren malül sporcuların başarılarını da takdirle anarak, bütün sıkıntılarına rağmen böylesine çetin bir işi omuzlayan bu sporcuların aslında bir milletin ve sporcularının ne denli güçlü bir iman, azim ve iradeye sahip olduğunu gösterdiğini ifade etti.
Ayetullah Hamenei uluslararası turnuvalarda başarı kazanan müslüman sporcuların dini ve manevi ilkeleri canlı tutmalarına işaretle şöyle konuştu: ‘Spor müsabakalarında İslam’ın yüce imamlarının adlarını anan, secdeye kapanan, ellerini duaya açan ve hatta başarıdan sonra ezan okuyan sporcular ile dini iffetlerini sergileyen kadın sporculara samimi teşekkürlerimi bildirmekteyim. Bu teşekkür, gençlerin inançsızlığa ve kokuşmaya yönlendirildikleri günümüz dünyasında onların maneviyata önem vermelerinden kaynaklanmaktadır. Bu yüzden, müslüman sporcuların kendilerinin sahip oldukları değerin farkında olmaları ve mertlik, yiğitlik, pehlivanlık gibi sıfatlar ile manevi donanımlarını takviye etmeleri gerekmektedir.’
Konuşmasının burasında İran’lı genç sporcuların siyonist rejimin temsilcisi sporcularla müsabakadan kaçınmalarına değinerek, ‘bu hareket gasıp siyonist rejimle mukabele açısından çok değerli, hassas ve önemli bir eylemdir’ dedi ve İran’lı yetenek sahibi gençlerin bilim, teknik ve araştırma alanlarındaki başarılarını hatırlatarak, bu özelliğin inkar edilemez bir hakikat olduğunu söyledi ve şöyle konuştu: ‘İslami İran’ın tarihi de bu konuyu doğrulamaktadır. İbni Sina, Zekeriya Razi, Farabi, Sadi ve Hafız gibi şahsiyetlerin zuhuru, dünyanın bu yöresinde nice yeteneklerin odaklaştığını göstermektedir.’